Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

15 Temmuz’un ekonomiye etkileri ABD’de tartışıldı

Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) bünyesinde kurulan BAU International Washington D.C. Üniversitesi’nde 15 Temmuz başarısız darbe girişiminin Türkiye ekonomisine etkilerinin tartışıldığı panel düzenlendi. Panelde genç Türk iş insanları,...

Haber Giriş Tarihi: 02.10.2016 10:02
Haber Güncellenme Tarihi: 02.10.2016 10:02
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) bünyesinde kurulan BAU International Washington D.C. Üniversitesi’nde 15 Temmuz başarısız darbe girişiminin Türkiye ekonomisine etkilerinin tartışıldığı panel düzenlendi. Panelde genç Türk iş insanları, Moody’s’in not düşürme kararına en iyi cevabı Türkiye ekonomisini büyüterek vereceklerini söyledi.
Bahçeşehir Üniversitesi Washington D.C. kampüsünde gerçekleştirilen panelde, 15 Temmuz başarısız darbe girişiminin Türkiye ekonomisine etkileri masaya yatırıldı. Türk iş dünyasından genç iş insanlarının konuşmacı olarak katıldığı panelde, darbe girişimi sonrasında yaşananlarla birlikte uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in Türkiye’nin uzun vadeli kredi notunu yatırım yapılabilir seviyesinin altına indirmesi değerlendirildi. Etkinliği aralarında diplomatlar, akademisyenler, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve iş insanlarının da olduğu geniş bir izleyici kitlesi takip etti. Program, 15 Temmuz gecesi yaşananların dakika dakika anlatıldığı bir belgesel filmin gösterimi ile başladı.
Moderatörlüğünü Washington D.C. merkezli düşünce kuruluşu Global Policy Institute (GPI) başkanı Paolo von Schirach’ın üstlendiği tartışmada Gayem Group yönetici ortağı Eral Osmanlar, darbe girişimi akşamında yaşananları özetleyerek Türk halkının büyük bir kahramanlık örneği sergilediğini hatırlattı. Osmanlar, "Türkiye, tarihinde tanık olmadığı kadar kanlı bir saldırıyla karşı karşıya kaldı. 242 kişi hayatını kaybetti, iki binden fazla insan yaralandı. Kısa süre içinde anlaşıldı ki bu girişimin arkasındakiler FETÖ örgütüne bağlı ve Türk ordusunun içine yuvalanmış bir gruptan ibaretti. Her geçen gün darbeyi planlayan ve yönetenlerin Pennsylvania bağlantıları daha da açıkça ortaya çıkıyor. Biliyorsunuz ABD ve Türkiye birbirleri için ‘model ortak’ statüsünde. Türkiye’nin ortağından beklentisi ise darbenin elebaşı konumundaki Fethullah Gülen’in Türkiye’ye iadesi için sürecin ivedilikle işletilmesi” diye konuştu.
Osmanlar sözlerinin devamında “Türkiye’nin demokrasisine kasteden bu suikast girişimi, milletin birliğiyle yenilgiye uğratıldı. Şimdi yapılan ise Türkiye’nin anayasal çerçevede ve insan hakları ile hukukun üstünlüğünü gözeterek bu terör örgütü ile her alanda mücadelesidir” dedi.
Bahçeşehir Eğitim Kurumları İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Yücel, panelde yaptığı konuşmada darbe girişiminin Türkiye ekonomisine olan etkilerini değerlendirdi. Türkiye’nin son yıllarda bölgesinde pek çok sorunla başa çıkmak zorunda kaldığını hatırlatan Yücel, buna rağmen Türkiye ekonomisinde yüzde dörde yaklaşan bir büyüme oranının yakalanmasının önemine değindi. Yücel, eğitim sektöründe her yıl milyonlarca dolar yatırım yapan bir grubun yöneticisi olarak, iyi yetişmiş insan kaynağının bir ekonominin en önemli lokomotif gücü olduğuna inandığına vurgu yaptı ve bu yatırımları artırmak gerektiğine dikkat çekti.
Geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin uzun vadeli kredi notunu düşürmesiyle gündeme gelen derecelendirme kuruluşu Moody’s’in kararını da yorumlayan Hüseyin Yücel, “Darbe girişiminin üzerinden iki aydan fazla zaman geçmişken Moody’s yaptığı değerlendirmede Türkiye ekonomisinin darbenin şokunu tamamen emdiğini belirtmişti. Ancak bu değerlendirmeden sadece üç gün sonra aynı kuruluş tarafından Türkiye’nin kredi notu düşürüldü. Üç gün içinde kendisiyle çelişen bu iki karara imza atan bir kuruluşun güvenilirliğinden şüphe ediyoruz” dedi.
ABD’deki mortgage krizinden hemen önce kredi derecelendirme şirketlerinin bu kredilere verdiği notların en üst seviye olan AAA+ olduğunu hatırlatan Yücel, işin aslının böyle olmadığının çok geçmeden anlaşıldığını söyledi. Yücel şöyle devam etti:
“Soru işareti şudur, darbe girişimi ile elde edilemeyenler, Türkiye’nin ekonomisini zora sokarak mı elde edilmeye çalışılıyor? Türkiye’yi tekrardan sıkıntıya sokma hevesinde olanlar varsa şunu bilmelidirler ki bu çabalar bir kez daha sonuçsuz kalacaktır.”
Yücel, konuşmasının sonunda Türkiye’nin 2023 hedefinin dünyanın en gelişmiş ilk 10 ekonomisinden biri haline gelmek olduğunu belirterek bunun için gençlere büyük görev düştüğünü söyledi.
Hüseyin Yücel’den sonra söz alan İstanbul merkezli Bestimage reklam ajansı CEO’su Serdar Şenel, Türkiye ile ABD arasındaki ilişkileri stratejik iletişim perspektifinden ele aldı. Her iki ülkenin de birbiri için vazgeçilmez önemde olduğunun altını çizen Şenel, iki ülke arasında açık iletişime dayalı, genç düşüncelere güvenen, kültürel ve sosyal alanlarda bilgi paylaşımının artırılmasını amaçlayan, empati kurabilen güçlendirilmiş bir ortaklığın kurulmasının gerekli olduğuna dikkat çekti. Şenel, konuşmasının devamında “ABD ve dünya; Türkiye’de, Suriye’de ve diğer yerlerde olanlara bir film gözüyle bakıyor. Oysa tüm bunlar gerçek. Yüzlerce insan bir darbe girişiminde ölüyor ve bu gerçek. Muhataplarımızdan bizi anlamalarını beklerken, bizim de bu gerçekleri dünyaya doğru şekilde anlatmak görevimiz olmalı.” diye konuştu.
Etkinliğin sonunda Washington Post gazetesi muhabirinin Fethullah Gülen’in iadesine ilişkin sorusunu yanıtlayan BAU International Washington D.C. Üniversitesi rektörü Sinem Vatanartıran, FETÖ’nün 30 yılı aşkın bir süredir Türkiye’yi ele geçirmek için gizli bir örgütlenme içerisinde olduğunu belirterek “Türkiye’nin demokrasisine, halkına saldıran bu örgütün lideri ABD’de bir malikanede yaşıyor. Ortada açık bir suç var ve biz bu suçlunun iadesini talep ediyoruz” diye konuştu.
Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in Türkiye kararı konusundaki görüşlerini dile getiren BAU International MBA programı öğretim üyelerinden Andrew Wyner de, darbenin ekonomiye etkisinin tamamen emildiğini kabul eden Moody’s’in, Türkiye’nin kredi notunu düşürmek yerine aksine yükseltmesi gerektiğini belirtti.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.