Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Atatürk Havalimanı’da yaşanan terör saldırısı sonrası güvenlik tartışmaları

Yüksek Lisans tezini 2011 yılında İstanbul Atatürk Havalimanı’nda giriş güvenliği üzerine yapan İnönü Üniversitesi Malatya Meslek Yüksek Okulu Mülkiyet Koruma ve Güvenlik Bölümü Öğretim Üyesi Ahmet Kenan Sayın, havalimanlarında...

Haber Giriş Tarihi: 01.07.2016 14:44
Haber Güncellenme Tarihi: 01.07.2016 14:44
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Yüksek Lisans tezini 2011 yılında İstanbul Atatürk Havalimanı’nda giriş güvenliği üzerine yapan İnönü Üniversitesi Malatya Meslek Yüksek Okulu Mülkiyet Koruma ve Güvenlik Bölümü Öğretim Üyesi Ahmet Kenan Sayın, havalimanlarında gördükleri en büyük eksikliğin güvenlik yapılanmasının tek bir merkezden kontrol edilmemesi olarak gördüklerini söyledi.
İstanbul Atatürk Havalimanı’nda gerçekleştirilen canlı bomba eyleminin ardından güvenlik zafiyetinin yaşanıp yaşanmadığı tartışmaları sürerken, 2011 yılında Atatürk Havalimanı’nda konuyla ilgili tez hazırlayan Malatya Meslek Yüksek Okulu Mülkiyet ve Güvenlik Bölümü Öğretim Üyesi Ahmet Kenan Sayın, son saldırı ile birlikte ek tedbirler alınması gerektiğini söyledi.
Havalimanlarına giren yolcuların ve araçların girişten itibaren izlenmesi gerektiğini belirten Sayın, “Belki tüm araçları kontrol etmek büyük bir zaman kaybı olacak, ancak bazı araçlarının polis veya özel güvenlik tarafından kontrol edilmesi gerekir. Bunların da silahlı ve eğitimli personeller olmaları lazım. Bu şekilde bir kontrol gerekli havalimanlarında” diye konuştu.
Hava meydanlarının çok karışık olduğunu ve güvenlik açısından zor alanlar olduğunu ifade eden Sayın, “Tez çalışmamızda en büyük eksiklik olarak gördüğümüz şey havalimanlarında güvenlik yapılanmasının tek bir merkezden değil de birkaç merkezden yönetilmesi. Yani bir özel güvenlik şirketine bağlı çalışanlar var birde polis var. Yani havalimanlarında tek bir güvenlik merkezi olması lazım, tek bir güvenlik yöneticisinin bulunması lazım, bu çok başlılığı engellemek gerekiyor. Çünkü bu güvenlik zafiyetlerine yol açabiliyor” ifadelerine yer verdi.
"Denetlemeler sıklıkla yapılıyor"
2011 yılında hazırladığı tez sırasında başından geçen bir olayı da anlatan Sayın, zaman zaman havalimanına bomba düzeneğinin sokulmak istenerek güvenlik açığının denetlendiğine şahit oldu. Polisin kendi hazırladığı bomba düzeneğini denetleme kapsamında havalanına sokmak istediğini belirten Sayın, “Bir gün ben bu senaryo içerisinde terörist rolü oynadım. Çantamın içerisine bomba düzeneği konuldu ve girişin çok yoğun olduğu Atatürk Havalimanın kapısından girmem istendi. Ben çantamla beraber bombayı bir terörist gibi içeriye sokmaya çalıştım fakat özel güvenlik memuru X-ray cihazında tarama yaparken bombayı tespit etti hemen polise haber verdi. Bu süreçte polisler devreye girerek bunun bir denetim olduğunu söyledi. Bu gibi denetlemeler sıklıkla yapılıyor” şeklinde konuştu.
Atatürk Havalimanı’nın çok karışık ve büyük bir havalimanı olduğunu aktaran Sayın, “Gerçekten güvenliğin sağlanmasının zor olabileceği bir havalimanı, bu açıdan havalimanın hem mülki amirliği kontrolünde daha düzenli yönetilmesi gerekiyor hem de güvenlik kameralarının yerlerinin çok hassas bir şekilde tespit edilmesi gerekiyor. Biz tespitlerimizde Atatürk Havalimanında bunlar yapılmıştı, Atatürk Havalimanı çok karışık ve büyük olmasına rağmen güvenlik açısından bu gibi önemli olan noktalara çok dikkat edilmişti” ifadelerini kullandı.
Özellikle Avrupa’da havalimanlarının ilk girişinde kapı kontrol noktalarının ve özel güvenlik görevlilerinin kaldırılması, bunun yerine kameralarla takip sisteminin konulması gibi bir çalışmanın olduğunu hatırlatan Sayın, “Tabi bu ne kadar etkili olacak veya terör saldırısında ne kadar etkilidir bu tartışılır” dedi. Son yaşanan terör saldırısında güvenlik zafiyetinin olmadığını düşündüklerini belirten Sayın, ancak ek güvenlik alınmasının gerekli olduğunu dile getirdi.
Teröristlerin havalimanına taksi ile geldiklerinin ortaya çıktığını kaydeden Sayın, bu nedenle özellikle taksilerin getirdiği yolculardan şüphelilerin kontrol edilmesinin sağlanması gerektiğini söyledi. Atatürk Havalimanı’nın güvenlik yönünden son derece iyi bir havalimanı olduğunu anımsatan Sayın, “Fakat kapı kontrol noktalarının o dönemde özellikle 2010’da alınan bir kararla tamamen özel güvenliğe bırakılması ve dünyadaki gibi ilk kapı giriş noktalarının kaldırılması söz konusuydu. Bizim çalışmalarımızda ve oradaki güvenlik uzmanlarımızda aldığımız tecrübe sonucunda ve tezin sonuç kısmında şöyle bir şey çıktı. Özellikle terör örgütlerinin hedefi olan bir havalimanında giriş kapı kontrol noktaları çok önemli bir görev üstleniyor. Tezimizde tüm hava meydanının korunması açısından bu sonuç ortaya çıktı” şeklinde konuştu.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.