Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Prof. Dr. Ramazan Ayvallı: “’Kutlu Doğum’ kararı vicdanları rahatlattı”

FETÖ’nün hoşgörü tezgahıyla Nisan ayı içerisine kaydırılan ve Kutlu Doğum Haftası adı altında düzenlenen Mevlid Kandili, artık eskisi gibi Rebiyülevvel ayında Mevlid-i Nebi Haftası olarak kutlanıyor. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi...

Haber Giriş Tarihi: 18.11.2018 11:18
Haber Güncellenme Tarihi: 18.11.2018 11:18
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Prof. Dr. Ramazan Ayvallı: “’Kutlu Doğum’ kararı vicdanları rahatlattı”

FETÖ’nün hoşgörü tezgahıyla Nisan ayı içerisine kaydırılan ve Kutlu Doğum Haftası adı altında düzenlenen Mevlid Kandili, artık eskisi gibi Rebiyülevvel ayında Mevlid-i Nebi Haftası olarak kutlanıyor. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ramazan Ayvallı, “Kutlu Doğum Haftası FETÖ projesiydi, Mevlid-i Nebi olarak kutlanması Müslümanları mutlu etti” dedi.

Geçtiğimiz yıl yapılan Diyanet İşleri Başkanlığının yönetmelik değişikliği ile "Kutlu Doğum Haftası"nın adı "Mevlid-i Nebi" olarak değişmiş, haftanın başlangıcının ise hicri takvime göre Rebiyülevvel ayının 12’nci günü olmasına karar verilmişti. Yapılan değişiklikle bu sene 19 Kasım Pazartesi günü kutlanacak olan Mevlid-i Nebi Haftası’yla ilgili Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ramazan Ayvallı açıklamalarda bulundu. Diyanet İşleri Başkanlığının "Kutlu Doğum Haftası" kararının insanların vicdanını rahatlattığını söyleyen Prof. Dr. Ayvallı, “Müslümanlar bütün dini gün ve geceleri hicri takvime göre kutlanmıştır. 1989 yılından itibaren alınan bu karar, vicdani olarak biz Müslümanları rahatsız etmişti. Bu alınan kararların arkasında dini boşaltmak, FETÖ elebaşının doğum gününü olan aya denk getirmek ve birçok gizli planlar mevcuttu. 14-15 asırdır hiçbir İslam devleti Nisan ayında kutlamazken, Diyanet İşleri Bakanlığına sızan bazı FETÖ’cüler yüzünden Hz. Muhammed (S.A.V) doğum günü kutlaması amacından saptırılmaya çalışılmıştır” diye konuştu.

“Türkiye Gazetesi ve TGRT Haber sayesinde bu yanlışlığın üzerine gidilmiştir”

Uzun süredir tartışmaya konu olan “Kutlu Doğum Haftası”nın iptali için Türkiye Gazetesi’ndeki yazıların ve TGRT Haber’deki programların etkili olduğunu söyleyen Ayvallı, ”Vatandaşlarımızın huzursuzluğu ve bu durumdan memnuniyetsiz oluşlarından dolayı gerekli yerlere müracaatlar olmuş ve Diyanet İşlerinde bu konu tartışılmıştır. Diyanet İşleri Başkanının da değişmesiyle bu konu gün yüzüne çıkmıştır. Türkiye Gazetesi ve TGRT Haber sayesinde bu yanlışlığın üzerine gidilmiş ve gündeme getirilmiştir. Cumhurbaşkanımız ve yeni Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş bu çağrılara kulak vermiş ve yanlıştan dönülmüştür. Vatandaşlarımızı bu FETÖ projesi olan ’Kutlu Doğum Haftası’ndan vazgeçilmesi ve Mevlid-i Nebi olarak tekrardan hicri takvime göre kutlanması mutlu etmiştir” diye konuştu.

“Diyanet İşlerinde gerekli temizlik yapılmadı”

Devletin önemli birimlerine sızan FETÖ’cülerin hala Diyanet’in içinde olduğunu söyleyen Ayvallı, “Mahkemelere, orduya, polis teşkilatına, istihbarata ve devletin tüm kademelerine sızan teşkilatın Türkiye’nin en önemli birimlerinden olan Diyanet’e sızmamış olması düşünülemez. Zaten bu terör örgütünün amacı İslamiyet’in içini boşaltmak, İslamiyet’i bozmaktı. Yahudiliği ve Hristiyanlığı hak dini olarak göstermeye başladılar. Dinler arası diyalog diye bir şeyler uydurdular. Tarih boyunca Yahudilere, Hristiyanlara biz zülm etmedik. Diğer teşkilatlarda temizlik yapıldı ancak Diyanet İşlerinde gerekli temizliğin yapıldığını düşünmüyorum. Kendini gizlemiş hala terör örgütü adına çalışanların olduğunu biliyorum. Umarım kısa zamanda güzide kurumumuzun içindeki hainlerden temizlendiğini görürüz” dedi.

Türkiye Gazetesi yazarı ve eski müftü Hasan Yavaş ise, Peygamberimizin doğduğu geceye sevinmenin bir ibadet olduğunu vurgulayarak, "Bu gece Peygamber Efendimizin Mevlid Gecesi, doğum gecesi, doğum günü olması sebebiyle Müslümanlar arasında asırlardan beri kutlanmaktadır. Peygamberimizin doğduğu geceye sevinmek bir ibadettir. Hatta İslam alimleri buyuruyor ki en kıymetli gece Kadir Gecesi’dir. Kadir Gecesi’nden sonra da en kıymetli gece Peygamberimizin doğum gecesi olan Mevlid Gecesi dediğimiz bu kandildir. Hatta bazı alimlere göre en üstün gece, en kıymetli gece Mevlid Kandilidir diye de rivayet edilmiştir. Dolayısıyla Müslümanlar arasında Peygamberinin doğduğu günü kutlamak, doğduğu gün için ayrıca bir takım törenler yapmak, onun doğduğunu insanlara müjdelemek, haber vermek, onun doğum günü sebebiyle sevinmek asırlardan beri yapılagelen İslami bir uygulama olmuştur” şeklinde konuştu.

“Kutlu Doğum Haftası’nın başka bir maksatla uygulanması istenmiş olabilir”

"Kutlu Doğum Haftası" uygulamasının yanlış olduğunu belirten Yavaş, "İslam dininde mübarek geceler, günler vardır. Bu gecelerin birisi de Peygamber Efendimizin doğum gecesi dediğimiz Mevlit Kandili’dir. Ondan sonraki geceler Kadir Gecesi gibi, Berat Gecesi gibi, Regaip Gecesi gibi gecelerdir. Bunların hepsi hicri takvime göre düzenlenmiş ve haber verilmiş günler ve zamanlardır. Yani İslami ibadetler İslami takvim, hicri takvim esas alınarak tertip edilmiştir. İslam dinindeki bütün kurallar, kaideler hep bu takvime göre düzenlenmiştir. O bakımdan miladi sene içerisinde bu bizim kullandığımız Avrupa’dan aldığımız miladi takvimde hiç mübarek gün, gece yoktur. Dolayısıyla mübarek gün ve gecelerin esas kutlanma zamanı ve yeri her zaman hicri takvimdir. Nitekim biz, bendeniz Diyanet Teşkilatında 1971 yılında hizmete başlamış ve 25 senelik yaptığım hizmet esnasında gerek imamlık, gerek müftülük, gerekse öğretmenlik hayatımda ve çevremde gördüğüm insanların arasında hiçbir zaman miladi takvime göre Mevlid Kandili ve diğer kandil geceleri kutlanmamıştır. Dolayısıyla 1990’lı yıllarda başlayan bu ‘Kutlu Doğum Haftası’ ismi verilen bu gecenin insanlara belki de başka bir maksatla öğretilmesi, yapılması, uygulanması istenmiş olabilir. Çünkü Mevlid Kandili sevgili Peygamberimizin doğduğu gecedir. Ondan sonraki zamana biz ‘kutlu doğum’ diyemeyiz. Ondan sonraki zamanı ona benzetemeyiz. Ama Peygamberimizi anmak, hatırlamak, Peygamberimizden bahsetmek bir yıl boyu, bir ömür boyu yapılacak güzel bir iştir. Yapılmasında bir mahsur yoktur. Ancak bugünü Peygamberimizin doğum günüdür şeklinde ifade etmek ve bunu İslami bir kural haline getirmek yanlış bir uygulamadır. Nitekim bu yanlış uygulamadan geçen sene itibariyle vazgeçildiği bildirilmişti. Bu seneden itibaren Mevlid Kandili zamanında Peygamberimizin doğduğu gece olan Rebiyülevvel ayının 12’nci gecesi hicri takvime göre düzenlenmiş, yeniden bu işe resmi makamlar da başlamıştır” ifadelerini kullandı.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.