Gündeme dair belki de en havalı başlık. Haksız değil Bursalılar. Kent öylesine yorgun düştü ki, artık kendisini sahiplenen bir başkan arıyor. Artık parlamenter hükümet kavramı bitti. Ve yine siyasi partilerin il ve ilçe başkanlarının fonksiyonu tükendi. Türkiye artık Başkanlık sistemi ile yönetiliyor. Her ne kadar sistem tam olarak oturmamış olsa bile, artık Ankara'yı bürokrasi yönetiyor Bakanlar Kurulu değil! Ve umuyoruz ki, bu durum hızla değişir...

İşte tam da burada kitabın tam ortasından konuşmak gerekiyor. Artık sosyal medya ile birlikte internet medyası güçlendi. 3 yaşındaki çocuktan 70 yaşındaki dedeye neneye kadar herkesin elinde cep telefonu. Ve herkes Türkiye'de yeni bir lider arayışında. Ekonomik krizin doğurduğu siyasetin adı liberalizm. Veyahut ilerleyen yıllarda buna İslami Komünizm diyebiliriz. Peki, gelişen durum Türkiye'ye ve özelde Bursa'ya ne kazandırdı. Uzun soluklu yazılarımda ve özellikle ekonomi başlıklı tüm köşelerimde ifade ettiğim "kent ekonomileri" gerçeği ile yüzleşiyoruz. Elbette siyaseti, ekonomi ile birlikte takip edenler bunu yaklaşık 5 yıl önce fark etti. Bursa'da ve hatta Türkiye'de kent ekonomilerinin ülkeye gerçekliğini ilk ifade edebilen kişi, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay oldu. 'Bursa büyürse Türkiye büyür' mottosu ile çok şeyi ifade etti, BTSO Başkanı Burkay. Tabi anlayabilene... Ve yine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın en çok vurguladığı nitelik, kalkınmış kentler.

Şimdi yüzümüzü yine dönelim siyasete. Bursa'da siyaset ile sanayici aynı eş değerde. Bursa'nın merkez ilçelerinde ve sanayi bölgelerinde konuşulan başkan adayı olabilme potansiyeli yüksek sanayicilerden başlayalım yazmaya. Elbette seçime çok var ve biz de kimi nereye kimler konuşuyor, Beştepe'de kulisler nasıl şekilleniyor, kim kimi neden nereye istemiyor sorularını Bursa Haber Gazetesi ve Bursa Haber Medya portallarında sizlerle buluşturacağız.

Bursa'da sanayi dediğimizde ilk öne çıkan cümledir 'sana iyi' cümlesi. İhracat üssü olan Bursa'da önceki dönemler Milletvekili Hüseyin Şahin ismi önde. Ve yine arkasından Remzi Topuk, Şenol Şankaya, Selim Yedikardeş, İsmail Kuş, İhsan Yeşilova, Nurcan Özdemir, Ceylin Erbak, Baran Çelik, Mustafa Çağlar isimleri ön planda ortaya çıkıyor. Bu isimlerin sahada ciddi karşılığı olduğunu ve kent kulislerinde konuşulduğunu ifade etmek gerekiyor. Elbette kimi Büyükşehir adaylığına kimi merkez ilçe belediye başkanlıklarına adı geçenlerden. Kimi nereye sorularının cevabu için bugün çok erken diye düşünüyorum.

Bilindiği üzere Bursa 2017 rakamlarına göre, 2 milyon 901 bin 396 kişilik bir nüfustan oluşuyor. Yüzölçümü 10 bin 882 km2 olan Bursa'da nüfus yoğunluğu kilometre kareye 278 kişi. 4'ü Islah olmak üzere 18 Organize Sanayi Bölgesi olan Bursa, yaklaşık 10 milyar dolarlık ihracat yapıyor. Ve yine dış ticaret hacmi 2017 rakamlarına göre yaklaşık 20 milyar dolar. Yani Büyükşehir Belediyesi'nin veyahut bazı ilçelerin olduğu belediyelerin sanayicilerce yönetilmesi mantıklı. İşte burada kim hangi partiyi veyahut kimi hangi parti tercih eder hususu ayrıntılarda gizli...

Ve yine Bursa büyük bir ticaret kenti. Her geçen gün büyüyen Bursa'da, işadamları kadar iş kadınları da değerli. İş Dünyası'nın renkli isimlerinin yer aldığı başkan kulislerinde Burhan Vatan, Fuat Alpaslan, Naci Şahin, Mustafa Sayılgan, Basri Açıkgöz, Celil Çolak, Ömer Eşer, Sertaç Karaalp, Ali Yılmaz, Ali Tuğcu, Cüneyt Şener, Seçil Bulcan Ürküt, İlker Biliktü, Denizhan Sezgin isimleri öne çıkan iş dünyası kulisleri arasında yer alıyor.

Uzun uzadıya oluşacak aday listelerinin çok öncesinde yenilenmeye dair ciddi referanslara yer veriliyor Bursa'da. Kente dair ciddi bir yarış adaylar üzerinden olacağa benziyor. Velhasıl görünen köy kılavuz istemez misali, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da ifade ettiği 'kendi oyu olan adaylara öncelik vereceğiz' cümlesi 31 Mart seçimlerine damgasını vurmuşa benziyor... Ve yine ifade etmeliyim ki, bahse konu isimlerin tamamı çok yönlü ve birbirinden farklı siyasi partilerin genel merkez güncelerinde yer alıyor, isimler üzerinden kamuoyu araştırmaları yürütülüyor.

Anlayacağınız Ankara'da genel merkezler bu sefer işi fazlasıyla sıkı tutuyor. Sık eliyor ve aday olup olmamaya dikkat etmiyor. Aksine hiç adaylık başvurusu yapmayanlardan oluşan bir liste ile seçime gidilme şansı da fazlasıyla yüksek.