Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Direk, kürek vs…

Yazının Giriş Tarihi: 27.11.2018 00:23
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.11.2018 00:23

Sorular hemcinslerime;

Kaç tane yatak çarşafınız var?
Eşiniz çamaşır yıkarken hangi marka deterjanı kullanıyor?

Mutfağınızda hiçbir zaman bitmeyen gıda maddeleri neler?

Kabul; ilk soru kazık oldu.

İkinci sorunun doğru yanıtı sizin dikkatiniz ile alakalı.

Ama üçüncü soruda da çuvalladıysanız ideal(!) eşsiniz demektir.

Soruların içerisine özellikle mutfaktaki tencereleri, çatal kaşık vesaireyi, kaç çift çorabınız olduğunu filan koymadım ki karizmayı tamamen çizdirip ‘’yahu benim evle iç ilgim yokmuş’’diye düşünüp bunalıma girmeyesiniz.

“Yemekte ne var” diye sorduğumuzda bile alınan yanıt çoğumuz için sürprizdir.

Pazardan alınanlar da.
Hani bazen çocuklar tutturur ‘’Şunu al babaaaa’’ diye; almayız susarlar.

Biz için için ‘’Of yırttık’’ derken, onların susma sebeplerini pes etmelerine veririz de, hiçte zannettiğimiz gibi olmaz çoğunlukla.

Neyi tutturmuşlarsa alınmıştır. Biz fark edene kadar eskitmişlerdir bile.
Giyinirken son kontrolü hep hanıma bırakırız. “Cık, olmadı o kravat” dediğinde,

değiştirmeyenimiz yoktur.
Farkına bile varmadan, tertemiz bir dünyada yaşarız. Bize rağmen bizi kollayan meleklerin sayesinde.
İlaç kullanıyorsak gereksiz kahramanlıklar yaparak içmeyi atladığımız her ilacın yemekten önce, yemekten sonra hiç atlanmadan önümüze gelmesi her defasında bir rastlantının tezahürü mü?

Örneğin bendeniz, sabah dört, akşam üç adet hap alırım ve hangi hapın ne işe yaradığını yıllardır öğrenemedim.(yoksa sabah üç akşam dört müydü?)Kim bilir belki de öğrenmeye gerek duymadım.

Çünkü ’’Hayatım ilaçlarrııınnnn’ hiç eksik olmadı ki hayatımdan.

Şimdi biz erkeğiz diye horozlanıyoruz ya sık sık, her şeyi bilip her konuda hüküm verebilecek kadar engin donanıma sahibiz ya hepimiz. Kadına bakış açımızda da ortaya çıkıyor elbet bu iflah olmaz sanrımız.

Onlarla evlenebilmek için yaptığımız çılgınlıkların, aşklarından uykusuz geçirdiğimiz gecelerin, bir haber gelsin diye kendimizden geçip bekleyişlerimizin, gelinlikle görmek için hayatımızın yarısından vazgeçmişliklerimizin günahlarına girerek öyle gereksiz hezeyanlarla hayatlarını karartıyoruz ki.

Hiçbir şey yapmasak doğum günlerini unutuyoruz, hele evlilik yıl dönümünü unutmayı erkekliğin şiarından sayıyoruz.

Kadınca işler bunlar derken, aslında her kadınca işin insanca bir iş olduğundan bi haber yaşıyoruz.

Hani bilgisayarda programlar arka planda güncelleniyor diye mesaj çıkar sık sık,tıpkı onun gibi hayatımız da arka planda sürekli güncelleniyor onlar sayesinde.

Hayatımızı kolaylaştıran, rutinlerimizi daima ayakta tutarak payandamız olan eşlerimizin imzaları var her yaşanmışlığımızda.

Eşlerimize olan sadakatimiz ve medyunluğumuz erkek erkeğe dünyamızda her ne kadar kılıbıklık olarak karşılık bulsa da, son tahlilde hepimiz gözlerimizi kaçıra kaçıra gözlerinin içine bakarız.

“Evimin direği, gemimin küreği” filan derler bazen; Havalara gireriz.
Aslında direkte kürekte onlardır, biliriz de yediremeyiz.
Eğer son zamanlarda ona ‘’İyi ki Varsın’’demediyseniz,
Derhal deyin.
Hayatımızın kaptanlarından ‘’Seni seviyorum’’u esirgemeyin.
Onlar bizim cennet vizemiz.
Vizeyi vermezlerse, ne direk ne kürek oluruz,
Direkte ampul, kürekte sap kalırız.

Hele o mutfaktan gelen tıkırtılar bir çıkarsa hayatımızdan

Maazallah ayazda kalırız…

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.