Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bu yılın Temmuz-Eylül aylarını kapsayan 3. çeyrek dönem ile ilgili büyüme rakamını yüzde 4 olarak açıkladı. Aslında yüzde 2,5 olarak beklenen bu döneme ilişkin büyüme oranının yüksek çıkması bilhassa iş dünyasını sevindirdi.
Çünkü ekonominin işler halde olması en çok reel sektörü ilgilendiriyor.
Şimdi TÜİK’in büyüme verilerine bakıp kısaca değerlendirelim ve görüşleri paylaşalım…
Üretim yöntemiyle gayrisafi yurtiçi hasıla tahmininde, 2015 yılının üçüncü çeyreği bir önceki yılın aynı çeyreğine göre sabit fiyatlarla yüzde 4’lük artışla 34 milyar 934 milyon TL oldu. 2015 yılının ilk dokuz aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre sabit fiyatlarla gayrisafi yurtiçi hasıla yüzde 3.4’lük artışla 97 milyar 235 milyon TL oldu. Sanayi yüzde1.5, hizmet yüzde 5 büyürken rekor yine yüzde 11.1 ile gıda tarım ve hayvancılıktan geldi.
Gayrisafi yurtiçi hasıla değeri cari fiyatlarla yüzde 12.1’lik artışla 518 milyar 637 milyon TL oldu.
Sabit fiyatlarla olmak kaydıyla, hanehalklarının nihai tüketim harcamaları yüzde 3.4 arttı, devletin nihai tüketim harcaması yüzde 7.8 arttı, gayrisafi sabit sermaye oluşumu yüzde 0.5 azaldı, mal ve hizmet ihracatı yüzde 0.6 ithalatı ise yüzde 1 azaldı.
Şimdi bu demek oluyor ki; ihracatın büyümeye etkisi olmadı, iç tüketimin büyümeye etkisi beklenenden az gerçekleşti, devlet yatırımları dönemsel büyümede önemli rol oynadı.
İş dünyasından gelen değerlendirmelerde Bursa Ticaret Borsası Başkanı Özer Matlı üst üste 23 çeyreklik büyümeye dikkat çekti ve “İki seçim arasındaki belirsizliklerin yaşandığı dönemde bile büyümesine devam eden ekonomimiz önümüzdeki süreçte önemli başarılara imza atacaktır” dedi.
Bursa Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri ve İş Adamları Derneği Başkanı İlker Oral’ın değerlendirmesi ise “Dünya ekonomisine yönelik risklerin, düşen emtia fiyatları ve artan finansal dalgalanmalarla kendini iyice hissettirdiği bir dönemde Türkiye’nin yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 4 büyüme oranını yakalaması son derece önemli bir gelişme” şeklinde oldu.
Cuma akşamı Bursa Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin, kurucu başkanları rahmetli Doğan Ersöz adına verilen ödüllerle ilgili töreni yapıldı. Sonuna kadar kalamadım ama BUSİAD Başkanı Günal Baylan’ın konuşmasında da büyüme vurgusu vardı. Baylan’ın görüşleri de şöyle: “Dünya ekonomisinin karşı karşıya olduğu sorunların büyümeyle çözülebileceği konusunda hemen herkesin hemfikir. Zira büyümeden ne geliri ne de istihdamı arttırmak mümkün. Bir yanda kaynakları kısıtlı ve kırılgan bir ekonomi ile diğer yanda hızla değişen bir dünya ve rakiplerle mücadele. Ülke olarak dünya ölçeğinde rekabet gücüne bakıldığında azımsanmayacak gelişmeler kaydetmiş olsak da daha yapılacak çok işimiz var.”
İşte bütün bu değerlendirmeler büyümenin makroekonomi içindeki önemini ortaya koyuyor.
Bu arada, BUSİAD’ın Doğan Ersöz ödülünü alan Bosch Sanayi ve Ticaret AŞ’yi, Dr. Tarık Öğüt’ü ve BUSİAD’ın Eğitim ve Kültüre Katkı Ödülünü alan değerli büyüğüm Ergun Kağıtçıbaşı’nı bir kez daha kutluyorum.
BUSİAD törenindeki seçkin ortamdan ve üyelerin karşılıklı sevgi-saygısından etkilenmiş olmalıyım ki çıkışta, “asil azmaz bal kokmaz, kokarsa yağ kokar aslı ayrandır” sözü hatırıma takıldı.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Nadir TÜLEK
Büyüme ve İş Dünyasının Görüşleri…
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bu yılın Temmuz-Eylül aylarını kapsayan 3. çeyrek dönem ile ilgili büyüme rakamını yüzde 4 olarak açıkladı. Aslında yüzde 2,5 olarak beklenen bu döneme ilişkin büyüme oranının yüksek çıkması bilhassa iş dünyasını sevindirdi.
Çünkü ekonominin işler halde olması en çok reel sektörü ilgilendiriyor.
Şimdi TÜİK’in büyüme verilerine bakıp kısaca değerlendirelim ve görüşleri paylaşalım…
Üretim yöntemiyle gayrisafi yurtiçi hasıla tahmininde, 2015 yılının üçüncü çeyreği bir önceki yılın aynı çeyreğine göre sabit fiyatlarla yüzde 4’lük artışla 34 milyar 934 milyon TL oldu. 2015 yılının ilk dokuz aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre sabit fiyatlarla gayrisafi yurtiçi hasıla yüzde 3.4’lük artışla 97 milyar 235 milyon TL oldu. Sanayi yüzde1.5, hizmet yüzde 5 büyürken rekor yine yüzde 11.1 ile gıda tarım ve hayvancılıktan geldi.
Gayrisafi yurtiçi hasıla değeri cari fiyatlarla yüzde 12.1’lik artışla 518 milyar 637 milyon TL oldu.
Sabit fiyatlarla olmak kaydıyla, hanehalklarının nihai tüketim harcamaları yüzde 3.4 arttı, devletin nihai tüketim harcaması yüzde 7.8 arttı, gayrisafi sabit sermaye oluşumu yüzde 0.5 azaldı, mal ve hizmet ihracatı yüzde 0.6 ithalatı ise yüzde 1 azaldı.
Şimdi bu demek oluyor ki; ihracatın büyümeye etkisi olmadı, iç tüketimin büyümeye etkisi beklenenden az gerçekleşti, devlet yatırımları dönemsel büyümede önemli rol oynadı.
İş dünyasından gelen değerlendirmelerde Bursa Ticaret Borsası Başkanı Özer Matlı üst üste 23 çeyreklik büyümeye dikkat çekti ve “İki seçim arasındaki belirsizliklerin yaşandığı dönemde bile büyümesine devam eden ekonomimiz önümüzdeki süreçte önemli başarılara imza atacaktır” dedi.
Bursa Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri ve İş Adamları Derneği Başkanı İlker Oral’ın değerlendirmesi ise “Dünya ekonomisine yönelik risklerin, düşen emtia fiyatları ve artan finansal dalgalanmalarla kendini iyice hissettirdiği bir dönemde Türkiye’nin yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 4 büyüme oranını yakalaması son derece önemli bir gelişme” şeklinde oldu.
Cuma akşamı Bursa Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin, kurucu başkanları rahmetli Doğan Ersöz adına verilen ödüllerle ilgili töreni yapıldı. Sonuna kadar kalamadım ama BUSİAD Başkanı Günal Baylan’ın konuşmasında da büyüme vurgusu vardı. Baylan’ın görüşleri de şöyle: “Dünya ekonomisinin karşı karşıya olduğu sorunların büyümeyle çözülebileceği konusunda hemen herkesin hemfikir. Zira büyümeden ne geliri ne de istihdamı arttırmak mümkün. Bir yanda kaynakları kısıtlı ve kırılgan bir ekonomi ile diğer yanda hızla değişen bir dünya ve rakiplerle mücadele. Ülke olarak dünya ölçeğinde rekabet gücüne bakıldığında azımsanmayacak gelişmeler kaydetmiş olsak da daha yapılacak çok işimiz var.”
İşte bütün bu değerlendirmeler büyümenin makroekonomi içindeki önemini ortaya koyuyor.
Bu arada, BUSİAD’ın Doğan Ersöz ödülünü alan Bosch Sanayi ve Ticaret AŞ’yi, Dr. Tarık Öğüt’ü ve BUSİAD’ın Eğitim ve Kültüre Katkı Ödülünü alan değerli büyüğüm Ergun Kağıtçıbaşı’nı bir kez daha kutluyorum.
BUSİAD törenindeki seçkin ortamdan ve üyelerin karşılıklı sevgi-saygısından etkilenmiş olmalıyım ki çıkışta, “asil azmaz bal kokmaz, kokarsa yağ kokar aslı ayrandır” sözü hatırıma takıldı.