Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

6. Tasavvuf Anabilim Dalı Koordinasyon Toplantısı

Karabük Üniversitesi (KBÜ) İlahiyat Fakültesince 6. Tasavvuf Anabilim Dalı Koordinasyon Toplantısı ve "Toplum Bilim ve Tasavvuf" çalıştayı düzenlenecek.KBÜ’de başlayacak olan toplantı ve çalıştayla ilgili açıklamada bulunan KBÜ İlahiyat...

Haber Giriş Tarihi: 30.09.2016 11:22
Haber Güncellenme Tarihi: 30.09.2016 11:22
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Karabük Üniversitesi (KBÜ) İlahiyat Fakültesince 6. Tasavvuf Anabilim Dalı Koordinasyon Toplantısı ve "Toplum Bilim ve Tasavvuf" çalıştayı düzenlenecek.
KBÜ’de başlayacak olan toplantı ve çalıştayla ilgili açıklamada bulunan KBÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hür Mahmut Yücer, 100 üniversiteden yaklaşık 120 akademisyenin çalıştaya katılacağını söyledi.
Karabük Üniversitesi’nin ev sahipliğinde “Sosyoloji ve Tasavvuf” alt başlığında gerçekleşecek İlahiyat Fakülteleri Tasavvuf Anabilim Dalı Koordinasyon Türkiye Toplantısı’nda Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) yapılanmasının diğer cemaat ve tarikatlardan farkı da ele alınacak.
FETÖ yapılanmasının tasavvufun bütün kavramlarını kendi çıkarları uğruna araçsallaştırdığını söyleyen Dekan Prof. Dr. Yücer, yapının bu yönden de ele alınacağını ve tasavvuf akademisyenleri olarak nasıl önlemler alınması gerektiği üzerinde durulacağını aktardı.
Prof. Dr. Hür Mahmut Yücer, FETÖ yapılanması ile ilgili soruları da cevaplayarak şunları söyledi: “Bu örgüt, başka üst akıllara bağlama tarzındaki ideali ile maalesef bu ülkenin belki de çok uzun yıllara dayanan birikimini heba etmiştir. Bu anlamda yazık olmuştur. Bu ülkenin muhafazakarları çocuklarımız okusun doktor, avukat olsun ülkesine milletine hizmet etsin diye büyük şehirlere gönderirken veya bu yapıya çocuklarını teslim ederken vatanına ihanet etmesini asla beklemezdi. Cemaatin üst yapısının bu topraklara yaptığı bu anlamda tam bir hayal kırıklığıdır.”
“FETÖ, cemaat veya tarikat değildir”
Yücer açıklamalarında cemaat gibi hareket eden FETÖ yapılanmasının bir tarikat veya cemaat özelliği taşımadığını ifade ederek şunları kaydetti:
“Millete hizmet için bir araya gelmiş belli bir ideal etrafında olduğunu zanneden ve cemaat özelliği gösteren bu yapı bir üst kademeye geldiğinde cemaati ve tarikat yapılanmasını aşan bir tarzda, tam bir siyasal örgütlenme özelliği gösterir. Bu haliyle o artık cemaat değildir bir örgüttür. Bu örgütün amacı şu veya bu şekilde başka menfaat odaklarını üst akıllara hizmete dönüştürdüğü için bu örgüt artık herhangi bir engel taşımayacağı için her şeyi mubah gördüğü için buna öldürmek de dahil amacı artık terör örgütüne dönüşmüş olur. Yani üç kademede tanımlandırmak yapıyı tarif etmek en mantıklı ve tutarlı tarafıdır.”
“Tarikatlar devletin ve toplumun inşacısı olmuşlardır”
Prof. Dr. Hür Mahmut Yücer, Kur’an, sünnet veya Mesnevi’yi, tasavvuf klasiklerini okuyan hiçbir tarikatın böyle bir örgüt yapısında olamayacağını da vurguladı. Yücer “Bu tarikat yapılarından asla bu cemaatin yaptığı gibi eylem türü beklenmez. Bütün bu tarikat yapıları kurucularıyla, önderleriyle birlikte devletin ve toplumun inşacısı olmuşlardır” diye konuştu.
“Tasavvufi yapılarda üstün ahlak esastır, bu yapıda ise menfaat”
Karabük Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hür Mahmut Yücer, FETÖ yapılanmasını tarikat ve cemaatlerden ayıran özelliklere de değinerek şu açıklamalarda bulundu: “Bir silsile ile Hz. Peygamberimize bağlı olan bir tasavvufi yapı veya tarikat aslında topluma hizmet üreten faziletli ve faydalı bireyler yetiştirmeyi hedefler. Bu yapı ise sadece kendi yandaşlarına fayda üreten, geri kalanları sömüren bir topluluk üretmiştir. Öte yandan söz konusu yapı eğitim ve insan yetiştirme metodu olarak da tarikatlara benzemez. Tasavvufi yapılarda seyri süluk usulü eğitim esastır, yani bireyin kişisel olarak üstün ahlak (Peygamber ahlakı) üzere yetiştirilmesi hedeflenir. Bu yapıda ise bireyin eğitiminde bu tarz bir sistematik yoktur. Toplu eğitim ve beyin yıkama esastır. Ayrıca bu yapı kendi menfaatleri adına cevaz vermişlerdir. Farklı kademelerde devlet içerisinde yapılanarak, gizli örgüt evi gibi birbirinden haberi olmayan yapılara bürünmüşlerdir. Sadece kendi üyelerinin veya örgütün menfaatini düşünerek bunun için her şeyi mubah görmüşlerdir. Tarihte hiçbir tarikat mensubu çıkıp da farz olan namazları ima ile kılmamıştır. Hiçbir tarikat, üyelerine bürokraside yükselebilmek için içki içebilirsiniz, rüşvet verebilirsiniz, gizli kayıt çekim yapıp şantaj yapabilirsiniz dememiştir. Bunun örneği de yoktur.”
6. Tasavvuf Anabilim Dalı Koordinasyon Toplantısı ve "Toplum Bilim ve Tasavvuf" çalıştayı 2 gün sürecek.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.