7 Haziran'da gerçekleştirilen seçimler o kadar çok ilkin yaşanmasına sebep oldu ki, ülkenin atmosferi bir anda değişti. Yıllardır konuşulan istikrar ve tek parti hükümeti hegemonyasına herkes o kadar alışmıştı ki, yaklaşık 14 yıldır hepimizin unuttuğu siyasi ve ekonomik istikrarsızlıkları tekrar hatırladık. Yeni nesil ise ilk kez tanışmış oldu.

Aylarca hükümetin kurulamayışı, Dolar ve Euro'nun tarihi zirvelerine çıkması ve 1 Kasım'da yenilenecek seçimlerin ne gibi sonuçlara yol açacağı gibi belirsizlikler yüzünden piyasada yaprak kıpırdamıyor. Herkes 1 Kasım'ı bekliyor. Bu konuların detayları belki bir başka yazının konusu olur ama bu seçimin sonuçlarının en enteresan yansımalarından birisi de AK Parti içinde oldu.     

Dönüş yolu açıldı

Genel seçimlerin yenilenmesi noktasına gelindiğinde AK Parti'de ilginç bir durum ortaya çıktı. Üç dönem kuralına takılan mevcut isimlerin yeniden adaylığının önü açılırken, bu sefer de iki dönemi tamamlayanlar için tüzük engeli ortaya çıktı. Gelinen noktada 12 Eylül'deki kongrede parti tüzüğünde yapılacak düzenlemeyle hem üç dönemi, hem de iki dönemi tamamlayan isimlerin adaylığına imkan tanınacağı açıklandı. Üç dönemi dolduran Bülent Arınç, Mehmet Ali Şahin, Ali Babacan, Cemil Çiçek, Hüseyin Çelik ve Sadullah Ergin tekrar vekillik için başvurmadı ancak yine de parti tarafından aday gösterilmelerinin önünde bir engel yok.

Bursa'da tekrar Çelik dönemi olur mu?

Üç ay önce kimsenin hayal bile etmediği bu durumun ortaya çıkması ve Faruk Çelik'in tekrar aday olabilmesinin önünün açılması Bursa'da farklı bir heyecana yol açtı. Bursa'nın yıllardır sahipsiz kaldığını ve genel bütçeden hak ettiği payı alamadığını düşünen çok sayıda partili şu sıralarda Ankara'nın yollarını aşındırarak Faruk Çelik'in tekrar Bursa'dan aday gösterilmesi için çaba sarf ediyor. İşin ilginç yanı benzer çalışmaları Urfalı Ak Parti mensupları da yapıyor. Kendisinin ne düşündüğünü merak ettiğim Faruk Çelik'e ulaşıp bu konuyu soramadım ancak çevresinden edindiğim intiba onun da Bursa'yı özlediği ve dönmek istediği yönünde.

Bursa için bir şey değişir mi?

Geçtiğimiz yıllar bize gösterdi ki, partide ne kadar ağırlıkları olursa olsun Bursa dışından getirilen ithal isimler maalesef Bursa için faydalı olmadı. Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'na haksızlık etmek istemem çünkü kendisi için eleştiri ya da beğeni yapabileceğimiz kadar bir süre geçmedi. Üstelik aradan geçen kısa süre de zaten belirsizlik ortamının hakim olduğu bir dönemdi.

Faruk Çelik eğer tekrar Bursa'ya dönecek olursa ve siyasi istikrar da sağlanırsa kentimizin ciddi kazanımları olacağına inanıyorum. Faruk Çelik'in Urfa'dan aday gösterildiği 2011'deki genel seçimlerin üzerinden dört yıl geçmesine rağmen Bursa'nın beklediği hiç bir büyük proje hayata geçirilemedi. Küçük adımlarla belli mesafeler alındı belki ama hızlı tren ve sağlık kompleksi gibi projeler şimdiye kadar bitirilmeliydi. Bu arada o günlerde bile alelacele açıklandığı izlenimini edindiğim 100 projenin ise yerinde yeller esiyor!

Alışılageldiği gibi Sayın Faruk Çelik tekrar kabinede güçlü bir pozisyonda olursa bekleyen bütün yatırımların hızlanmasını sağlayacaktır.

Teşkilatın beklentisi ve Çelik'e önerim

İşin partili kısmına baktığımızda ise, görebildiğim ve partililerle yaptığımız sohbetlerden edindiğim izlenime göre teşkilat mensupları telefonu açıp 'abi' diye hitap edebilecekleri bir samimiyete sahip oldukları bakanlarını özlemişler. Gece saatlerinde bile arayabildikleri ve aranabildikleri, teşkilata hakim, küçük büyük demeden herkesin derdiyle (ilgileniyormuş gibi yapmayıp) ilgilenen ve çözüm üreten bir büyük özlemi had safhada görülüyor.

Eğer Faruk Çelik tekrar Bursa'dan aday gösterilirse benim de kendisine acizane bir önerim var. Bursa'da hakkında üretilen dedikodulardan rahatsızlığını (bir il danışma meclisinin basına kapalı bölümünde ifade ettiği gibi) bir basın toplantısıyla ifade etmeli ve haksız olduğunu söylediği bazı söylentileri cevaplamalıdır.

Bursa'nın yeniden siyasi patronu olduğunda, tüm teşkilatla bir araya gelmeli ve Bursa'daki yeni Faruk Çelik dönemi için beyaz bir sayfa açmalıdır.

Eğer Bursa'nın kalkınması ve daha yaşanabilir kent olmasını isteniyorsa artık kısır çekişmeler bir yana bırakılarak, el birliğiyle bu kadim şehir için hizmet edilmeli.