Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

(özel haber) Telefon dolandırıcılığının önüne geçilmesi için reklam tavsiyesi

Bilecik Devlet Hastanesinde görevli Psikiyatri Uzmanı Dr. Anıl Gündüz, telefonla dolandırılan kişilerin özellikle yaşlı kesim olduğunu ve televizyon reklamlarıyla bu tür olayların önüne geçilebileceğini söyledi.Psikiyatri Uzmanı Dr. Anıl...

Haber Giriş Tarihi: 01.07.2016 11:17
Haber Güncellenme Tarihi: 01.07.2016 11:17
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Bilecik Devlet Hastanesinde görevli Psikiyatri Uzmanı Dr. Anıl Gündüz, telefonla dolandırılan kişilerin özellikle yaşlı kesim olduğunu ve televizyon reklamlarıyla bu tür olayların önüne geçilebileceğini söyledi.
Psikiyatri Uzmanı Dr. Anıl Gündüz, İHA muhabirine telefon dolandırıcılığı olaylarını anlattı. Gündüz, “Buna şöyle bakmak lazım, bunun birçok sebebi olabilir. Tek bir sebeple bunu açıklama şansımız hiç bir zaman yok. Kimileri bu kişilerin gerçekten polis, savcı, hakim, asker olduğunu düşünerek yardım etme amaçlıyorlar. Bu biraz daha kandırılan kişilerin iyi niyetiyle de alakalı olabilir. Zaman zaman benim de haberlerden izlediğim kadarıyla bu tip durumlarda genelde yaşlı kişiler tercih ediliyor. Bununla ilgili olarak hani şöyle bir şey söyleyebiliriz. Biraz daha bu kişiler bu durumu söylerken ‘teröristlerle ilgili şöyle bir şeye ihtiyaç var, bunu terörle mücadelede kullanacağız’ gibi şeyler söylerken karşı tarafın biraz daha ‘şok’ olma potansiyelini kullanıyor” dedi.
3 temel refleks ’kaçma, savaşma ve donma’
Telefonda dolandırılan kişilerin 3 temel refleksi olduğunu aktaran Gündüz, ”Çünkü böyle ani bir durumla karşılaştığımızda verebileceğimiz bizim 3 tane temel refleksimiz var. Kaçma, savaşma ve donma dediğimiz. Telefonla aranan kişiler genelde ya suratlarına kapatılıyor ki böyle durumlarda o kişiler bir daha aranmıyor. Ya da kişiler agresifçe tepkiler veriliyor, verdikleri tepki sonrası o kişiler yine aranmıyorlar. Ama donma refleksi gösterildiğinde yani o kişi şaşırdığında böyle bir durum karşısında arayan kişiler yani bu dolandırıcılar bunu kullanmaya başlıyorlar. Bunların başlıca sebeplerinden biri de bu diye düşünüyorum. Muhtemelen bu dolandırıcılar birçok kişiyi arıyor. Bu durumda donma refleksiyle karşılaşanları seçiyorlar. Donma refleksini şöyle düşünebilirsiniz; bir kaza gibi düşünelim. Kaza karşısında herkesin göstereceği tepki farklı olabilir. Bu kişiler kandırılan kişiler acil durum karşısında ise; bir donma gösteriyorlar donup kalıyorlar. Bu kişilerin söyledikleri şeyleri yerine getiriyor olabiliyorlar. Bu ihtimal artıyor diyebiliriz o an çünkü başka şey düşünemiyorlar ve sağlıklı bir tepki veremeye biliyorlar” ifadelerini kullandı.
"Tamamıyla ikna kabiliyetlerini kullanıyorlar"
Psikiyatri Uzmanı Dr. Anıl Gündüz, telefon dolandırıcılarının tamamıyla karşı tarafın ikna kabiliyetini kullandığını kaydetti. Tamamen bu olayın multifaktöriyel olduğunu dile getiren Gündüz, “Tek bir durumla açıklayamayız ama tabii ki bunu yapan kişiler basit hiç bir özelliği olmayan kişiler değil muhtemelen. Bu konuda bunu deneye yanıla veya bir şekilde öğrenerek ikna edebilecek karşı tarafı şok durumunu sokacak ve o durumda ani bir refleks geliştirmesini cevap vermesini engelleyecek şekilde muhtemelen bunu yapıyorlar. Veya birçok kişiye deneniyor böyle kişilere denk gelindiği zaman bu kandırma süreci devam ettiriliyor. Yani bu sırf kişinin ikna kabiliyetiyle açıklayabileceğimiz bir durum değil. Çünkü birçok kişiye yapılıyor. Eğer bu sadece kişinin ikna gücüyle açıklanacak olsa her kişin böyle bir tuzağa düşmesi lazım. Herkes böyle bir tuzağa düşmüyor” diye konuştu.
“Vatandaşlarda polisten, askerden, savcıdan korku değil onlara karşı bir saygı bir güven var”
Dr. Anıl Gündüz, vatandaşlarda polisten, askerden, savcıdan korku değil bir saygı bir güven olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:
“Bunu sadece bir korku olarak düşünmemek daha doğru olacaktır. Ben korkudan daha ziyade bu güvenin kullanılması olduğunu düşünüyorum. Evet, bir kısım korkuyor olabilir ama korku faktörü de vardır. Daha çok bu güvenle alakalı bir durum. Kişi güveniyor böyle bir durum var ve yardımcı olmak istiyor. Korktuğu zaman ne yapar bir kişi belki de gidip ya böyle, böyle bir durum var diyerek polisi arayabilir ama bir güven olduğunda ben buraya yardım edeyim dediğinde bu devreye girer. Bunun tek bir cevabı asla yok. Kimisi için bu bir korkudur, kimisi için bu fazla bir güvendir, kimisi için bu bir şoktur. Bunların hepsinin birleşiminde bu olaylar gerçekleşiyor diye düşünüyorum.”
Reklam filmi tavsiyesi
Bu dolandırıcılık olayların yaşlıların neden seçildiğini de ifade eden Gündüz, şöyle konuştu:
“Özellikle yaşlıların daha çok seçilmesi, yaşlı kişilerin bu tip durumlara daha sık kanmasının sebebi de bir şekilde medyada yayınlanan haberlerin yaşlı kişilere daha zor ulaşması. Belirli bir yaştan sonra internete daha sık girmiyor, zaman zaman televizyonda haber izlemeyebiliyorlar. Bu tip durumlardan haberleri olmayabiliyor veya yaşlı kişilerin bu şok haline girmesi belki de zaman zaman biraz daha kolay olabiliyor. Yapılması gereken şeylerden birisi de bundan korunma yolları. Mümkün olduğu kadar sık bir şekilde bu durumun gündeme getirilmesi. Böyle durumlarda özellikle kişiler belki yaşlı kişilerin çocuklarının onları uyarması ve bu uyarıların bazen tekrarlayan şekilde yapılması. Bu durumla ilgili ne kadar sık uyarı ve haber olursa bunun olma sıklığının o kadar azalacak. Belki polisin, savcının ve askerin bununla ilgili reklamlar vermesi ‘bizler sizi arayıp asla bu tip paralar istemeyiz asla arayarak parayı şuraya getirin demeyiz’ gibi televizyonlarda reklamlar çıkması bu işin sıklığının biraz daha azalmasının kolaylaştırma ihtimali var diye düşünüyorum” dedi.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.