Davutoğlu: “90 Yıllık Süreç İçinde Finlandiya Ve Türkiye Arasında İhtilaf Olmamıştır”

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Finlandiya Başbakanı Juha Sipila ile düzenlediği ortak basın toplantısında, iki ülke arasındaki ilişkilerin tesisinin 90.yılı olduğunu kaydederek, “Bu 90 yıllık süreç içinde Finlandiya ve Türkiye arasında ihtilaf olmamıştır” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Helsinki’deki temasları kapsamında Finlandiya Başbakanı Juha Sipila ile baş başa ardından da heyetler arası görüşme gerçekleştirdi. Görüşmelerin ardından Davutoğlu ve Sipila ortak basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu, Başbakan olarak ilk kez Finlandiya’ya geldiğini ifade ederek, iki ülke arasındaki ilişkilerin tesisinin 90.yılı olduğunu söyledi. Davutoğlu, “Bu 90 yıllık süreç içinde Finlandiya ve Türkiye arasında ihtilaf olmamıştır. Finlandiya, Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra diplomatik ilişkilerin tesis edildiği ilk ülkelerden biri olmuştur” dedi. Davutoğlu ikili ilişkilerin karşılıklı anlaşmalara dayanıldığını kaydederek, ikili ticaretin birbirini 1,3 milyar dolar olduğu ancak ekonomilerin birbirini tamamlaması bakımından da bunun 3-5 milyar doları bulabileceğini kaydetti.
Finlandiya’nın gelişmiş teknolojik alt yapısının yeni bir momentum oluşturup Türkiye’nin gelişmesine katkıda bulunabileceğini söyleyen Başbakan Davutoğlu, 6 milyon dolarlık yatırım bulunduğunu bu rakamın daha üst seviyelere çıkarılabileceğini söyledi.
Türkiye’de düzenlenecek İnsani Zirve’de Finlandiya’yı da görmekten memnuniyet duyulacağını dile getiren Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Türkiye’den 2 gün önce gelen sığınmacıları kabul ettiğini için, desteğiniz için teşekkür ediyorum. Sığınmacı sorunu sadece tek ülkeyi, tek bölgeyi ilgilendiren konu değil. Avrupa ve Ortadoğu’yu ilgilendirir gibi görünse de insanlığı ilgilendiren bir konu. bu insanlar bir iç savaşın mağdurlarıdır, terör örgütlerinin de mağdurlarıdır. Bu sebeple işbirliğimiz insanlık alanındaki önemli bir göstergedir” ifadelerini kullandı.
“20 MART’TAN SONRA GÜNLÜK OLARAK YASADIŞI SAYISI 350’YE DÜŞTÜ”
Türkiye-AB arasındaki anlaşamaya dair sorularını yanıtlayan Davutoğlu, “Bu anlaşma son 2 gün yürürlüğe girdi. İki farklı konu var. Türkiye ile AB arasındaki anlaşma ve yasadışı sığınmacıların Ege Adalarından Türkiye’ye gönderilmesi. Diğer anlaşması ise Türkiye’deki sığınmacıların AB’ye doğru yönlendirilmesi. Yasadışı sığınmacılar Ege Adalarından Türkiye’ye gelecektir. Diğer taraftan da Türkiye’deki sığınmacılar AB’ye gidecektir. 20 Mart’tan sonra bizler bu anlaşmanın yürürlüğe gitmesini beyan ettikten sonra yasadışı sığınmacı sayısı azaldı. Ekim ayında 6 bin civarındaydı bu sayı. 20 Mart’tan sonra ise günlük olarak yasadışı sayısı 350’ye düştü. Dolayısıyla bu başarı sadece Türkiye-AB anlaşması sayesinde mümkün oldu. Süreç gayet iyi işlemektedir. Anlaşmanın yürürlüğe girmesinin ilk gününde ardından 200 civarında sığınmacı geldi. Almanya Hollanda ve Finlandiya’ya bir kısmını yönlendirdik. Önemli olan mekanizmanın işleyişi ve devam etmesi. Özellikle de yasadışı sığınmacıların sayısının azaltılması. İkinci bir husus ise AB tarafından yeniden konumlandırılması. Yasadığı göçü önlemek, sığınmacıları Avrupa’ya yönlendirip belli bölgelere yerleştirmek. Bunun iç düzenlemesi AB tarafından gerçekleştirecektir. Yasadışı olmadığı ana kadar devam edeceğiz” diye konuştu. Davutoğlu açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Bu zor bir süreç. Ege Adalarında Türk yetkilileri bulunuyor ve Türk tarafından da Yunan yetkilileri bulunuyor. UNCR var diğer uluslararası örgütler var. Adalarda herhangi bir eksiklik olup olmadığı ile yorum yapamam. Bunu belirlemek kendi görev alanlarıdır. Kendi tarafımızla da ise herhangi bir sıkıntı yaşanmadı. Çeşitli bölgelerde çeşitli kamplarımız bulunuyor. Yeni sığınmacıları kabul ettiğimiz anda söz konusu kadın ya da erkeğin Suriyeli olup olmadığını belirliyoruz. Değilse hangi ülkeden olduklarını ve UNCR’a başvurup başvurmadıklarını belirliyoruz. Bu kriterler sonrasında onları kamplara iade ediyoruz ya da ülkelerine gönderiyoruz. Eğer Türkiye ile söz konusu ülke arasında ikili anlaşma mevcutsa. Son 2-3 gün arasında bizim tarafımızda sıkıntı görmedim. Diğer tarafla ilgili açıklama yapamam ama Yunan ve AB yetkilileri bu anlaşmanın iyi yapılması için ellerinden yapmaktadırlar.”