42 bin kişiye uyuşturucunun zararlarını anlattılar

Yaşar Üniversitesi’nde uyuşturucu madde bilgilendirme seminerine katılan İzmir Emniyeti Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi eğitmeni Bircan Birkan, öğrencilere uyuşturucunun zararlarını anlattı. Polisin gençleri uyuşturucudan korumak için de mücadele ettiğini vurgulayan Birkan, 2014’te 400 konferansta 42 bin kişiye eğitim verdiklerini kaydetti.

İzmir’de narkotik polisi tarafından, 2014’ün ilk 11 ayında 7 bin 877 operasyonda yaklaşık 2,5 ton esrar, 76 bin 500 adet uyuşturucu hap, 67 kg. sentetik uyuşturucu, yaklaşık 100 kg. uyuşturucu yapımında kullanılan sentetik madde, 40 kg. eroin, 1 kilo 750 gr. da kokain ele geçirildi. Bu operasyonlarda 10 bin 449 şüpheli yakalandı, 457’si tutuklandı. Yaşar Üniversitesi Selçuk Yaşar Kampüsü’nde Hukuk Fakültesi tarafından düzenlenen Uyuşturucu ve Uyarıcı Madde Bilgilendirme Semineri'ne katılan Bircan Birkan, polisin yalnızca suçluyu yakalamak için değil, gençlerin sağlığını korumaya da çalıştığını belirterek, “100 bin bilgilendirici broşürü, uzmanlara hazırlatıp dağıttık. Sivil toplum örgütleri, okullar başta olmak üzere 400 konferansta 42 bin kişiye bilgilendirmelerde bulunduk.” dedi.

'HAYIR İSTEMİYORUM' DENMESİ EN ÖNEMLİSİ

Öğrencilerine uyuşturucunun zararlarını, zehre alıştırmak isteyen kişilerin nasıl kandırma yöntemleri izlediklerini anlatan Polis Memuru Birkan, “Acaba mı, bir kez denesem mi gibi yaklaşımlar, karşı tarafın üzerinize gelmesine neden olur. Alıcı olmazsa satıcı da olmaz. Gençlere bilgilendirme seminerleri düzenliyoruz ama en önemli görev yine gençlere düşüyor. Sadece, ‘Hayır istemiyorum’ denmesi en önemlisi. ‘Bir kereden bir şey olmaz’, en büyük kandırmaca. Bir kereden bir şey olur. 40 yıl boyunca sigara kullanana ‘bağımlısın’ dendiğinde, kabul etmiyor, ‘İstersem bırakırım’ diyor, bağımlılık olarak görmüyor. Bu tamamen bir kendini kandırma durumu.” diye konuştu. “İradesi zayıflar bağımlı olur” anlayışının gerçeği yansıtmadığının da altını çizen Bircan Birkan, “Maddeyi kullanan herkes bağımlı hale gelir. Ne psikolojik ne de fizyolojik özellik fark etmez, herkes eşit risk altındadır.” dedi.