Kentin gözbebeği, bir çok insanın mutluluk ve mutsuzluk sebebi Bursaspor'umuzda son yıllarda çok garip şeyler oluyor. Sanki derin devlet yapılanması gibi bir derin Bursaspor yapılanması var ve kulübü o yönetiyor gibi. İşler ters gidince teknik direktör, olmadı başkanlar değişiyor ama tuhaf işler devam ediyor.

Kulisler kongre dışında

Baştan belirteyim, bazı duyumlarım var ancak tam olarak ne olduğunu ben de bilmiyorum. Son kongrelerde, başkan adayları kongre üyeleri hariç bir çok kişi ve kurumla görüşüp destek arıyor ve işin sakatlığı da buradan başlıyor. Başkan seçildikten sonra Bursaspor'un menfaati için bu görüşmelerin yapılması çok doğal ama seçim zamanı esas olan kongre üyelerinin ikna edilmesi değil mi? Sanki 'ben malum yerlerin desteğini alayım, arkamda bir rüzgar oluşunca nasılsa kongrede seçilirim' gibi bir yaklaşım var. Bu kadar yere destek için gidip boyun büktükten sonra ne kadar başkan olunabiliyor, o da ciddi bir soru işareti.

Birkaç örnek

Artık zamanı geldiği için yukarıda yazdıklarımı destekleyen bir örneği sizinle paylaşayım. Şenol Güneş'in istifasının ardından takımın başına getirilecek isim için Başkan Recep Bölükbaşı'nın aklında kesinlikle Ertuğrul Sağlam yoktu. O günlerde sanıyorum başkan Zico'yu takımın başına getirmek çalışıyordu. Sağlam'ın gelişinden 2 gün önce adı bende saklı bir arkadaşım başkanla görüşüp Sağlam'ın getirileceğini duyduğunu söyleyip 'bu doğru mu?' Diye soruyor. Başkan ise çok net bir şekilde 'o da nereden çıktı? Kesinlikle öyle bir şey yok' diyerek yalanlıyor ancak iki gün sonra Ertuğrul Sağlam ile anlaşma yapılanca, arkadaşım başkana sözlerini hatırlatıp 'hani ne oldu?' Deyince bu kez gayet flu bir cevap alıyor. "Çok karıştırma. Öyle olması gerekti."

Yine aynı şekilde Başkan Recep Bölükbaşı kesinlikle görevden ayrılmayı düşünmezken, 'birden gelen baskılar sonucu!' kongre kararı alıyor. Sanki aylardır bu baskılar yokmuş gibi.

Ve son örnek, kaybettiği bir önceki kongreden beri iddialı açıklamalarıyla gündemde olan ve bu kongrenin de en güçlü adayı olan Timur Noyan, (üstelik bir gün önce resmen şov yaptığı bir toplantının ardından) birden adaylıktan çekiliyor. Bu açıklamayı da basının önüne çıkmak yerine cılız bir yazılı metinle duyuruyor. Açıklamasındaki gerekçeler ise hiç ikna edici değil. Hani çıkıp 'Bu Diriliş  Ertuğrul dizisinde cani bir Noyan karakteri var ve benimde soyadım Noyan olduğu için çok tepki alıyorum' deseydi çok daha ikna edici olurdu!

Herkes net olmalı

Kongre öncesi herkese acizane bir kaç tavsiyem var. Tam olarak ne olup bittiğini anlayabilmemiz için herkes net olmalı ve her konu açık açık konuşulmalı. Başkan Bölükbaşı, Bursaspor'u bırakmasına sebep olacak yanlış adımlarda baskı gördüyse bunu paylaşmalı. Ayrıca transferlerle ilgili konuşulan şaibelere de detaylı bir sunumla cevap vermeli.

Timur Noyan, 112 oyla kaybettiği başkanlığa bu kadar yaklaşmışken neden vazgeçtiğini belki de vazgeçirildiğini açıklamalı. Dün bir taraftar sitesinde ona atfen zehir zemberek gerekçeler yayınlandı ama doğruluğunu teyit edemedim. Ayrıca bu kadar sert açıklama yapacak olsa basının önünde açıkça yapardı diye düşünüyorum.

Başkanlık kriterleri

Yıllardır hepimiz, önüne gelenin başkan adayı olmasından rahatsızlığımızı dile getiriyorduk. İş öyle bir hal aldı ki, sırf adı duyulsun, reklamı olsun diye ortaya çıkan adayları bile gördük. Tabi nasılsa işin bir maliyeti yok, ver dosyayı patlasın flaşlar, gündem ol. Ayrıca seçilmesi kuvvetli adayla da yakınlaşıp destek sözü verip çekilmeler de olmadı değil.

İşte bu noktada Bursaspor Divan Başkanlık Kurulu Başkanı İdris Sevinç, Olağanüstü Genel Kurul’da, kongrenin iki güne yayılması ve adaylık için kriter gelmesini öneri olarak sunacaklarını açıkladı. Bu kriterler içinde en önemlileri; belli bir sayıda kongre üyesinin imzasıyla aday olunabilmesi ve dosya teslim ederken kulübe bir miktar (Bence 100 bin TL'den az olmamalı) bağış yapılması.

Bu çok doğru bir adım olur. Eğer kongrede bu karar alınırsa, bundan sonra aday enflasyonuyla oyalanmak yerine sadece seçilme ihtimali olan adayları vitrinde görürüz.

Burhan Ilgın'ın projeleri

Başkan adaylarından Burhan Ilgın ile kendisinden gelen talep üzerine geçen hafta bir görüşme yaptık. Ilgın, özetle mevcut durumun sürdürülemez olduğunu ama 'paralı yönetici' arayışlarının da çözüm olmadığını söylüyor. Gelen hiç kimsenin cebinden para harcamadığını belirten Burhan Ilgın, çarenin öze dönüşte olduğunu vurguluyor.

Kendisi de uzun yıllar amatör kulüplerde faaliyet gösteren Ilgın, başkan seçilirse, fahiş fiyatlı transferler yerine altyapıdan çok sayıda genci A takıma çıkaracaklarını, tüm kentteki (ilçeler de dahil) kulüplerden yetenekli futbolcuları Bursaspor'a kazandıracaklarını, profesyonel, şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim modeli oluşturacaklarını söyledi.

Adaylığıyla ilgili hiç bir siyasetçiyle ve camia üzerinde etkisi olan isimlerle görüşmediğinin altını çizen Burhan Ilgın, sadece taban ile istişarelerde bulunduğuna dikkat çekti.