Babacan, Chicago Küresel İşler Konseyi’nin onuruna verdiği öğle yemeğine katıldı

Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Amerikalılara Türkiye’nin son 11 yılda katettiği aşamaları ve gelecek 10 yıldaki hedeflerini anlattı. Türkiye Yatırım Haftası etkinlikleri çerçevesinde ABD’de bir dizi temasta bulunan Babacan, seyahatinin Chicago durağında, Chicago Küresel İşler Konseyi’nin düzenlediği öğle yemeğinde “Türkiye’nin Ekonomik ve Dış Politikaları” konulu bir konuşma yaptı. Babacan’a ABD seyahatinde TOBB Başkanı M. Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun yanısıra, birçok işadamı ve basın mensubu da eşlik ediyor.

Babacan, Türkiye’nin son 11 yılda, çok büyük politik ve ekonomik reformlara sahne olduğunu kaydetti. Bunun yanısıra, önemli toplumsal dönüşümlerin de yaşandığını belirtti. Babacan, “Bu süre zarfında çok şey yaptık. Fakat, daha yapılacak çok şey olduğunun da farkındayız. Türkiye’deki siyasi reformlar, daha çok sessiz devrim olarak nitelendirilebilir. Kısa zamanda değil, zamana yayılarak yapılan yeniliklerle karşı karşıya Türkiye” şeklinde konuştu.

EN BÜYÜK YATIRIM EĞİTİME

Türkiye’nin demokratikleşme paketinden ve 2023 hedeflerinden bahseden Ali Babacan, eğitime büyük önem verdiklerini söyledi. 2003 yılından beri düzenlenen her bütçede, en yüksek harcamaların eğitime sarfedildiğini söyleyen Başbakan Yardımcısı, “Gelecekte de en büyük yatırımları yapacağımız tek alan eğitim olacak” dedi. Babacan, Türkiye’de mecburi eğitimin 12 yıla çıkarıldığını ve her 20 öğrenciye bir öğretmen düşeceğini, yeni öğretmenlerin ise alındığını belirtti.


TÜRKİYE’NİN YÜKSEK GELİRLİ BİR ÜLKE OLMASI İÇİN, GERÇEK BİR HUKUK DEVLETİ OLMASI ŞART

Gelecek 10 yıl içinde, yargısal alanda yaşanan bazı sıkıntıları da çözmeyi planladıklarını belirten Ali Babacan, “Bazı anayasal engellerden dolayı, yapmamız gerekenleri yapamıyoruz. Amacımız hızlı, güvenilir, tutarlı ve mantıklı mahkeme kurallarına sahip bir yargı mekanizması. Türkiye hali hazırda ortalamanın üzerinde gelire sahip bir ülke. Ama bizim amacımız Türkiye’yi yüksek gelirli bir ülke haline getirmek. Bu hedefe ulaşabilmemiz için, Türkiye’nin tam bir hukuk devleti olması gerekiyor” şeklinde konuştu. Babacan, Türkiye’de yatırım yapacak yerli ve yabancı şirketler için, yasal öngörülebilirlik ve güvencenin önem arzettiğini kaydetti.

Başbakan Yardımcısı Babacan, Türkiye’nin bölgesel ve küresel sorumluluklarla hareket ettiğini, Batı ile ilişkilerini sağlam tutarken, Asya, Afrika ve Latin Amerika ile de güçlü ilişkiler kurduğunu belirtti.

Türkiye’de son 11 yılda havacılık sektörünün de son derece büyük mesafe katettiğini söyleyen Babacan, 2002’de İstanbul- New York arası ABD’ye tek uçuş varken, şimdi günde üç uçuş yapıldığını ve bunun yanısıra Chicago, Los Angeles ve Houstan’a da direkt uçuşların bulunduğunu belirtti. Sadece Türk Hava Yolları’nın 104 ülkeye uçuşu olduğunu söyleyen Babacan, ulaşımdaki gelişmeyi dünya çapındaki şirketlerin de farkettiğini sözlerine ekledi.

Babacan, Türkiye’deki sağlık sisteminden de bahsederek, 18 yasından küçük her Türk vatandaşının devlet tarafından ücretsiz sağlık sigortasına sahip olduğunu ve toplamda 76 milyon vatandaşın, devlet tarafından sağlık güvencesi altına alındığını kaydetti.

TÜRKİYE VE AMERİKA DOST VE PARTNER İKİ ÜLKE

Başbakan Yardımcısı Babacan, Türkiye ve Amerika’nın hem bölgesel, hem de küresel meselelerle ilgili birlikte hareket ettiğini ve zamanla test edilmiş sağlam bir dostluk ve ortaklıklarının olduğunu söyledi.

Babacan, konuşmasının ardından sorulara cevap verdi. Gezi Parkı ile ilgili sorulan bir soru üzerine Babacan “Gezi Parkı eylemleri en başta, çevresel duyarlılığa sahip küçük bir grup tarafından başlatıldı. Ancak, bir süre sonra 10-11 kadar yasadışı örgüt, eylemlere katıldı. Şiddet içerikli eylemler başlayıp, molotof kokteylleri atıldığında, polisin bir kenara oturup, olanları seyretmesi beklenemezdi.” şeklinde cevap verdi.

Türkiye’de hapiste bulunan gazeteciler ile ilgili soruya ise Babacan, her birinin dosyası ayrı ayrı incelendiğinde, hiç birinin meslekleriyle alakalı bir suçtan cezaya çarpıtırılmadıklarının görüleceğini belirtti.