Kökleri güçlü bir tarihe sahip çınar kent Bursa'da, 'al tekke ver külah dönemi' ne zaman bitecek? Siyasetin karanlık koridorlarında gelişen olayları incelediğimizde görmekteyiz ki, kentin üzerinde dolaşan kara bulutlar zehir yağdırmaya devam edecek. Çekememezlikten öte iftira döneminin ayyuka çıktığı payitaht kent, yaşanan kavgalardan hayli yoruldu. Vatandaşın betonlaşmış Bursa'da sıkışan ruhunun ne zaman büyük bir eyleme dönüşeceğini ise kestirebilmek mümkün değil! Adaletin terk ettiği kentte, sağlık skandallarından asayişe kadar birçok sorun yıllardır çözüm bekliyor. Ve maalesef ne iktidar çözüm üretebiliyor ne de muhalefet sesini çıkarabiliyor. Gazeteciler olarak eleştirmekten, hataları haykırmaktan, yanlışları sorgulamaktan biz bile yorulduk. Bursa gerçekten yeniden o eski tarihi günlerine dönebilecek mi? Fazla uzağa gitmeyelim. Osmangazi Belediyesi'nin gerçekleştirmekte olduğu Panorama 1326 Fetih Müzesi'nde ki görsellerin bizlere de yansıyan karelerinde gördüğümüz yeşil kent mümkün mü? Tarihi Çarşı ve Hanlar bölgesinin alışveriş günleri ile canlandırılma heyecanının yerini, yeniden Marmara bölgesini ve Ege'yi kucaklayan bir Tarihi Hanlar ve Çarşı Bölgesi alacak mı? Veyahut Yıldırım Belediyesi'nin Sular Vadisi'nde hayal edilen bereketli toprakların şifalı sularını yeniden çeşmelerden içebilecek miyiz? Bursa, kendini tarihi zamanının içerisinde ki o asil ve güçlü günlerine geri taşımak zorunda. Velhasıl Bursa, sudan ibaret dediğimiz günlerden sudan sebeplerle batan bir payitaht kente geldik. Kısacası, Bursa'dan çok öteye sanki taş devri dönemlerin cehalet dönemlerine geldik. Bursa, kendini ama teknoloji ile ama sanat ile ama tarih ile yenilemeli. Büyükşehir olmanın tüm gücünü amatör spor kulüplerinin başarılarıyla sergileyebilmeli. Ve elbette yeşil sahalarda rüzgar gibi esmesi beklenen Portekiz'in Estoril takımından Allano Lima'yı Adriana Lima'nın ışıltısı ile karıştırmamak gerekli. Bursa, deyip geçmemek gerekli! Merkez Sağ'ın kalesi, sol güruhun ise akıl dinamiklerinin olduğu Bursa'da görmekteyiz ki, taşlar yerinden kaymış durumda. Ankara kendini yenilerken, Bursa'yı da ihmal etmemeli! 'Bursa büyürse Türkiye büyür' diyenlerin aynı zamanda 'Bursa batarsa Türkiye batar' diyerek doğalgaz başta olmak üzere tüm zamlara karşı dik duruşunu okuyabilmeli herkes. Vatandaşın 'arka taş' olduğunu bilerek ona sahip çıkmak gerekli. Bursa adına hep susan Milletvekili döneminin artık bitmesi gerekli. AK Parti'nin teşekkür turlarına CHP ve MHP Milletvekilleri ile yöneticilerinin sessiz kalmasına tepki vermeli teşkilatlar. Sokak zamlarla ve ödenemeyen çeklerle veryansın eden esnaflarla ile dolu. Ve onların sesine kulak vermeyen Esnaf oda başkanları ile... Bursa, sanayi olduğu kadar ticaret kenti de olduğunu unutmamalı. Ekonomi güçlü çizgiler kurma mücadelesi verirken, Türkiye Büyük Millet Meclisi komisyonlarında görevli olanların Adalet, İnsan Hakları, Ekonomi, Sağlık, Güvenlik gibi kent sorunlarında çözüm üretmesi gerekli. FETÖ bitirilmeli! FETÖ'nün yeniden diriliş hamlelerinin önü kesilmeli! FETÖ'den ve FETÖCÜ'den korkanlar kenara çekilip, yerlerine vatan millet için kendini feda edebilecekler getirilmeli. Velhasıl Bursa kaybederse, kaybedilirse Türkiye'nin kaybedeceği, kaybedileceği bilinmeli. Kısacası, biz yazıyı duvara yazdık yazgıyı ise Yüce Allah alnımıza. Neylerse Mevlam güzel eyler diyerek sabırla dua'ya devam...