Bursa’da öylesine bir algı operasyonu yönetilmiş ki, bir siyasetçinin söylemi, bütün insanların söylemlerini yok edip geçiyor. Sonrasında, doğru ile yanlış arasında hatalı bilgilenme ve eksik bilgilenmeye inanmaya hazır bir insan topluluğu olduğu için de doğru ve yanlaş ayrımı yapılmasında sıkıntılar yaşanıyor.
Kısa adı BUMİAD olan Bursa Mimar ve Mühendisler Derneği, geçtiğimiz günlerde Büyükşehir Belediye Başkanı ve AK Parti Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Alinur Aktaş’ı konuk etti. Mahalli seçimler öncesinde, mimar ve mühendislerle bir araya gelen Alinur Aktaş, yapılan hizmetleri ve geleceğe yönelik projelerini paylaştı. Toplantının asıl ve en önemli konusu ise soru-cevap kısmında ortaya çıktı. Dernek üyesi olan müteahhitler başkana sordular;
Bu kentsel dönüşümle ilgili tıkanıklık ne zaman bitecek?
Kentsel dönüşümle ilgili yüksek katlı binalara neden izin verildi?
Yüzde 0.50 emsal ile mevcut yapılan binaların inşaat metrekareleri neden tutmuyor?
Sanırım, Alinur Başkanda bu soruları bekliyordu. Toplantıya hazırlıkla gelmiş. Önce, dilinin döndüğü kadarıyla yüzde 0.50 emsal artışıyla ilgili bilgiler verdi:
Büyükşehir Belediye yönetimi, vatandaşlarımızın cebinden kentsel dönüşümle ilgili para çıkmasına engel olma ve katkı sağlama adına yüzde 0.50 emsal niteliğinde imar planı tadilatları yaptı ve bu tadilat sadece Nilüfer ilçesi için değil, bütün Bursa için karar altına alındı. Fakat bizim beklentimiz öncelikle gecekondu semtleri, kaçak inşaat bölgesinde yapılaşmalar, Yıldırım ve Osmangazi ilçelerindeki mahallelerde kentsel dönüşüm yapılmasını beklerken, Nilüfer bölgesinde bu yapılaşma ve kentsel dönüşüm inşaatları pıtrak gibi patladı. Nedenine baktık, Nilüfer Belediyesi, yanına müteahhitleri alıp, site site dolaşıp, kentsel dönüşüm dosyaları hazırlamışlar. Sonrasında, tehlikeli bina raporu olmayan siteler için bile kentsel dönüşüm projeleri hazırlanmış. Bunun yanında, Büyükşehir Belediyesi İmar durumu veren, inşaat ruhsatı veren kurum değildir. İmar uygulaması tamamen ilçe belediyenin görevidir. Neticede, Nilüfer Belediyesi, yüzde 0.50 emsal hesaplaması proje üzerinde yaparken, bir takım değişikliklerle oranı yüzde 0.50 değil, bugün sizlerin de bizlerin de içine sinmeyen beton kütlelerin oluştuğu yapılar haline dönüştürüp, ruhsatlandırmış.
Bazı müteahhitlerde buradaki kentsel dönüşümün rantsal dönüşüme çevrilmesinden fırsat bilerek, sitelerle ilgili anlaşmalar, sözleşmeler imzalamışlar. Böylece, kent merkezindeki kentsel dönüşüm ve riskli mahallelerdeki yapılaşma yenilenmesi geri plana itilip, Nilüfer’deki rantsal dönüşümden pay kapsa yarışı başlatılmış.
Vatandaşların, yükselen inşaatları görünce tepki göstermesi üzerine ise ilçe belediyesi suçu Büyükşehir belediyesinin üzerine atıp, olayların içinden sıyrılmanın ve olumsuz algı operasyonlarıyla Büyükşehir Belediyesini kötüleme, karalama kampanyasına başlanılmış. Halbuki hal ve durum, yüksek katlı yapılaşmaya ve bahçelerin iptal edilip betonlaşmasına yol açan kurum Nilüfer Belediyesi. Vaziyet aynen böyle.
Alinur Aktaş, bu konuları anlatırken bir de inşaat ruhsatı gösterdi. Tek imzalı ruhsat. CHP’nin Nilüfer Belediye Başkan adayı Turgay Erdem’e ait. Ruhsatta, belediyenin İmar Müdürlüğü veya diğer birimlerinde görevli bürokratlardan hiç birinin imzası yok. Fakat bütün bürokratların yerine Turgay Erdem imza atmış.
Bu ruhsatı, mimar ve mühendislere gösteren Alinur Aktaş, “biriniz bana bunu izah edebilir mi?” diye sordu. Evet, dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir uygulama yok. Sadece ve sadece Nilüfer Belediyesi’nde yapılmış. Şimdiye kadar da kimse hesap sormamış.
Acaba neden?
Mimar ve Mühendislerden ses çıkmamış. Gördükleri ve duydukları karşısında şaşırıp kalmışlar. Kendilerine anlatılanlar ile şimdi duydukları arasında tam 180 derece zıtlık var.
Zaten, işi bilen teknik elemanlarda kendi aralarında konuştuklarında Nilüfer ilçesinde 15-20 yıl dahi geçmişi olmayan sitelerin, kentsel dönüşüm adına yıkılmasına anlam veremediklerini sürekli ifade ediyorlar. Peki, şimdi kim bu binaların yıkılmasına yol açan kişiler?
Hangi kurum veya Belediye Başkanı müteahhitleri yanına alıp, sitelerde kentsel dönüşüm toplantıları yaptı?
Bu açıklamaları dinleyen mimar ve mühendislerin ise sanırım akılları karıştı. Kentsel dönüşümü rantsal dönüşüme çevirenler ile vatandaşların veya riskli binalarda oturan insanların sağlam ve sağlıklı bir yapıda oturması için hizmet verenlerin kim olduğunu sanırım şimdi daha iyi anladılar.
Bakalım, bu tartışmanın sonu nereye varacak?
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Muharrem KARABULUT
BUMİAD üyeleri şaşırıp kaldılar
Bursa’da öylesine bir algı operasyonu yönetilmiş ki, bir siyasetçinin söylemi, bütün insanların söylemlerini yok edip geçiyor. Sonrasında, doğru ile yanlış arasında hatalı bilgilenme ve eksik bilgilenmeye inanmaya hazır bir insan topluluğu olduğu için de doğru ve yanlaş ayrımı yapılmasında sıkıntılar yaşanıyor.
Kısa adı BUMİAD olan Bursa Mimar ve Mühendisler Derneği, geçtiğimiz günlerde Büyükşehir Belediye Başkanı ve AK Parti Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Alinur Aktaş’ı konuk etti. Mahalli seçimler öncesinde, mimar ve mühendislerle bir araya gelen Alinur Aktaş, yapılan hizmetleri ve geleceğe yönelik projelerini paylaştı. Toplantının asıl ve en önemli konusu ise soru-cevap kısmında ortaya çıktı. Dernek üyesi olan müteahhitler başkana sordular;
Bu kentsel dönüşümle ilgili tıkanıklık ne zaman bitecek?
Kentsel dönüşümle ilgili yüksek katlı binalara neden izin verildi?
Yüzde 0.50 emsal ile mevcut yapılan binaların inşaat metrekareleri neden tutmuyor?
Sanırım, Alinur Başkanda bu soruları bekliyordu. Toplantıya hazırlıkla gelmiş. Önce, dilinin döndüğü kadarıyla yüzde 0.50 emsal artışıyla ilgili bilgiler verdi:
Büyükşehir Belediye yönetimi, vatandaşlarımızın cebinden kentsel dönüşümle ilgili para çıkmasına engel olma ve katkı sağlama adına yüzde 0.50 emsal niteliğinde imar planı tadilatları yaptı ve bu tadilat sadece Nilüfer ilçesi için değil, bütün Bursa için karar altına alındı. Fakat bizim beklentimiz öncelikle gecekondu semtleri, kaçak inşaat bölgesinde yapılaşmalar, Yıldırım ve Osmangazi ilçelerindeki mahallelerde kentsel dönüşüm yapılmasını beklerken, Nilüfer bölgesinde bu yapılaşma ve kentsel dönüşüm inşaatları pıtrak gibi patladı. Nedenine baktık, Nilüfer Belediyesi, yanına müteahhitleri alıp, site site dolaşıp, kentsel dönüşüm dosyaları hazırlamışlar. Sonrasında, tehlikeli bina raporu olmayan siteler için bile kentsel dönüşüm projeleri hazırlanmış. Bunun yanında, Büyükşehir Belediyesi İmar durumu veren, inşaat ruhsatı veren kurum değildir. İmar uygulaması tamamen ilçe belediyenin görevidir. Neticede, Nilüfer Belediyesi, yüzde 0.50 emsal hesaplaması proje üzerinde yaparken, bir takım değişikliklerle oranı yüzde 0.50 değil, bugün sizlerin de bizlerin de içine sinmeyen beton kütlelerin oluştuğu yapılar haline dönüştürüp, ruhsatlandırmış.
Bazı müteahhitlerde buradaki kentsel dönüşümün rantsal dönüşüme çevrilmesinden fırsat bilerek, sitelerle ilgili anlaşmalar, sözleşmeler imzalamışlar. Böylece, kent merkezindeki kentsel dönüşüm ve riskli mahallelerdeki yapılaşma yenilenmesi geri plana itilip, Nilüfer’deki rantsal dönüşümden pay kapsa yarışı başlatılmış.
Vatandaşların, yükselen inşaatları görünce tepki göstermesi üzerine ise ilçe belediyesi suçu Büyükşehir belediyesinin üzerine atıp, olayların içinden sıyrılmanın ve olumsuz algı operasyonlarıyla Büyükşehir Belediyesini kötüleme, karalama kampanyasına başlanılmış. Halbuki hal ve durum, yüksek katlı yapılaşmaya ve bahçelerin iptal edilip betonlaşmasına yol açan kurum Nilüfer Belediyesi. Vaziyet aynen böyle.
Alinur Aktaş, bu konuları anlatırken bir de inşaat ruhsatı gösterdi. Tek imzalı ruhsat. CHP’nin Nilüfer Belediye Başkan adayı Turgay Erdem’e ait. Ruhsatta, belediyenin İmar Müdürlüğü veya diğer birimlerinde görevli bürokratlardan hiç birinin imzası yok. Fakat bütün bürokratların yerine Turgay Erdem imza atmış.
Bu ruhsatı, mimar ve mühendislere gösteren Alinur Aktaş, “biriniz bana bunu izah edebilir mi?” diye sordu. Evet, dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir uygulama yok. Sadece ve sadece Nilüfer Belediyesi’nde yapılmış. Şimdiye kadar da kimse hesap sormamış.
Acaba neden?
Mimar ve Mühendislerden ses çıkmamış. Gördükleri ve duydukları karşısında şaşırıp kalmışlar. Kendilerine anlatılanlar ile şimdi duydukları arasında tam 180 derece zıtlık var.
Zaten, işi bilen teknik elemanlarda kendi aralarında konuştuklarında Nilüfer ilçesinde 15-20 yıl dahi geçmişi olmayan sitelerin, kentsel dönüşüm adına yıkılmasına anlam veremediklerini sürekli ifade ediyorlar. Peki, şimdi kim bu binaların yıkılmasına yol açan kişiler?
Hangi kurum veya Belediye Başkanı müteahhitleri yanına alıp, sitelerde kentsel dönüşüm toplantıları yaptı?
Bu açıklamaları dinleyen mimar ve mühendislerin ise sanırım akılları karıştı. Kentsel dönüşümü rantsal dönüşüme çevirenler ile vatandaşların veya riskli binalarda oturan insanların sağlam ve sağlıklı bir yapıda oturması için hizmet verenlerin kim olduğunu sanırım şimdi daha iyi anladılar.
Bakalım, bu tartışmanın sonu nereye varacak?