Cumartesi akşamı dışarıda yapacağım son iftara katılmak için DP eski il başkanı Ahmet Yıldırım ve Fikret Bayram ile Gemsaz'a doğru yola çıktık. Gençlik dönemlerimizde aralıklı olarak gittiğimiz bu şirin deniz kenarına yıllar sonra ilk kez geçtiğimiz yıl yine Selahattin Ekinci'nin iftar daveti sebebiyle gitmiştim.

Selahattin Ekinci ile yıllardır siyaseten tanışırım kendisi emekli Almanca öğretmenidir. DP Yıldırım ilçe teşkilatında görev yaptığı yıllarda tanışmıştık. 3 yıl önce Gemlik ilçe başkanlığına geçtiğinde kapalı olan ilçe teşkilatını açmış borçlarını ödemiş ve ilçe binasına yüklü derecede masraf yaparak tadilat yaparak parti binasını ve teşkilatını hayata döndürmüştü. 7 Haziran ve 1 Kasım milletvekili seçimlerinde ise DP Bursa milletvekili adayı olarak partisine hizmete yürekli bir şekilde devam etmişti.

Her yıl Ramazan ayı iftarını eşine, dostuna, akrabasına düzenli olarak veren ve bu konuda gönlü bol olup elinin bereketli olduğunu bildiğim Selahattin Ekinci'ye sorular soruyorum. Şahsen benim Selahattin Ekinci'nin geleneksel Ramazan iftarlarına katılışım üst üste 4, yılını buldu ve sorularımızı cevaplayan Selahattin Bey açıklamasını yapınca dokunmadan paylaşıyoruz:

“1986 yılından beri geleneksel iftarımı bu sene yine Gemlik Gemsaz sahilinde verdim. Tüm gelenlere Allah razı olsun diyerek amacımızın eş dost ve DP’li dava arkadaşlarımızla buluşmak olmuştur. Nail Çelik abimizin de kısa konuşması ve duası ayrı bir renk katmıştır. Ayrıca Gemsaz güzelleştirme derneğimizin bazı yöneticilerinin de katılması beni onurlandırmıştır. Dernek başkanımız Uludağ üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Olcay bey yoğun işlerinden katılamamıştır. Emeklerinden ötürü benimde dernekte denetim kurulu başkanı olarak görevim olan Gemlik Gemsaz'ı güzelleştirme sekreterimiz ve bina sorumlumuz Oktay Aktuğlu'ya teşekkür ediyorum. Yemeğe katılan DP eski il başkanı Ahmet Yıldırım'a, Osmangazi eski ilce başkanları Hilmi Bulan ve İsmet Koyuncu'ya DP eski il kadın kolu başkanı Serap Şafak'a, Nail Çelik ağabeyimize, Filiz Sır ve eşi İbrahim Sır ailesine, Süleyman Güzey'e, Fikret Bayram'a, Ayse İzci'ye Gülten Hanlı'ya, Fatih Duruk'a, İhsan Gencal'a ve daha sayamadığım dava arkadaşlarıma akrabalarıma, kendi ağabeyime ve dostlarıma hassaten teşekkürlerimi sunuyorum. Oğlum Rıdvan Ekinci'nin maddi manevi ve el emeğinden dolayı ona da teşekkür ediyorum. Saygılarımla.”

Selahattin Ekinci düzenlediği geleneksel Ramazan iftar programında konuklar ile yalnız kendi ilgilenmiyor, ailece adeta her yere koşturup hassasiyetle ilgileniyorlar. Selahattin beyin hanımı, oğlu Rıdvan ekinci ve Amerika'da eğitim gören kızı telaş içerisinde misafirlerine emek veriyor, eksik bir şey kalmasın diye ter döküyorlar. Katıldığım dördüncü iftarda da gördüğüm ve değişmeyen tablo bu. Anadolu misafirperverliğini yansıtan Ekinci ailesini kutluyorum.

Selahattin Ekinci gerçekten çalışkan ve üretken bir insan. Çocukları ve hanımıyla yaptığı diyaloglara şahit olarak bir baba veya bir eş değil de adeta hepsi ile bir arkadaş seviyesinde yaklaşıyor. Öyle sevecen, öyle içten ve öyle esprili. Şahit olduğumuz diyaloglarda gülümsememek elde değil ve yine bu gülümsemeye kendisi de size eşlik ediyor. Misafir olarak yaşadığımız yalan dünyada örnek olarak gördüğüm tüm Ekinci ailesini kutluyor ve birlikteliklerinin hiç bozulmadan daha nice Ramazanlar ve iftarlar görmelerini temenni ediyorum. Esen kalın, hayırlı bayramlar...