Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

FETÖ’cü üniversitenin adı 15 Temmuz Yerleşkesi oldu

Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Rektörü Ali Gür, FETÖ soruşturması kapsamında kendilerine devredilen Zirve Üniversitesi’nin isminin 15 Temmuz Yerleşkesi olarak değiştirildiğini söyledi.İhlas Haber Ajansı Bölge Müdürü Ahmet Orhan Akın’ın...

Haber Giriş Tarihi: 19.08.2016 15:06
Haber Güncellenme Tarihi: 19.08.2016 15:06
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Rektörü Ali Gür, FETÖ soruşturması kapsamında kendilerine devredilen Zirve Üniversitesi’nin isminin 15 Temmuz Yerleşkesi olarak değiştirildiğini söyledi.
İhlas Haber Ajansı Bölge Müdürü Ahmet Orhan Akın’ın ’hayırlı olsun’ ziyaretinde konuşan Rektör Prof. Dr. Ali Gür, 15 Temmuz süreci ve FETÖ operasyonları hakkında açıklamalar yaptı. 15 Temmuz ruhunu üniversitede sürekli yaşatmak istediklerini vurgulayan Rektör Prof. Dr. Ali Gür, “15 Temmuz ruhuyla ayrışmış gibi görünen ve hatta artık bu milletten bir şey olmaz denilirken, bir ruh üflenerek kor ateş gibi birliğini ortaya koydu. Ve bütün dünyaya meydan okumasını bildi. Dolayısıyla biz de 15 Temmuz ruhunu üniversitemizde yaşatmak istiyoruz” dedi.
GAÜN’e devredilen Zirve Üniversitesi’nin ismini senato kararı ile değiştirdiklerini anlatan Gür, “Yeni bir kampüsümüz oldu, bu kampüsümüzün ismi de 15 Temmuz Yerleşkesi olarak değiştirildi. Gaziantep Üniversitesi 15 Temmuz yerleşkesi, Gaziantep Üniversitemiz, şehrimize ve Türkiye’mize hayırlı uğurlu olsun diyorum. Bize yeni katılan öğrenciler fikirleri ile birlikte var olabilecekler” şeklinde konuştu.
“15 Temmuz bu toplumun kırılma anıdır”
Toplumlar için kırılma noktası olduğunu ifade eden Rektör Gür, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını, “Toplumlar için kader anları vardır. Kırılma anıdır ve kaderiniz o anda değişir. Vatanını seven herkes için vatana el uzatmak, bayrağa el uzatmak kırılma noktasıydı. O gece insanlar şoktaydı, ben o gece meydana inmiştim. Bu meydanlar birilerine kalmasın diye çıktık. Meğerse bu ruhu sadece biz taşımıyormuşuz, bütün Türkiye tek yürek olarak sokağa çıkmıştı. Millet kendi varlığını ortaya koymuş oldu. bu bir fırsattı, fırsatlar kazası olmayan şeylerdir. Ve bu fırsatı Türk milleti çok iyi değerlendirdi. Bu kadar güçlü bir şekilde ve her şeyi hesaplanmış bir darbe girişiminde yedi düvelde bunun arkasındayken bu hain teröristler FETÖ yapılanması PKK’yı da yanına alarak DAEŞ’i de sınırda bekleterek bu kadar güçlü bir birliktelik varken nasıl oldu da bu millet buna karşı durabildi. Birincisi Anadolu insanı ferasetiyle bunu yenmesini bildi. İkincisi 5,5 yıldır Suriyelilere kapılarımızı cüzdanımızı açtık. Allah bu yapılan iyiliklere karşı bizim yanımızda oldu. bu ruh kolay kazanılmadı meydanlarda 27 gün çünkü o insanlar bir anlık heyecanla bir araya gelmediler. Bu milletin kendi ruhundan kopan bir birliktelikti. Biz bu ruhun yıllarca ilelebet devam etmesini istiyoruz” diyerek anlattı.
“Babamızın oğlu da olsa taviz yok”
FETÖ’cülerin virüs gibi olduğunu söyleyen Rektör Gür, “Bu bir devlet refleksidir. Ben bu yapıyı virüs olarak görüyorum. Virüsler vücutta bir tane bile kalsa vücudun bağışıklık mekanizması çöktüğü anda kendisini çoğaltır ve istilaya başlar. Dolayısıyla bir tane bile kalmasına izin verilmemelidir. Ben uzun yıllardır bunlarla mücadele eden, bu mücadeleyi yaparken hedefe konulup mağdur edilen birisiyim. Devletimiz açısından baktığımızda şuanda devletimizle aynı refleksi yapmamız bize güç veriyor. Dolayısıyla bu konuda babamızın oğlu da olsa en yakın arkadaşımız da olsa asla taviz yok. Ancak birileri de bunu fırsat bilerek, kinlerini hesaba dönüştürmeye kalkarsa bununda karşısında duracağız" şeklinde konuştu.
Bağış dekontuna yoğun ilgi
Yeni rektörlük görevine seçildiğini hatırlatan Gür, göreve geldikten sonra kendisine çiçek göndermek isteyenlere, çiçek parasının darbe girişiminde mağdur olanlar için başlatılan yardım kampanyasına yatırılması çağrısında bulunduğunu kaydetti. Kampanyaya destek verenlerin kendisine çiçek yerine bağış makbuzu verdiğini ifade eden Gür, kendisine gelen bağış dekontlarının 10 bin TL’yi geçtiğini de sözlerine ekledi. Gür, “Keşke bunu kurumsallaştırsak da geleceğe dönük tüm kurumlarımız bunu yapsa dediğim en önemli projemdir. 15 Temmuzda kendi canından vazgeçen şehit ve gazilerimiz bizim için canlarından vazgeçtiler, biz şuan hayattayız. En azından onlardan geriye kalan ailelerinin tebessümlerini kazanmak istiyoruz. Çiçekler solar ama tebessümler solmasın istiyoruz. Çok sayıda arkadaş bu dekont fikrine katılım sağladı. İlgiden memnunum, şuanda bağış 10 bin TL’yi geçti” diye konuştu.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.