Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

CHP’nin oku kendine saplandı

Yazının Giriş Tarihi: 26.11.2019 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.11.2019 00:01

Türk siyasetinde ayak oyunlarına alışkınız. Bazen, insanların koltuk uğruna neler yapabileceğine dair çok önemli olayları izliyoruz. Fakat, son bir haftadır ülke gündeminde tartışılan siyasi kumpas ve CHP odaklı gelişmeleri gördükçe, doğmamış bir çocuğun anne karnında nasıl bir işkenceye maruz kaldığına dair izlenimlere kapılmaya başladık.

Yazık oldu velhasıl CHP’ye.

Pek çok insan, bu iç çekişmelerden habersizce Cumhuriyet Halk Partisi’ne gönül vermiş olarak yaşıyor. İnsanlara bu durumu anlatmak, CHP içindeki iç çekişmeler yaşandığını, bazı partililerin siyaset ile ticareti karıştırdığını, bazılarının ise siyasi gelecek ve ikballeri için insanları yok edebilme, ber taraf edebilme adına bir takım ayak oyanlarını sahnelediklerini anlatmak çok zor. Şimdi, CHP’nin o zırhı yırtıldı. İç çekişmenin gazete sayfalarına yansıması, akıllı uslu bir gazetecinin yurt dışına seyahate götürülüp, orada bir takım alt yapı çalışmaları yapılmasından sonra, ortaya atılan ilginç iddialar ve bu ilginç olaylar zincirine Beştepe’nin, AK Parti’nin ve AK Parti genel başkanı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın isimlerinin karıştırılması da CHP içindeki tuzağın bir eklemesi olarak göze çarptı.

Aslında, kurulan tezgah gayet açık ve basit.

Birileri çıkıp, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP’nin iç siyasetine el attığını ve CHP içinde muhaliflerin de en güçlü liderleri arasında bulunan bir kişiye, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde rakibi olan Muharrem İnce’ye “sen genel başkan olmalısın” demesi üzerine, parti örgütlerinde bu kişiye karşı bir tepki belirlenmesine yönelik bir kurgu. Tabi, bizim meslekte, özellikle haber kurguları yapılırken çok dikkatli olunması gerekiyor. En ufak bir dikkatsizlik veya gözden kaçırma, haberin berbat olmasına, hatta, içeriğinin tam anlaşılmayıp, başka mecralara yelken açılmasına yol açabilir.

CHP’nin bugün yaşadığı olaylar zinciri, bana göre aynen böyle hatalı kurgulama yüzünden yapıldığı gibi geliyor.

Gazetecilik ve basın mesleği açısından en önemli delil belgedir. İki insanın bir araya gelip konuşması ve bu konuşma sırasında söylenilen bir takım lafların, kullanılan cümlelerin, iş ciddiye bindiğinde inkar edilmesi gibi olayları çok yaşadık. İnsanlar, karşımıza geçip konuşuyorlar. Mangalda atılmadık kül bırakmıyorlar. Sonra da bu söylentileri gazete sayfalarında haber veya köşe yazısı olarak yayımlandığı zaman, “ben böyle bir şey söylemedim. Ben, bu olayları yapmadım!” gibisinden inkar yolunu seçiyorlar. Hani, polisin yakaladığı bir zanlının örneğinde olduğu ve şarkılara dize yazıldığı gibi, “karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar!” mantık bu.

Peki, CHP içindeki bu olayların kime ne faydası olabilir?

CHP, neden böylesine bir kumpas kurup da genel merkez yönetiminin AK Parti ve Cumhurbaşkanı ile parti içi muhalefeti aynı safta toplama istemine yol açacak adımların atılmasına kim nasıl izin verebilir?

Tabi, konunun muhatapları açısından baktığımızda, olayın müsebbibi genel başkanlık koltuğu olarak gözüküyor.

Da, bu olayları aktivite edenler kimler?

Asıl, CHP’nin ortaya çıkarılması, çıkarması ve kendiliğinden bu olaydan üzüntü duyulduğuna dair açıklamaların yapılmasına yol açacak bu siyasi komplonun sebep-sonuç ilişkilerinin hesaplanması gerekiyor.

Bakın, son bir haftadır, ekonomik kriz, sıkıntılar, ülkemizin içinde bulunduğu dalgalı durumlar, insanlarımız geçim sıkıntısı yaşaması, işsizlikle ilgili rakamların açıklanması, enflasyon rakamlarının tartışılması bir kenara bırakıldı. Varsa yoksa CHP içindeki bu komplonun nasıl kurulduğuna dair siyasi hikayelerin uydurulmasına yönelik söylemleri dinliyoruz. İzliyoruz.

Bu durum Türk siyaseti adına utanç verici bir olaydır.

Bu durum, ülkemizdeki pek çok insanın iktidar namzeti olarak gördüğü CHP yönetimleri adına acizlik vesikasıdır. Türk siyaset tarihine yazılarak kara bir lekedir.

Evet, yarın öbür gün, CHP’ye körü körüne inanmışları, CHP içinde kendilerine yer edinmiş olan çıkar ve rant guruplarını bir kenara bırakırsak, mevcut iktidarı beğenmeyen ve bu iktidardan kurtulmak isteyen vatandaşlar içinde hayal kırıklığıdır.

Neticede, CHP, parti içi muhalefeti asimile edebilme adına, altı okundan bir tanesini çıkarıp fırlattı. Bu okun hedefi bana göre Beştepe olarak yanlış belirlendi. Ama, siyasetin akıl hocaları çok olması hasabiyle belki de iyi oldu. İnsanlar, kimin ne olduğunu böylece anlamış oldular.

Bu olay, tartışıldığı kadarıyla kalmaz. CHP içinde bir günah keçisi bulup bu olayları onun üzerine yıkmadığı zaman, fırlatılan okun hedefindeki insanlar genel başkan ve havarisi olur.

Bu işin de siyasi hesabı, öyle delege avı, parti içi muhalefetin susturulması ile de mümkün görünmüyor. Tarafsız bakış açısına göre, CHP bu karın ağrısından çok kısa zamanda kurtulup, ülke gündemine geri dönmeli.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.