Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

O kavga tutanaklara geçmedi: Büyük provokasyon!

TBMM Genel Kurulu tarihinde yaşanmamış bir olaya sahne oldu. Bağımsız Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka kendini kürsüye kelepçeledi. Ak Partili kadın milletvekillerinin, bu eylemi sona erdirmek üzere harekete geçmelerinden sonra da Meclis savaş alanına döndü. Parlamentonun saygınlığına, itibarına büyük darbe vuruldu.

Haber Giriş Tarihi: 20.01.2017 14:21
Haber Güncellenme Tarihi: 20.01.2017 14:21
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
O kavga tutanaklara geçmedi: Büyük provokasyon!

Hakan Şanlıtürk – Bursa Haber/Ankara

TBMM Genel Kurulu tarihinde yaşanmamış bir olaya sahne oldu. Bağımsız Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka kendini kürsüye kelepçeledi. Ak Partili kadın milletvekillerinin, bu eylemi sona erdirmek üzere harekete geçmelerinden sonra da Meclis savaş alanına döndü. Parlamentonun saygınlığına, itibarına büyük darbe vuruldu. Oturumu Yöneten Ayşenur Bahçekapılı, “Bu hepimize yapılmış bir yumruktur, bir darbedir” sözleriyle durumun vahametini ortaya koydu.

Aylin Nazlıaka CHP’den Ankara Milletvekili seçildi. Odasındaki Atatürk fotoğrafını indirmesi nedeniyle CHP tarafından ihraç edildi. Atatürk’ün partisi CHP’de Atatürk fotoğrafını indiren bir kadın milletvekilinin Cumhuriyet’ten bahsetmesi, ona sahip çıktığını iddia etmesi kadar garabet bir durum olamaz herhalde. Böyle bir kadının CHP tarafından Meclis’e sokulması da ayrı bir tartışma konusu tabi ki…

Nazlıaka’nın kelepçeli eylemi “büyük bir provokasyon” diye, ona müdahale eden iktidar milletvekillerinin tavrı da “provokasyona alet olmak” şeklinde izah edilebilir. Problemin çözümünde daha makul, yaratıcı bir yol bulunabilirdi.

HDP’li Meral Danış Beştaş kürsüde sözlerini bitirdikten sonra Bahçekapılı onun açıklamalarına itiraz eden cümleler kuruyordu. Bu sırada Aylin Nazlıaka kürsüye yöneldi ve fantezi kelepçesi olduğu söylenen kelepçeyle kendini kolundan kürsüye kelepçeledi. Olay Meclis tutanaklarına “Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın kendisini hatip kürsüsüne kelepçelemesi” notuyla kaydedildi. Yaşanan arbedede milletvekillerinin ağzından çıkan sözler ile birbirlerine yönelik fiziki saldırıları tutanaklara geçirilmedi.

Nazlıaka’nın kelepçeli eyleminin görülmesiyle birlikte genel kurulda şu tepkiler duyuldu:

Orhan Deligöz (Erzurum): Hop hop ne oluyor?
Hasan Turan (İstanbul): Ne saygısızlık ya!
Orhan Deligöz (Erzurum): Ne oluyor ya?
Başkan:  Sayın Nazlıaka, sizi çağırmadım kürsüye, lütfen...
Aylin Nazlıaka: Evet çağırmadınız.
Başkan: İdare amirlerini göreve davet ediyorum, lütfen…Açmayın sözü. Dolayısıyla, tutumumda herhangi bir değişiklik yapmıyorum. Burası mahkeme değildir. Bu konuyu kapatıyorum.
Aylin Nazlıaka: (Ankara): Ben burada özellikle MHP milletvekillerine seslenmek istiyorum, ülkemin yurtsever insanlarına seslenmek istiyorum. (Ak Parti sıralarından gürültüler)
Başkan: Ben de kimseden idare ve baskı konusunda hiçbir telkin almıyorum, kendimi son derece özgür hissediyorum, kendimi son derece bağımsız hissediyorum ve 8’nci maddeyi okutuyorum…
Aylin Nazlıaka: (Ankara): Yapmayın, bu yasaya oy vermeyin. İleride çocuklarınızın yüzüne nasıl bakacaksınız?
Başkan: Sayın Nazlıaka, lütfen yerinize oturur musunuz. Sizi buraya çağırmadım. Şu anda İç Tüzük'ü ihlal ediyorsunuz.
Aylin Nazlıaka: (Ankara): Lütfen geleceğimizi düşünün, cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal'in Meclisine kilit vurdurmayın. Bu yasaya oy vermeyin. Lütfen, milletvekilleri, vicdanınıza sesleniyorum: Geleceğinizi düşünün.
Başkan: Sayın Nazlıaka, ikinci kez sizi ihtar ediyorum. Şu anda İç Tüzük’ü ihlal ediyorsunuz.
Aylin Nazlıaka: (Ankara): Cumhuriyetimizi yok edecek bu yasaya ‘evet’ demeyin. MHP milletvekilleri, size sesleniyorum, vicdanınıza sesleniyorum: Çoluğunuzun çocuğunuzun, karınızın yüzüne nasıl bakacaksınız? (Ak Parti sıralarından gürültüler)
Başkan: Sayın Nazlıaka…
Aylin Nazlıaka: (Ankara): Sayın MHP milletvekillerinin vicdanına sesleniyorum.
Başkan: Sayın Nazlıaka, İç Tüzük’ü ihlal ediyorsunuz.
Aylin Nazlıaka: (Ankara): Bu kadar kolay mı kuruldu MHP milletvekilleri? Atatürk’ün Meclisine kilit vuruluyor, ben de kendimi buraya kilitliyorum. Nasıl hesap vereceksiniz? (Ak Parti sıralarından gürültüler)
Orhan Deligöz (Erzurum):- Şov yapma, şov!
Başkan: İdare amirleri, lütfen göreve gelir misiniz? Sayın Nazlıaka, yeteri kadar konu oldunuz basına, medyaya. Söz vermedim size, lütfen yerinize geçin.
Aylin Nazlıaka: (Ankara): Siz zaten söz vermiyorsunuz Sayın Başkan.
Başkan: Lütfen yerinize geçer misiniz Sayın Nazlıaka. Birleşime on dakika ara veriyorum.

10 dakikalık aradan sonra Nazlıaka’dan yine MHP’ye yönelik tahrik edici sözler duyuldu:

Aylin Nazlıaka (Ankara): MHP milletvekilleri, vicdanınıza sesleniyorum. Semih Bey, nasıl içiniz rahat ediyor? Aynaya baktığınızda vicdanınız sızlamıyor mu?
Başkan: Birleşime kırk beş dakika ara veriyorum.

Ve arbede…

5. oturum açıldığında saatler 20 sularıydı. Bu sırada kapalı oturuma geçileceği belirtilerek kulisler milletvekilleri dışındakilere yasaklandı. Gazeteciler genel kurul çalışmalarını izledikleri locada bu kararı konuşurlarken iktidar partisinin kadın milletvekillerinin kürsüdeki Nazlıaka’nın etrafında toplandıkları görüldü. Ak Parti Grup Başkanvekili İlknur İnceöz tornavida ile kelepçe çıkarma operasyonuna girişti. Diğer kadın vekiller Nazlıaka’yı çekiştirdi. Bu sırada Nazlıaka’nın ‘kolum’ diye çığlıkları duyuldu. Araya HDP’li kadın vekiller girdi. Ak Parti ile HDP’li kadın milletvekilleri arasındaki tartışma arbedeye dönüştü. Saçı çekilen, tekme yiyen, yere düşen milletvekilleri oldu. Herkes birbirini suçladı. Meclis çalışmaları yaklaşık 3 saat durdu. Bu saatler Meclis tarihine kara bir leke olarak geçti. Ardından bazı milletvekillerinin cezalandırılması istendi. Bahçekapılı bu önerilere uymadı. Orhan Deligöz, CHP’lileri kasdederek, “Sizinkiler bizim burnumuzu kırdı, ceza mı talep ettik?” dedi.

Nazlıaka’ya yardım eden HDP’lilerdi. HDP’li Filiz Kerestecioğlu, “Aylin Nazlıaka, ister yaptığına katılın katılmayın, bir demokratik protestodur, sadece orada bizden yardım istedi çünkü etrafı bir şekilde Ak Parti’li vekiller tarafından kuşatılmıştı. Biz de yanına gittik ve burada sadece, söz konusu olan… Bu, hangi vekil olursa olsun, siz olsaydınız da aynı şeyi yapardık. Bir kadına şiddet uygulama ihtimali olan bir Meclis burası, hiç öyle yabana atılacak bir şey değil bu; bunu gördük, yaşadık. Aynı şekilde olmaması için yanına gittik ve…” diyerek tespiti onayladı.

Nazlıaka, “Acı olan bana müdahale edenler AK Partili kadın vekillerdi. Oysa Cumhuriyetten önce biz kadınlar yok sayılıyorduk, oy bile veremiyorduk. Onların da bizlerin de Meclis'te olmasını sağlayan Cumhuriyet  rejimini değiştirmeye çalışıyorlar. Saçlarımı çektiler, Şafak Hanım yere düştü. Ben orada özellikle MHP'li seçmene mesaj vermek, dikkatlerini çekmek için bu eylemi yaptı” dedi.

Gerilim daha sonra da devam etti. CHP’li Engin Altay ile Ak Partili Özcan Ulupınar arasında şu diyalog yaşandı:

Altay: …bunlar hoş şeyler değil ama yapılan tablo da ortada. Biz erkekler kavga ederken itiş kakış ‘Kavgada yumruk sayılmaz’ diyoruz ama darbedilen Türkiye Büyük Millet Meclisinin Başkan Vekilidir.

Ulupınar: Sana ne! Otur yerine!
Altay: Ne? Sen otur yerine!
Başkan: Sayın Altay...
Altay: Sizin tavrınız bu. Ne demek "Sana ne!"
Başkan: Sayın milletvekilleri, lütfen...
Altay: Ne demek "Sana ne!"
Ulupınar: Sana ne!
Altay: Terbiyesiz! Otur yerine.
Ulupınar:  Sen de otur yerine! Terbiyesiz sensin!
Başkan: Sayın Altay, ben dinliyorum sizi.
Ulupınar: Gel buraya!
Altay: Gel lan buraya!

Ardından da Ak Partili ve CHP’li vekiller birbirlerinin üzerine yürüyünce Bahçekapılı birleşime ara verdi.

MHP Grup Başkan Vekili Erkan Akçay yaşananlara tepkisini şöyle ifade etti:

“Meclisi yöneten Sayın Başkan Vekili tarafından söz verilmediği hâlde bir kürsü işgali yaşanmıştır ve öncelikle bu kürsü işgalini kınadığımı belirtmek istiyorum. Başkan tarafından söz verilmeyen bir milletvekili kürsüyü işgal edemez, etmemesi gerekir ve bu işgalin de milletvekilleri tarafından tasvip edilmemesi gerekir. Bu demokratik bir tepki değildir. Bu kürsü gasbıdır ve bazı sayın milletvekillerinin de bu kürsü işgaline destek için gayret gösterdiklerini de üzülerek görmüş bulunuyorum ve maalesef, daha sonra cereyan eden bazı hadiseler bizleri, hepimizi de ziyadesiyle üzmüştür. Yaşanan, bu kürsü etrafında meydana gelen kavgayı ve birtakım yumruklaşma hadiselerini de çok üzülerek karşıladığımızı ve tasvip etmediğimizi ve bu olayları başlatanları kınadığımızı ifade etmek istiyorum.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.