Sokağa çıkmaya, çıkmak zorunda kaldığımız anlarda ise birbirimizden korkar olduk. Tokalaşamıyoruz. Selamlaşıp, sarılamıyoruz. Kucaklaşmak ise nerede ise Mart ayından bu yana tarihe gömüldü. Bütün bunların yanında, sevgi, saygı ve hoşgörü insanlar arasında hakim.

Dünyanın yeni gündemi belli. Covid-19 koronavirüs. Haber kanallarında, gazetelerde, radyolarda hep korona ile başlayan bültenler, korona ile bitiyor. Gazetelerin birinci sayfaları dahil, bütün sayfalarında korona haberleri var. Ekonomi sayfasının manşetleri, koronaya göre değişiyor. Magazin sayfalarında da korona söylemleri hakim. Bu virüs bir geldi, dünyaya yayıldı. Türkiye’de yayıldı. Sonra da insanların yaşantıları değişti.

Tabi, virüsten kurtulmak için çareler arıyoruz. Bu illet, bir an önce insanlığı terk edip gitmeli ki sağlıklı ve mutlu olalım. Aklımızdan korona illetinin ölümcül tehlikesi bitsin, gitsin. Önümüze bakalım. Ekonominin canlanması, iş ve istihdamın artırılması, sosyal hayatın renklenmesine yönelik çalışmalarımıza kaldığımız yerden devam edelim.

Bütün bunlar bir anda olmuyor. Sabır ve kurallara uymak gerekiyor.

Tabi, hastalıkların nedeni mikrop olunca, mikroplardan kurtulmanın tek yolunun temizlik olduğunu da unutmamak gerekiyor. “Temizlik imandan gelir” düşüncesiyle hareket ederek, temizliğe ve hijyene büyük önem vermeliyiz.

Bu korona illeti, bizlere eskiden belki önemsemediğimiz belki de “bana bir şey olmaz” diye pek fazla dikkat etmediğimiz temizliğin ne kadar önemli olduğunu bu ölümcül korona illeti bizlere yeniden hatırlattı.

Mikropla mücadele için evlerimize kapalı kalmamıza ve kendi isteğimizle karantina altında kendi kendimizi tutmamıza rağmen, hastalık daha çok cadde ve sokaklarda yayılıyor. İnsanlar arasındaki yakın ilişki ve temaslar yoluyla yayılıyor.

Bu durumda, yerel yönetimlere virüsle mücadele konusunda büyük görev düşüyor. Bursa’da bütün belediyeler kendi ekiplerini kurmuşlar, cadde ve sokakları dezenfekte ediyorlar.

Malum, Ramazan ayına girdik. Oruç tutan insanlarımız var. Camilere gidemeseler bile ibadetlerini evlerinde yerine getirmeye çabalayan insanlarımız var. Bu yüzden, temizlik ve hijyen yine ön plana çıkıyor.

Bursa Büyükşehir Belediyesi ekipleri, hem koronovirüs ile mücadele hem de yaz aylarının gelmesiyle uyanmaya başlayan sinek başta olmak üzere haşeratla mücadele için sağlık ekiplerini 24 saat aralıksız hizmete göre planladı. Büyükşehir Belediyesi Sağlık ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı bünyesinde başlatılan bu çalışma, halkımız tarafından sevinçle karşılandı.

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “insanlık adına en büyük zenginlik sağlıktır” sözleriyle bu durumu en güzel özetleyen ve anlatan cümleyi kurdu. Büyükşehir ekipleri, 24 saat aralıksız olarak koronavirüs salgınının önüne geçilmesi ve haşeratların üreyip halka ve çevreye zarar vermelerine engel olunması adına bu çalışmayı başlattı.

Ben, bu çevre ekiplerine gece yarısı görevi sırasında rastladım. Yapılan çalışmalar gerçekten büyük emek ve özveri isteyen çalışmalar. Amaç belli. İnsanların korunması. Hastalığa yakalanmalarının önüne geçilmesi için mikropları öldüren ilaçlarla caddelerin, sokakların dezenfekte edilmesi.

Haşeratın üremesine yol açacak olan başta dere kenarları, yeşil alanlar ve su kenarlarındaki bataklıklar kesimlerinin ilaçlanıp, temiz çevre ve temiz toplum beklentisine cevap verilmesi.

Bu çalışmaların başında bulunan Sağlık ve Sosyal İşler Daire Başkanı Mehmet Fidan başta olmak üzere bütün çalışma arkadaşları ve gece yarısı pek çok kişi uyuyup dinlenirken mesai başında olup, ilaçlama ve hijyen çalışmalarını gerçekleştiren ekiplerini kutlarım.

Yine, “sağlığın bedeli olmaz!” diyen ve temizlik, hijyen, haşeratla mücadele konusunda Bursa’nın her köşesinde çalışmaları başlatıp, bazı bölgeleri gece yarısı gidip denetleyen, çalışan ekiplere moral veren Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı kutlarım.

Elbet bir gün bu dertler bitecek. Koronavirüs de geçmiş yıllarda yaşadığımız diğer salgınlar gibi tarihe gömülecek. EvdeKal mutlu ol Türkiyem….