Gittikleri yerde yabancı bir aile onlara evlerinin kapısını açıyor.
Yemek saati geliyor.
Sofra kurulmuş.
Yabancı aileden biri sesleniyor.
“Hadi gelin yemek yiyoruz.”
Türk aile, “Yok biz tokuz, size afiyet olsun” diye cevap veriyor.
Yabancı aile “Tamam o zaman” diyerek yemeklerine devam ediyor.
Türk aile şaşkın. Çünkü; kimse onları kollarından tutup sofraya kadar sürüklemedi.
Ya da “Yemezsen ölümü gör” diye de ısrar etmedi.
Türk aile bu cümlelere ve ısrara alışkın olduğu için ilk başta aç olsa da nezaketen teklifi reddetti.
Ve Türk aile o akşam aç kaldı.
Bu hikaye size tanıdık geldi mi?
ISRARLI MİSAFİRPERVER!
Bu hikayede iki mesaj var.
Birincisi; misafirperverlik.
İkincisi; ısrar.
Evet, bu davranış şu soruyu getirdi aklıma.
Türkler gerçekten misafirperver mi?
Şunlardan yola çıkarsak,
Eve gelen misafir asla aç gönderilmez.
Eğer evde yapılan yemek varsa ‘kokmuştur’ diye misafire tattırılır.
“Misafir umduğunu değil bulduğunu yer” deriz ve evde ne varsa misafirin önüne sunarız.
Türkler misafir ağırlarken her şeyin eksiksiz olmasını ister.
Hizmette kusur affedilmez.
Misafir her zaman el üstünde tutulur.
Aksi bir durumda mahcup olacaklarını düşünürler.
Eve gelen misafir ise tok olsa da ikram edilenden ‘ayıp olmasın’ diye yer.
Evet, ayıp olmasın diye.
Ayıp olmasın diye yenilen çoğu yiyecek kilo olarak geri döner.
Oysa ‘Hayır’ demek ayıp değil.
‘BİR LOKMADAN BİR ŞEY OLMAZ’ DEMEYİN!
Sofraya oturdunuz.
“Ekmek yer misin?” diye bir soru geldi.
“Hayır, ekmek yemiyorum.”
Hemen karşıdan cevap:
“Amannn! Bir lokmadan bir şey olmaz!”
Uzmanlar uyarıyor. “Bir lokmadan bir şey olmaz” demeyin!
Gittiğiniz her yerde tok olduğunuz halde fazla ısrarlara yenilmeyin.
Bir tabaktan fazlasını ‘kalmasın’ diye yemeyin.
Bırakın kalsın. Ertesi güne kalsın.
Arkanızdan ağlamaz merak etmeyin!
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Tansu ARDA
Fazla ısrar kilo yapıyor!
Bir Türk aile yurtdışına gidiyor.
Gittikleri yerde yabancı bir aile onlara evlerinin kapısını açıyor.
Yemek saati geliyor.
Sofra kurulmuş.
Yabancı aileden biri sesleniyor.
“Hadi gelin yemek yiyoruz.”
Türk aile, “Yok biz tokuz, size afiyet olsun” diye cevap veriyor.
Yabancı aile “Tamam o zaman” diyerek yemeklerine devam ediyor.
Türk aile şaşkın. Çünkü; kimse onları kollarından tutup sofraya kadar sürüklemedi.
Ya da “Yemezsen ölümü gör” diye de ısrar etmedi.
Türk aile bu cümlelere ve ısrara alışkın olduğu için ilk başta aç olsa da nezaketen teklifi reddetti.
Ve Türk aile o akşam aç kaldı.
Bu hikaye size tanıdık geldi mi?
ISRARLI MİSAFİRPERVER!
Bu hikayede iki mesaj var.
Birincisi; misafirperverlik.
İkincisi; ısrar.
Evet, bu davranış şu soruyu getirdi aklıma.
Türkler gerçekten misafirperver mi?
Şunlardan yola çıkarsak,
Eve gelen misafir asla aç gönderilmez.
Eğer evde yapılan yemek varsa ‘kokmuştur’ diye misafire tattırılır.
“Misafir umduğunu değil bulduğunu yer” deriz ve evde ne varsa misafirin önüne sunarız.
Türkler misafir ağırlarken her şeyin eksiksiz olmasını ister.
Hizmette kusur affedilmez.
Misafir her zaman el üstünde tutulur.
Aksi bir durumda mahcup olacaklarını düşünürler.
Eve gelen misafir ise tok olsa da ikram edilenden ‘ayıp olmasın’ diye yer.
Evet, ayıp olmasın diye.
Ayıp olmasın diye yenilen çoğu yiyecek kilo olarak geri döner.
Oysa ‘Hayır’ demek ayıp değil.
‘BİR LOKMADAN BİR ŞEY OLMAZ’ DEMEYİN!
Sofraya oturdunuz.
“Ekmek yer misin?” diye bir soru geldi.
“Hayır, ekmek yemiyorum.”
Hemen karşıdan cevap:
“Amannn! Bir lokmadan bir şey olmaz!”
Uzmanlar uyarıyor. “Bir lokmadan bir şey olmaz” demeyin!
Gittiğiniz her yerde tok olduğunuz halde fazla ısrarlara yenilmeyin.
Bir tabaktan fazlasını ‘kalmasın’ diye yemeyin.
Bırakın kalsın. Ertesi güne kalsın.
Arkanızdan ağlamaz merak etmeyin!