Esnaf: "Ülke için bırakın malımızı canımız feda olsun"

Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, 15 Temmuz darbe girişiminde esnafta oluşan zararlarla ilgili, "Bu tür hareketlerde biliyorsunuz ülkede huzur ve güven olmadığı zaman, ticarette, ticaret yapma olanakları da olmaz. Bu zararların devlet tarafından karşılanması bizim için sevindirici ama böyle herhangi bir talebimiz olmadı" dedi.
Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK), 15 Temmuz ülkenin birliğine ve demokrasiye karşı gerçekleştirilen darbe teşebbüsü sonrasında, esnaf ve sanatkarların camia olarak tepkisini yeniden göstermek ve düşüncelerini halkla paylaşmak için hazırlanan ortak metin TESK Genel Merkezi’nde ve TESK’e bağlı 82 Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birliği ile 3 bin 39 oda, 13 Mesleki Federasyon tarafından okundu.
Basın açıklaması yapan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin birlik ve beraberliğini açıkça tehdit eden 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleşen darbe girişimi karşısında, Ahilik gelenek ve kültüründen gelen, her zaman devletinin ve milletinin yanında yer alan, aileleri ve yanlarında çalışanlarla birlikte 20 milyonluk bir büyük camiayı temsil eden esnaf ve sanatkarların hiç düşünmeden, canları pahasına, cesaret ve kararlılıkla, dimdik ayakta durduğunu ifade ederek, "Ülkesine, milletine ve devletine sahip çıkan vatandaşlarımızın sokaklara ve meydanlara korkusuzca ve cesaretle çıkarak, demokrasi nöbeti tutmaları ve demokrasiye sahip çıkmaları, bugün olduğu gibi geleceğimizin de en büyük teminatıdır" diye konuştu.
"Devletimiz ve milletimizin yanındayız"
"Demokrasiyi sahiplenme noktasında; esnaf ve sanatkarlarımız, her zaman olduğu gibi, tek vücut halinde sarsılmaz bir irade ile bölünmez bütünlüğü, huzur ve güveliği için daima devletimizin ve milletimizin yanında yer alacaktır" diyen Palandöken şöyle devam etti:
"Hiç kuşkusuz, Türkiye Cumhuriyeti; demokrasiye ve cumhuriyetin temel niteliklerine bağlı kalarak, tek bayrak, tek vatan, tek millet ve tek devlet olarak ebediyete kadar varlığını sürdürecektir. Birlik ve beraberliğimizi bozmaya yönelik bu menfur darbe girişimine karşı canlarını ortaya koyarak şehit düşen kahraman güvenlik kuvvetlerimize ve demokrasiye bağlı yurtsever vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve milletimize başsağlığı ve sabır diliyor, yaralılarımıza acil şifalar temenni ediyoruz."
"Ülke için bırakın malımızı canımız feda olsun"
Basın açıklamasının ardından gazetecilerin sorularına cevap veren Palandöken, "Bu süreçte esnaflardan gelen bir zarar bilançosu var mı? Cumhurbaşkanı açıklamıştı ’bunu karşılayacağız’ diye" sorusu üzerine, "Bu tür hareketlerde biliyorsunuz ülkede huzur ve güven olmadığı zaman, ticarette, ticaret yapma olanakları da olmaz. Bu zararların devlet tarafından karşılanması bizim için sevindirici ama böyle herhangi bir talebimiz olmadı. Bu ülke hepimizin, böyle bir durumda değil malımız, canımızı bile o dükkanları açık tutarak, vatandaşın doğal olarak reaksiyonla ürün bulamayız, bu sukunetin daha evvelki tecrübeleri olan insanlar 60’ı, 80 ihtilalini bilenler belki 2-3 gün sokağa çıkamayız diye rahatsız olanlar mal temininde sıkışıklık çekmesin diye o gece de sabaha kadar bütün birimler, bütün dükkanlar açık kaldı. Hatta birçok arkadaşımız suçsuz, masum insanların sığınma noktası oldu. Biz zaten esnaf, sanatkarlar olarak hep özen gösteririz, 2 kişi kavga etse birisini içeri alır dolayısıyla da sukunete davet ederiz. Onun için böyle bir kaygımız olmadı, ülke için yapılan her şey de bırakın malımızı canımız bile feda olsun" diye cevap verdi.
"Böyle konularda ticaret ikinci planda ama böyle genel bir şikayet yok"
Palandöken, "İşlerde herhangi bir düşüş oldu mu? Ekonomik açıdan etkilendiniz mi?" sorusu üzerine ise, "Böyle bir tespitimiz yok ama insanlar sokakta hatta işlerde biraz daha hareketlilik oldu. Hala yurttaşlarımız gece geç saatlere kadar sokaklarda dolayısıyla alışverişe katkısı bile oldu desem yalan değil. Bundan da öte o ışıkların yanması zaten bir nokta da güvenilir olmamızın en önemli nedeni esnaf, zanaatkarın mahallesindeki, caddesindeki insanla daha yakın temas kurmak için. Böyle konularda ticaret ikinci planda ama böyle genel bir şikayet yok. Ülkede devlet ve hükümetin almış olduğu kararlı tutum belki de bundan sonra artık böyle demokrasiyi darbe girişimleri değil de ülkedeki birlik ve beraberliği geliştirecek bir ortamın yakalanmasına da neden olacak. Yarın da yine çok önemli bir gün, yine meclisin önünde bütün Türkiye’deki 250’ye yakın Sivil Toplum Kuruluşu’ndan bütün insanlarla, yarın Mecliste olacağız" ifadelerini kullandı.