Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin: "Bina yönetim firmaları ile yapılan sözleşmelerin hiçbir hukuki geçerliliği yoktur"

Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin düzenlediği basın toplantısında bina yöneticilerini uyardı. Bina yönetim firmaları ile yapılan sözleşmelerin hiçbir hukuki geçerliliğinin olmadığını belirten Şahin, firmaların battığı takdirde bina sakinlerinin aidatları yöneticiden isteme hakkının bulunduğunu vurguladı.

Toplantıda tüketicilerin çok sıklıkla muhatap olduğu sektörlerin bulunduğunu, bunlara da son zamanlarda bina yönetim firmalarının eklendiğini söyledi. Bina yönetiminin herhangi bir yönetmelikle, mevzuatla düzenlenmeden kendiliğinden gelişen bir sektör olduğunun altını çizen Başkan Şahin, "Türkiye’de tüketicilerin çok sık muhatap oldukları bazı sektörler var. Bu sektörler içerisinde sadece satıcılar değil hizmet sektörleri de bulunmakta. Bu hizmet sektörlerinin geçmiş yıllarda pek önemi yoktu ama şuan itibariyle çok fazla muhatap olduğu sektörlerden birisi de bina yönetim firmaları. Herhangi bir kanunla, herhangi bir yönetmelikle, mevzuatla düzenlenmeden kendiliğinden gelişen ve maalesef yöneticilerimizin de seyrettiği bir hizmet sektörüdür bina yönetim firmaları. Şuan itibariyle Türkiye’de 20 bini bulan sayıları ile tüketicilerle her ay muhatap oluyorlar. Bir internet abonesi gibi her ay bina yönetim firmalarına tüketiciler gidip aidat ücretlerini ödüyorlar. Bu bina yönetim firmalarının maalesef bir yönetmeliği, bir denetleyeni, denetleme mekanizması yok. Boşlukta kendiliğinden oluşan ve sadece vergi levhası alınarak yapılan bir işlem. Ama başladıktan sonraki tüketicilerle ilişkilerine ve ellerinde tuttukları para miktarına baktığımızda çok ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya kaldığımızı ancak bu yönetim firmalarının battığında ve binlerce bina sakininin parasının havaya gittiğini gördüğümüzde belki toplu eylemler yapılmaya başlandığında ya da birisi kendini yaktığında mı farkına varacağız? Bu sıkıntıları başta tespit etsek, bunların geldiği noktayı bilip tüketicilerin sıkıntıya düşmesini önlesek daha iyi olmaz mı?" ifadelerini kullandı.

"Bina yönetim firması batar ise aidatını ödeyen daire sakinleri parasını yöneticiden alabilir"

Toplanan aidatların binanın kendi hesabına değil de bina yönetim firmalarının hesabına yatırılmasının suç olduğunun altını çizen Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, firmaların battığı takdirde aidatını ödeyen bina sakinlerinin paralarını bina yöneticisinden alma haklarının bulunduğunu kaydetti. Bina yönetim firmaları ile yapılan sözleşmelerin hiçbir hukuki geçerliliğinin bulunmadığını da aktaran Şahin konuşmasını şöyle sürdürdü;

"Bina yönetim firmaları vergi levhasını aldılar ve ‘ben bina yönetim firmasıyım’ diye binalara gidip reklamlar yaparak kampanyayla o binaları almak istiyorlar. Kampanyaları görünce ilk aklımıza gelen soru şu oluyor; bina yönetim firmaları kara para aklama merkezi mi? ‘5 ay bedava’, ‘İlk sene bizden size bedava’ diye bina yönetim hizmeti yapılabilir mi? 3 TL’ye bina yönetim hizmeti yapan bir firma gerçekten bu işleri yapabilir mi? Şuana kadar her yıl bir şehirde en az 15 bina yönetim firması kapanıyor. Batarken binadan topladıkları parayı da alıp götürüyor. Maalesef bina yönetim firmalarına yetki nasıl veriliyor, bu yetki verilirken para toplama yetkisi nasıl veriliyor? Bina yöneticilerinin aidatları binanın kendi hesabına yatırması gerekirken bina yönetim firması hesabına yatırmasının suç olduğunu ne zaman bir yetkili çıkıp söyleyecek? Ortada muazzam bir boşluk, havuz var. Bu havuz bina yönetim firmaları ve hesaplarında toplanıyor. Onlarca, yüzlerce binanın parası o bina yönetim firmalarının banka hesaplarında toplanıyor. Bina yönetim firmaları mesela bir yaz boyunca topladıkları parayı ne yapıyorlar, bunun binaya faydası nedir? Bazı binalarda gecikme ücreti alınıyor, bu gecikme ücreti sadece bina yönetim firmasına veriliyor. Bina yöneticileri sadece binadaki bu işlerden kurtulmak adına mı bina aidatlarında geç ödenmesindeki faizleri bina yönetim firmalarına devrediyorlar? Zaten tüketicilerin sürekli muhatap oldukları tehdit var. ‘Elektriğinizi, internetinizi keseriz, evinize gelir haczederiz, ‘gibi sokak ağzı tehditlerle zaten her gün tehdit edilip korkutuluyoruz. Buna bir de bina yönetim firmaları eklendi. ‘Aidatınızı geciktirdiniz, haczedeceğiz, arabanızı bağlatacağız’. Bu iğrençlikleri artık Türkiye’nin bitirmesi gerekiyor. Eğer bina yöneticileri bina aidatlarını bina yönetim firmalarının hesabına yatırır o bina yönetim firmaları da batar, kaçar ise o aidatların tamamını bina sakinlerinin yöneticiden talep etme hakkına sahiptir. Aidatımı bina yönetim firmasına yatırdım, sonra da o firma battı gitti. Benim binamın elektriği, doğalgazı yatırılmadı, asansör bakımı yapılmadı. ‘Tekrar toplayacağız, bina yönetim firması battı’ deme lüksü yoktur bina yöneticilerinin. O bina yöneticisi kimse binanın aidatını ödeyen kişiler parayı alabilirler. Bina yöneticilerini tekrar uyarıyorum, bina yönetim firmaları ile yapılan sözleşmelerin hiçbir hukuki geçerliliği yoktur. ‘Avukatlarımız, mali müşavirlerimiz var’ gibi söylemlerle tüketicilerin hakları göz göre göre gasp ediliyor."