Aşık Veysel’in dillerden düşmeyen Türküsü “Uzun ince bir yoldayım, gidiyorum gündüz gece…” Bu türkü şimdi CHP içinde yüksek sesle söylenip, gidilen yolun yanlış olduğu konusunda tartışmalar başlatıldı.

Bu tartışma, mevcut CHP yönetiminin yanlış yolda olduğunu iddia eden Muharrem İnce ile genel merkez yönetiminin de İnce’nin yanlış yolda yürüdüğü söylemleriyle sürüp gidiyor. Her yolda olduğu gibi bu yolun sonu da bir yerlere varacak. Parti genel merkezi, Muharrem İnce’nin çıktığı bu yolun partinin bölünmesine yol açacağı düşüncesinde. Pek çok partili de galiba genel merkez gibi düşünüyor.

Millet İttifakı çatısı altında kemikleştiği söylenilen muhalefetin, Muharrem İnce’nin bu hareketiyle oy kaybedeceği varsayımları ise epey yüksek.

Ana muhalefet CHP’den Yalova eski Milletvekili ve partinin son cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, genel merkez kurultayından sonra parti yönetimine karşı iyice bayraklarını açtı. Ankara'da düzenlediği basın toplantısıyla "1000 Günde Memleket Hareketi"ni başlattığını açıkladı. "Bizim başlattığımız hareket bir muhalefet hareketi değildir. Parti içi muhalefet hareketi hiç değildir. Amacımız umutsuzluğu yok etmek ve bir çıkış yolu göstermektir" diyen İnce, Türkiye'ye yeni bir seçenek sunduklarını söyledi.

Konuşmasına Ahmed Arif'in "Hasretinden prangalar eskittim" şiiriyle başlayan Muharrem İnce, CHP'den ayrılsa bile partiyi genel merkezdeki bazı kişilerin sultasından kurtarmak için ayrılacağını belirtti. Muharrem İnce, "Bu hareket gücünü, yönünü, finansmanını milletten alacak. Bu hareketi 4 Eylül'de Sivas Kongresi'nin yıldönümünde Sivas'ta başlatacağız" dedi.

İnce hareketin kadrosunda uzman, Türkiye sorunlarına kafa yoran, çözüm üreten kişilerin bulunduğunu önümüzdeki günlerde bu kadroyla kamuoyunun karşınıza çıkacaklarını söyledi.

Türkiye'yi bugüne lider partilerinin getirdiğini vurgulayan İnce, "Türkiye'nin hem iktidar hem de muhalefet sorunu vardır. Bu kötü gidişattan CHP de nasibini almıştır" diye konuştu.

Muharrem İnce’ye en fazla sorulan soru ise yeni bir parti mi kuracağı yoksa CHP içinde mücadele mi edeceği oldu. İnce, Millet İttifakı'nın içinde olduğunu, oyları bölmediğini, Cumhur İttifakı'na girmediğini, AKP ve MHP seçmeninden de oy alan bir aday olduğunu söyledi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da eleştiren İnce,"Kurultayda konuşmacıları dinlememiştir. Kurultay iradesini tanımayan bir genel başkanımız var"  diye konuştu.

"Bir siyasi parti 'Ömrüm CHP'yle mücadeleyle geçti' diyenlere değil kendi öz evlatlarına emanet edilmeli" diyen İnce, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'nin sorununu ne tek adam iktidarı, ne tek adam muhalefeti çözebilir. Türkiye seçeneksiz değildir, Saray rejimine mahkum değildir.

"CHP'nin iktidarı demek, CHP Genel Başkanı'nın cumhurbaşkanı olmasıdır. Eğer Erdoğan'ın arkadaşlarından biri cumhurbaşkanı olacaksa, bu CHP iktidarı olmaz ki. Sayın Genel Başkan'ın cumhurbaşkanı olma iddiası yoksa, CHP iktidara yürüyor diyemeyiz."

2018 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili de kendisine yöneltilen eleştirileri cevaplayan İnce, "televizyonlarda bir Kemal Bey'in bir benim reklamım var. Kemal Bey'in reklamı neden konuyor, aday benim. Dünya siyaset tarihinin en büyük mitingini yapıyoruz. Bana yakın isimleri aday yapmıyorlar, örgütlere para vermiyorlar. Ben kazanamayayım diye elinden geleni yapıyorlar" dedi.

Seçim gecesi elinde bilgi olmadığını, ikinci tura kalıp kalmadığını öğrenemediğini belirten İnce, Yüksek Seçim Kurulu'na yazı yazdığını ve CHP'nin 13 bin sandıkta gözlemcisini olmadığını öğrendiğini söyledi:

"4 milyon oyu sokağa bırakmışlar, benden yalan söyleyip milletin karşısına çıkmamı istiyorlar. Erdoğan 1,5 milyon az oy alsaydı seçim ikinci tura kalacaktı. Bana 'Neredeydin?" diye soranlardan özür diliyorum. Krizi kötü yönetmiş olabilirim o yorgunlukla ama unutmayın ki bana veri veremediler, çünkü yoktu."

Muharrem İnce şimdilik eteğindeki taşları ortalığa saçtı. Yola çıktı. Bakalım, beraber yol yürüdüğü kişiler kimler? Bu kişilere halkın ve seçmenlerin desteği ne kadar olacak? Bu hareket yeni bir siyasi partiye mi dönüşecek, yoksa CHP içindeki hesaplaşma, kitaplaşma ve parti yönetimindeki iktidar, sen-ben tartışmalarının sürekli gündemde tutulup alevlenmesine mi yol açacak?

Muharrem İnce’nin başlatacağı “Bin Günde Memleket” hareketinin halkta çok destekçi bulamayacağı ancak siyaset labirentinde AKP’nin işine yarayacağı ve dengeleri değiştirmek için kullanılabileceği yorumları yapılıyor.