Antalya’da 60 Ülkeye ’Orman Yangını Yönetim Sistemi Eğitimi’ Verilecek

Orman Genel Müdürü İsmail Üzmez, Türkiye genelinde 776 kule ve 15 bin personelle hazır olduklarını belirterek, "Yılda 10 bin hektar alan yangınlarda kaybedilirdi. Biz bu sayıyı düşürdük ve 2014 yılında 3 bin 117 hektar, 2015 yılında ise 3 bin 200 hektar alan yandı" dedi. 2016 yılı içinde Antalya’da bulunan Uluslararası Ormancılık ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü’nde dost ve kardeş 60 ülke ormancılarına ’Orman Yangın Yönetim Sistemi’ hakkında similatör ile eğitim verileceği bildirildi.
Orman Genel Müdürü İsmail Üzmez ve Antalya Orman Bölge Müdürü Mustafa Türk, Orman Genel Müdürlüğü Uluslararası Ormancılık Eğitim Merkezi Müdürlüğü’nde devam eden simülasyon eğitimlerini yerinde inceledi. Kışın buz üstünde yazın ise köz üstünde çalıştıklarını ifade eden Üzmez, orman teşkilatı olarak ormanı koruma, geliştirme ve olası yangınlarda söndürme işlemlerinin tek elden başarıyla yürütebildiklerini söyledi.
Ormanlara eskiden odun ham maddesi olarak bakıldığını belirten Üzmez, günümüzde ormanın kıymetinin daha iyi anlaşıldığını ve korumak için gerekli adımların atıldığını ifade etti.
Uluslararası eğitim merkezinde Kırgızistan ve Ukrayna’dan gelenlere eğitim verildiğini de belirten Üzmez, "Libya, Kıbrıs, Yunanistan, Bulgaristan ya da yangın menzilde olan her ülkeye yangın söndürmeye gidiyoruz. Ormanları koruyup kollayan ve yangınları söndüren tek birim Türkiye’de var. Ankara’dan Antalya’da olacak her yangını görebilecek durumdayız. Helikopterlerin uçuş güzergahlarını ve taşıdıkları su miktarını dahi görebiliyoruz. 5-8 Nisan 2016 tarihlerinde Ukrayna, Kırgızistan’dan gelen Orman Yangınları ile Mücadele Daire Başkanları ve Orman Yangın uzmanlarından oluşan heyetlerin yangınla mücadele konularında Orman Genel Müdürlüğü’müzün yangın uzmanları tarafından eğitim verilmesine başlanacaktır. 11-15 Nisan 2016 tarihlerinde Kazakistan, Azerbaycan, Türkmenistan, Tacikistan, 18-22 Nisan 2016 tarihleri arasında Pakistan, Makedonya Filistin, 25-29 Nisan 2016 tarihleri arasında ise Bosna Hersek olmak üzere toplam 60 dost ve kardeş ülke ormancılarına Orman Yangın Yönetim Sistemimiz hakkında simülatör ile eğitim verilecektir" dedi.
"DOĞUM TARİHİNİZDEN SONRA AKLINIZDA TUTMANIZ GEREKEN NUMARA"
Türkiye’de olası yangınları gözetleyebilmek için 776 kulenin olduğunu da belirten Üzmez, "15 bin personelle teyakkuz durumundayız. 776 kule yeterli değil. Bizim için değerli olan halkımıza bir numara verdik. Alo 177 numarasını not olarak alsınlar. Doğum tarihiniz ve bu numara aklınızda kalsın. Olası bir yangını orman içlerine sirayet etmeden haber vermeleri halinde büyümeden engellemiş oluruz. 46 hava unsuru ve bunların 7’si büyük 12 helikopterimiz var. Diğerleri ise kiralanan büyük helikopterdir. Antalya’da bir yangın çıktığı anda müdahale esnasında yeterli olmayacağını anladığımız anda 45 dakika da bütün hava unsurlarını buraya getirebiliriz. Hem uçak hem de helikopterler kiralandı. Filomuza yeni uçaklar kattık ve yeni itfaiyeler aldık. Ormanların en ücra köşelerine su göletleri yapıyoruz" dedi.
"KİMSE BİZDEN ORMAN YANGININI SIFIRA İNDİRMEMİZİ BEKLEMESİN"
Olası bir orman yangınında yanan alanların birilerine peşkeş çekileceği iddialarının ortaya atıldığını ve bunların asılsız olduğunu da ifade eden Üzmez, Antalya’nın Kumluca ilçesindeki Adrasan yangınını örnek gösterdi ve buradaki alanın yeniden ağaçlandırıldığını kaydetti. Türkiye’de yılda 2 bin 500 yangını çıktığını ve bu yangınlarda yılda ortalama 10 bin hektar alanın kaybedildiğini belirten Üzmez, yangınlarda kaybedilen orman alanında ciddi düşüşler sağladıklarını belirterek şöyle konuştu:
"Türkiye’de yılda ortalama 2 bin 500 yangın 10 bin hektar alan yanar. Türkiye’nin coğrafyasından kaynaklı bir durumdur bu. Ancak teşkilatımız her geçen gün daha da güçleniyor. Bizden yangınların sıfır olmasını beklemeyin. Yangın sıfır olmaz, insan ve orman olduğu sürece yangın olacaktır. Biz sadece sayıyı düşürmeye çalışıyoruz. 2014 yılında 3 bin 117 hektar, 2015 yılında ise 3 bin 200 hektar alan yanmıştır. 1 santimetre toprağın oluşması için bin yıl geçmesi lazım. Biz bu toprakları kanla kazanıyor ve denize akmasına, gitmesine engel olamıyoruz. Bu biz acziyettir."