Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

ABD Senatosuna 'Dadaş öfkesi'

BEDFE Bursa Erzurum Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Ömer Ömeroğulları ABD Senatosu, 1915 olaylarını sözde ‘Ermeni soykırımı’ olarak tanıyan tasarıyı kabul etmesine tepki gösterdi.

Haber Giriş Tarihi: 14.12.2019 14:00
Haber Güncellenme Tarihi: 14.12.2019 14:00
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
ABD Senatosuna 'Dadaş öfkesi'

BEDFE Genel Başkanı Ömer Ömeroğluları; yayınladığı açıklamayla, ABD Senatosu, 1915 olaylarını sözde ‘Ermeni soykırımı’ olarak tanıyan tasarıyı kabul etmesine   tepki gösterdi.
Ömeroğulları açıklamasında “Asıl katliam ve soykırıma uğrayanlar, kendi köyünde, kendi kasabasında, vilayetinde soykırıma tabi tutulanlar Müslüman-Türk ahalidir. Hiç şüphesiz tarih bir belge bilimidir. 1915-1919 yılları arasında I. Dünya Savaşı içinde Rus Ordusu ile ittifak yapan Taşnak, Hınçak ve Ramgavar Ermeni Çeteleri Doğu Anadolu Bölgesi’nde Erzincan’da, Tercan’da, Erzurum-Cinis’de, Alaca’da, Ilıca’da, Tepeköy’de, Dutçu’da, Erzurum Merkezde; Yanıkdere’de, Karskapı’da, Ezirmikli Osman Ağa ve Mürsel Paşa Konaklarında, Firdevsoğlu Kışlası’nda, Erzurum; Yeşilyayla’da, Hasankale’de, Tımar’da, Köprüköy’de, Horasan’da, Kars Derecik ve Subatan’da, Van-Zeve’de, Ağrı’da, Bitlis’de, Iğdır-Oba, Hakmehmet ve Gedikli de, Ardahan-Yanık Camii, Göle-Esenboğaz Köyü, Çıldır-Kotanlı Köyü, Nahçıvan’da, Zengezur’da ve Azerbaycan’da tam bir “Müslüman-Türk Soykırımı” gerçekleştirmişler ve 519 bin Türk’ü katletmişlerdir. Savaşla hiç ilgileri olmayan, çoğunluğu kadın, çocuk ve ihtiyarlardan oluşan masum ahali Ermeni Çeteleri tarafından sadece Türk ve Müslüman oldukları için, katletmişlerdir.”
“ABD’Lİ GENERAL HARBODR’UN RAPORU NİÇİN OKUNMADI?”
BEDFE Genel Başkanı Ömer Ömeroğulları 1919 Eylül’ünde Ermeni iddialarını yerinde görmek üzere  Erzurum’a gelen Amerikalı Generali Harbord’un yazdığı raporu hatırlattı. Ömeroğulları, “Harbord, bu bölgede Ermeni çeteleri tarafından yapılan katliam ve soykırımı gördüğü zaman, korkunç tablo karşısında hayretler içinde kalarak, “Hz. İsa’nın kulları nasıl böyle bir vahşet yapabildiler!..” hükmüne varmıştır. General Harbord, Erzurum ve çevresinde gördüğü vahşet karşında o kadar üzülmüş ve hiddetlenmiştir ki, Erivan’da Taşnak katillerinin ellerini dahi sıkmamıştır." dedi
ABD Senatosu ve üyeleri bu tarihi gerçekleri neden dikkate almıyorlar?” diyen BEDFE Genel Başkanı Ömer Ömeroğulları
ABD’li tarihçi Bernard Lewis’in, 16 Kasım 1994 tarihinde, “Le Monde” Gazetesi’nde yayınlanan mülakatında“Lewis, Ermeni soykırımı iddialarını çürüterek ‘bu olay Ermenilerin tarihi kendilerine göre yorumlamalarıdır,’ tespitini yapmış ve 24 Nisan ve 27 Mayıs 1915 hadiselerini belgeleriyle açıklamıştır,” diye konuştu.
Yine, ABD’li tarihçi Justin McCarthy, “Ölüm ve Sürgün” adlı eserinde, I. Dünya Savaşı’nda asıl katliama uğrayanların Müslüman Türkler olduğunu kaynaklarıyla gösterdiğini ifade eden Ömeroğulları, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“ABD Senatosu ve üyeleri , siz ve sizin gibi ön yargılı, hiçbir bilimsel gerçeğe dayanmayan parlamenterler sayesinde, yaşamaya alıştık. Aynı film, aynı senaryo her yıl tekrarlanır, durur, ABD Senatosu ve onun üyeleri gibi düşünen parlamenterler , ABD’li tarihçi Bernard Lewis’in ve  ABD’li tarihçi Justin McCarthy gibi tarihçi yazarlarınızı dikkate almanızı tavsiye ediyor. ABD Senatosu’nun karar tasarısını kabul etmesinide  nefretle kınıyoruz." dedi.
General James G. Harbord Raporu
Anadolu’da kongreler yapılırken, Paris Konferansı’nda Amerika, Yakındoğu ve Ortadoğu’ya ilişkin kararları uygulama görevini almıştı.
Bu karar doğrultusunda General James G. Harbord, bölgeyi inceleyip bir rapor hazırlamak üzere bir heyetle Sivas’a giderek Mustafa Kemal’le görüşecek, oradan da Erzurum ve Kars’a geçecekti.
Yapılan görüşmede konuşulanlar ise kâğıda döküldü.
24 Eylül 1919 tarihli bu muhtırada:
* Ortak bir yaşam sürdürülen Ermenilerin, İtilaf Devletleri’nce kendilerine gösterilen yakınlıktan cesaret alarak ulusun ve devletin saygınlığına ve haklarına açıkça hücumlara başladıkları;
* Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Derneği’nin ilk hedefinin Osmanlı Devleti topraklarının bütünlüğünü korumak ve milli egemenliği sağlamak olduğu;
* İtilaf Devletleri aleyhinde saldırgan niyetler beslenmediği; ancak bu yeni devletteki Ermenilerin, Müslüman halkı yok etmek üzere çalışmalarda bulundukları;
* İngilizlerin Ermenilerin Müslümanlara karşı tutumlarını destekledikleri, dahası onları bu konuda kışkırttıkları;
* Devletin İzmir, Antalya ve Adana gibi eşsiz bölgeleri düşman işgali altında bulunduğu; Türk ulusunun bin yıldan uzun süredir bu topraklarda yaşama hakkına sahip olduğu, ;
*Eğer yabancıların entrikalarından kurtulmak mümkün olursa ve memleketin sorunları, milli iradeye saygı duyan güçlü bir hükümetçe yönetilirse, yurdun bütün dünya için memnunluk kaynağı olacak bir duruma geleceğine dair en kesin güvencelerin verilebileceği bildiriliyordu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.