Bir yazı da sonuç bölümünü giriş bölümünden önce yazsam ne olur? Türkçenin kurallarına ihanet etmiş olurum. Öyle ya giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşur bir yazı. Ancak bir kereye mahsus beni affedin, bu kuralı ihlal edeceğim için...

İnşallah bütün ekonomik sıkıntılar biran önce aşılır da kulüplerimiz düzlüğe çıkar. Çünkü gidişat hiç iyi değil.

Evet en sonda yazacağımı yazının girişinde yazdım. Aslında bu iki cümle, yazının ana fikrini de içinde barındırıyor.

Gelelim şimdi meseleye. Yıllardır kulüp yönetimlerinin har vurup harman savurması, kulüplerini aileleri olarak görmemeleri, kulüplerini kendi şirketleri gibi yönetmemeleri nedeniyle bugün hemen hemen her kulüp borç batağında. Yıllardır kendi çalışanlarına yüzde 1 fazla zammın hesabını yapanlar, göreve geldiklerinde bol keseden harcadılar. Geleceği hiç düşünmeyip, geçmişte hiç ders almadılar. Kulüp-takım ayrımı yapmaksızın her her kulüpte böyle oldu. Ve sonuç ortada. Puan cezası alan takımlar, alacağını isteyen oyuncusunu darp ettiren yöneticiler, transfer tahtasından dolayı oyuncu alamayan kulüpler, gelirleri daha gelmeden giden hesaplar, oyuncu satmadan oyuncu alamamalar vs...

UEFA VE FIFA’nın defalarca yıllar öncesinden takımları uyarması pek çok Avrupa kulübü tarafından kulağa küpe yapıldı. Ve mali disiplinin ciddiyetine vardılar. Ve yollarına devam ediyorlar.

Bizde ise Finansal Fair Play (FFP) kurallarına dikkat etmediğimiz için hemen hemen her kulüp sıkıntı yaşıyor. Bundan sonra da düzlüğe çıkmak çok zor. Çünkü borç bir değil  bin değil. Kapanamayacak boyutlarda. Derler ya yol biter borç bitmez diye. İşte aynen öyle.

Burcundan dolayı bütün kulüpler şimdi devletten medet umuyor. Ötelemeli ve düşük faiz oranıyla borçların yapılandırılması gündemde. Bakın borçların kapanması değil, sadece ve sadece yapılandırılması.

Bu küçük bir pansuman olacak. Yara kapanacak gibi değil çünkü. Günü kurtaracağız. Yarın birgün borçlar düzene girse biliyorum ki bütün takımlar yine aynı hataları yapacak.

Uzun zamandır gündemde olan ama bir türlü cesaret edip de karar alamadığımız bir konu var. Nedir o? Her yönetim kendi dönemindeki borçlardan sorumlu olacak. Bunu yapmadığınız sürece yönetimler asla ve asla Kulüplerini kendi şirketlerindeki gibi inçe eleyip sık dokuyarak yönetmeyecekler. Yine har vurup harman savuracaklar. Ama kendi dönemdeki borçlarından sorumlu olurlarsa o zaman başka. Deniyor ki böyle bir uygulama gelirse yönetici bulamayız. İyi de bu şekilde de yakında kulüp bulamayacağız.

Ve şimdi başa dönerek sonuç bölümünü yazalım.

İnşallah bütün ekonomik sıkıntılar biran önce aşılır da kulüplerimiz düzlüğe çıkar. Çünkü gidişat hiç iyi değil.