Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Cezasızlık Kültürü(!)

Yazının Giriş Tarihi: 07.07.2020 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.07.2020 00:01

-Gümrük kaçağı eşyalarla yakalanan iki kişi serbest bırakıldı…

-Bir anaokulu öğrencisini servis minibüsünde unuttukları iddiasıyla gözaltına alınan sürücü ile yardımcı personel, savcılıktaki ifadelerinin ardından salıverildi…

-On altı sokak köpeğinin zehirlenerek öldürülmesi ile ilgili soruşturmada gözaltına alınan üç  şüpheli adliyedeki işlemlerinin ardından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı...

-Döverek öldürdüler serbest kaldılar…

-Acılı adam ‘katil karımı öldürdü yirmi dört saat sonra serbest kaldı’’dedi…

-Hırsızlık yapıp serbest kaldılar…

-Polisle çatışmışlardı! Serbest kaldılar…

-Dört genci elindeki usturayla yaralayan şahıs  çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest kaldı…

-Zorla senet imzalatan dört kişi çıkarıldıkları mahkemece serbest bırakıldı…

- Uyuşturucu madde ticareti yaptıkları gerekçesiyle adliyeye sevk edilen üç kişi, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı…

-Yapılan sahte para operasyonunda iki kişi gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen şüpheliler serbest bırakıldı…

-Otuz altı aracın lastiklerini bıçaklayarak patlatan beş  kişi yakalandı. Aralarından adliyeye sevk edilen üç kişi, doksan beş lastiğin yerine yenilerini alacaklarını söyleyince serbest bırakıldılar…

-Çaldıkları demirleri bir iş yerine iki bin yüz liraya sattıklarını itiraf eden üç kişi çıkarıldıkları mahkemece adli kontrol kararı ile serbest bırakıldılar…

-Boğayı başından tüfekle vuran S.Ç. polisteki işlemlerinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldı…

-Zihinsel engelli kıza tecavüz ettiler ama serbestler…

-Harçlarını alamadıkları’ gerekçesiyle mahkemeye gelmeyen avukatlar, iki tecavüzcünün serbest kalmasına neden oldu…

-Çocuk tacizcisi imam serbest kaldı…

-Köpek katliamında yeni gelişme: Serbest kaldılar!

-Gazeteciyi ölümüne dövenler serbest bırakıldı…

-Yol ortasında karsını bıçaklayan adam serbest…

-Yüz bin lira dolandırdı serbest kaldı…

-Atatürk’e alenen hakaret etti;serbest kaldı…

-Dört aydır seralardan muz çaldıkları belirlenen iki şüpheli, sevk edildikleri mahkemece,adli kontrol kapsamında serbest bırakıldılar aynı günün akşamı başka bir mahalle ki  bir muz serasına girdiler, kestikleri yaklaşık beş bin lira değerindeki muzu, araçlarına yüklerken yakalandılar.

***

Yukarıda ki satırları çeşitli medya kuruluşlarının haberlerinden derledim.

Dolayısı ile hepsi gerçek.

Merak ettim araştırdım;

Nedir bu adli kontrol ve hangi durumlarda uygulanır hangi suçları kapsar diye.

Adli kontrol kararı; tutuklama sebeplerinin varlığına rağmen şüpheli veya sanığın denetim altına alınarak tutuklama kararı yerine uygulanan bir ceza muhakemesi tedbiriymiş. Hakimin, tutuklama tedbiri yerine “adli kontrol şartıyla” şüpheli veya sanığı denetim altına alarak serbest bırakmasıymış.

Tabi ki, tüm unsurları ile değerlendirilmiş bir uygulama. Buna diyecek hiçbir şey yok.

Ancak hukuk açısından normal bir prosedür olarak uygulanan adli kontrol kararı ile serbest bırakılma toplumun algısında beraat ile eş tutuluyor.

Halk yukarıda örneklediğim ve benzeri yüzlerce haberi gördükçe ya da olaya tanık oldukça işlenilen suçların cezalarının verilmediğini düşünüyor ki,bu konuda çok ta haksız değil.

Bu yanlış anlama olası suçların ‘nasılsa serbest bırakıyorlar’denilerek işlenmesinde cesaretlendirici rol oynuyor.

Hırsızı,tecavüzcüsü,dolandırıcısı, hatta katili işledikleri fiil karşılığında serbestçe

ellerini kollarını sağlayarak toplumun içerisinde dolaştıkça da bu algının kırılması mümkün görünmüyor.

Elbette denetimli serbestlik kararı ilgilisinin mahkemesinin devam etmeyeceği ve yaptığından dolayı ceza almayacağı anlamına gelmiyor. Eğer suçu sabitse mutlak surette suçunun karşılığında ki cezaya çarptırılıyor.

Bilinmesini isterim ki,bu yazıyı yazmamın amacı kesinlikle denetimli serbestlik kavramını irdelemek,bazı çıkarımlar yaparak hadiseye bir eleştiriel yaklaşım getirmek ya da sistemin aksaklıklarını filan saptamaya kalkmak değil.

Zaten bir hukukçu olmamam hasebi ile haddim de değil.

İyi de derdim ne o zaman?

Derdim, bir çay bahçesinde sohbet eden üç delikanlının konu ile ilgili sohbetlerinde geçen konuşmalara yan masadan kulak misafiri olmak.

-Para bulmak lazım oğlum,bi sürü borç var kartlara filan vaziyet çok kötü.

-Bizde de yok abi.n’palım.

-Senin peder emekli,söyle kredi çeksin sana.

-Hayatta çekmez.

-O zaman sen çek onun adına

-Nasıl olacak o iş?

-Önce babandan bir şekilde vekaletname alacaksın,sonra vatandaşlık numarası ile internetten maaş aldığı bankaya kredi için baş vuracaksın hepsi o.

-Suç oğlum o.Bir yakalanırsam…

-Yakalan be kanka,ne var bunda? Anında serbest bırakıyorlar zaten.

Bir an düşündüm; gençlere bu konuştuklarının mümkün olamayacağını,olsa bile son derece yanlış bir hareket olacağını,sadece kendilerini değil,babayı da riske atacaklarını söylemek üzere yanlarına gideyim dedim;sonra vazgeçtim.

Korktuğumdan değil,işe yaramayacağını düşündüğüm için vazgeçtim.

Gençlerin muhabbetleri tamamen çaresizlikten kaynaklanan  ve onu gidermek üzere suç teşkil edecek bir noktaya odaklanmıştı.

Ve biri ‘Suç oğlum o.Bir yakalanırsam’ diyen arkadaşına kendisinden son derece emin olarak ‘Yakalan be kanka,anında serbest bırakıyorlar zaten.’diyebiliyordu.

Şüyuu vukuundan beter  dedikleri bu olsa gerek.

Galiba yeni bir kültürümüz(!) daha oluşuyor

Korkarım;

Adı da büyük olasılıkla,

Cezasızlık Kültürü olacak.

Bir de cezasının hükmünden utandığı durumlar var ki;

Onlar da bir gün Hukuk Fakültelerinde ders olarak okutulacak ama,

Adları ne kültürü olacak onu bilemem…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.