Bugün 19 Mayıs.
Zafer yürüyüşünün ilk adımın atıldığı gün bugün.
Kelimelerin teferruatlarla kendini boğmak istemediği, kadın ve erkek on binlerce insanın her yaştan Anadolu'nun bağrında birer kıvılcım olduğu gün bugün.
Öyle ki, yedi düvel bir milletin bir tarihin velhasıl bilinen tarihte iki bin yıllık öz değerlerin nasıl birden bire dirildiğine şahit oldu. Anadolu başta Türkler olmak üzere onlarca millete yeniden yurt yeniden ana kucağı oldu. İşte bu efsanevi dirilişin yazılmasının baş aktörlerinden biriyle yani yüce milletin gençleriyle kucaklaştığımız bugünde 'Ne Mutlu Türk'üm' diyerek merhaba diyorum sizlere. Türkiye'nin geleceğine dünden bugüne kurşun sıkanlara karşı elbette daha fazla dik durmalıyız. Ve elbette daha fazla sorumluluk almalı, görev talep etmeliyiz. İşte bu nedenle 24 Haziran seçimlerinin önemi daha büyük. Siyasilerin daha fazla genç kadrolara yer vermesi de önemli bir diğer arzumuz.
Önceki gün Millliyetçi Hareket Partisi Milletvekili Aday listeleri açıklandı. Listeleri incelediğimizde yaş ortalamasının epey ileride olduğunu gördük. İyi Parti'ye Milletvekili kaptırmaya yetecek kadar ileri yaş gurubunun var olduğu listelerde MHP Genel Merkezi'nin neyi planladığını elbette şuan itibariyle anlamak mümkün değil! Bir yanda hızla gençleşen bir muhalefet ortamı diğer yanda ise, ihtiyarlarla yola devam etmekte ısrarcı Cumhur ittifakı...

Ak Parti depreme hazır mı?

Hafıza yoksunu bir millet olduğumuzu hep birlikte kabul etmekteyiz. Ankara'da siyasetin kapalı kapıları arkasında konuşulanlar ciddi bir ekonomik kaosla ile yüzleşeceğimiz gerçeğini ortaya koyuyor. Milletin her açıdan yorgun olduğunu artık devleti yönetenlerde kabul ediyor. Sürekli yatırım zincirinin zedelenmemesi, milletin diri tutulması ve de birlikteliğin bozulmaması için elbette ekonomi her açıdan ilk önemli değer. Milliyetçi Hareket Partisi'nin açıkladığı listeler önemli. MHP'nin Bursa gibi orta ölçekli Büyükşehirlerde Milletvekili listelerinin ilk 3'ten sonrasından umutsuz olduğunu görmekteyiz. Ve yine ciddi saha seçim çalışmasının bugüne kadar yapılmadığını da kabul etmeliyiz. Peki bu durumda Cumhur İttifakı'nın en önemli lideri Ak Parti ne yapmayı planlıyor? Ak Parti 24 Haziran seçimleri sonrasında ortaya çıkması muhtemel ve şuan artçı sarsıntıları büyük oranda hissedilen depreme hazır mı? Bunu elbette Ak Parti Milletvekili listelerinin açıklanması ile birlikte hep birlikte göreceğiz. Ak Parti, FETÖ ile mücadele de kararlı bir tablo çiziyor. Her ne kadar toplumsal geri bildirimler zamanında algılansa bile, ciddi bir Adalet kaybının yaşandığını hep birlikte görmekteyiz. Ortalıkta 'enkaz bir Türkiye var' çığırtkanları dolaşıyor. Aslında görünen tablo da haksız değiller. Ancak, doğru listeler ve devamında kamu bürokrasisinde başlayacak yenilenme, gençleşme ve dönüşüm ile her sorunu aşmak mümkün. Elbette yerel yönetimlerde ciddi bir değişime gidilmesi şart. Üst ve alt kadrolara kadar müdahale edilecek bir değişim ile yerel yönetimlerinde Mart 2019 seçimlerinde güçlendirilmesi ile Türkiye'nin depremi hafif yıkımlarla atlamasına kesin gözüyle bakılıyor. Velev ki, küresel ekonomik çöküş 2008 yılından bu yana 10 yıldır devam ediyor. Peki, Ankara gerçekten halka hitap edebilecek, milletin arasında siyasallaşmak yerine halktan olan doğru isimlerle, yeni ve genç yüzlerle 24 Haziran seçimlerine gidecebilecek mi? Yoksa yine ihtiyarlara teslim bir liste ile 10 milyon yeni gencin ve toplamda 45 milyon genç seçmenin oyuna talip olacak mı?

Bulut, Mersin için umut...

Ak Parti'nin ötesine geçtiğimizde önde giden dik başlı kurt dikkatlerden kaçmıyor. Recep Tayyip Erdoğan'ın kararlı ve dik duruşu, gençlik teşkilatlarında başladığı siyasette ve lider konumuna kadar yükseldiği süreçte ortaya çıkan sorunları çözme başarısı ile istişare kabileyetinin gücünü iyi kavramak gerekiyor. Ankara'da son dönemde çok önemli görevlerde bulunan 120 kadar isim Türkiye'nin genelinde Milletvekili olmak üzere görevlerinden istifa etti. 600 kişilik Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 120 kişilik bürokrasi ve yeni düzeni programlayan isimlerle güçlendirilmesi elbette müthiş bir fikir. Ve elbette bu 120 kişilik istifa gurubunda Milliyetçi Hareket Partisi başta olmak üzere Büyük Birlik Partisi kadrolarının da var olduğunu unutmamak gerekiyor. Türkiye'nin en önemli sahil kentlerinden olan Mersin 'de bu stratejik değere sahip isimlerden birisiyle geleceğe yürüyebilme fırsatı yakaladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik algı operasyonlarının anlatıldığı ‘Büyük Dizayn Algı Savaşları’ kitabı ile dikkat çeken Gazeteci-Yazar Yakup Halit Bulut’un çeşitli gazetelerde makaleleri yayınlanmış, halktan kopmayan bir bürakrat. Ve 15 yıldır basın medya sektöründe etkili bir isim. Milletvekili Aday Adayı olan Yörük ve Türkmen asıllı bir aileden gelen Yakup Halit Bulut, Mersin ve Mersin'in sorunlarını iyi bilen bir genç. Bulut'un Mersin'in geçmişten gelen durağan tablosunu hareketli hale getirmesine kesin gözüyle bakılıyor. Ankara ile diyalogları güçlü olan ve son olarak Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu'nun Basın Müşaviri olarak görev yapan Yakup Halit Bulut aslında Mersin'in için en büyük umut diyebiliriz. Türkiye'nin büyüklüğünün, gençlerinin enerjisinde gizli olduğunu düşündüğümüzde yazımızın başlığında ifade ettiğimiz 'Gençlk Ankara'ya yürüyor' sözü daha bir anlamlı hale geliyor. İşte bu vesileyele aziz milletin ve devletin bekası için canlarını ve kanlarını feda eden şehitlerimizi rahmet ve dua ile anıyorum. Tüm şehit, gazi ve vefat eden devlet görevlerinin ruhuna birer Fatiha okumaya davet ediyorum hepinizi. El Fatiha...