Bakıyorum da; Afyon kampında yeni sezona hazırlanan Bursaspor’da genç oyunculara düzülen methiyelerin bini bir para!
‘O şöyle parlıyormuş’ yok öbürü ‘Müthiş gelecek vaat ediyormuş’ bir diğeri ‘Bütün dikkatleri üzerine topluyormuş!’
‘Mış, miş, muş…’
Eee ne olmuş?
Hani acaba basın aracılığıyla ‘bu gençlerle yola devam edeceğiz’ kurgusunun alt yapısı mı hazırlanıyor diye düşünmemek elde değil…
Eğer öyleyse ‘transfer mransfer filan yok’ deyin bitsin gitsin, Özlüce’ye gelen var mı diye kimse yoları gözlemesin…
Yıllardır yerel medyada genç oyunculara yönelik şişirme politikası izlenir. Önündeki yıllarda birçok şey yapmasını beklediğimiz nice yarının yıldızı; amacını aşan ve erken gelen övgüler yüzünden, bir bir kaybedilmiştir.
Kestirmeden söylersek taraftarın gönlünü hoş tutmayı düşünen bizim medyanın ‘maşallah’ dediği 40 gün yaşamaz!
Adam olup star olması için ’20 fırın ekmek yemesi’ gereken gençlere bizim basın ’20 fırınekmeği’ bir çırpıda yedirdiği için bir çoğu ortadan toz olmuştur!
Mesela Türk futbolu yeni bir ‘pivot santrfor’ kazandı diye yakın geçmişte gazetelere manşet olan Kubilay Kanatsızkuş’un durumu ortada.
Sezon başı kardeş Ankaragücü gaza geldi aldı ama gördüler ki…
Meyve olgunlaşmadan dalından düşmüş…
Sezonun ortasından geri yolladılar!
Batuhan Altıntaş, İsmail Haktan Odabaşı, Bünyamin Kasal, Talha Çalışkan, Okan Deniz, Çağatay Yılmaz, Rüştü Hanlı, Ramazan Keskin, Taha Can Velioğlu, M.Emin Sakarya, Emirhan Aydoğan ve Furkan Ünver gibi gençler aşırı dozda övgüler almaları nedeniyle kaybolmuşlar ya da kaybolmaya yüz tutmuşlardır…
Şimdilerde ise Ali Akman yere göğe sığdırılamıyor ki bu çok tehlikeli!
Altay ile yapılan hazırlık maçında galibiyet golünü atan 17 yaşındaki bu çocuğun temelde potansiyeli var ama abartıp şişirmenin bir manası da yok.
Böyle devam edilirse o da erkenden yok olur!
Şunu artık kabullenmeliyiz; bol keseden övgü dağıtmak, yarar yerine zarar getiriyor.
“Ne oldum delisi olmak” özellikle Türkiye’de insanın başına gelecek en büyük felakettir.
Bu yüzden aferini bol keseden vermemeliyiz.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mustafa ÖZKESKİN
Bol Keseden Övgü
Bakıyorum da; Afyon kampında yeni sezona hazırlanan Bursaspor’da genç oyunculara düzülen methiyelerin bini bir para!
‘O şöyle parlıyormuş’ yok öbürü ‘Müthiş gelecek vaat ediyormuş’ bir diğeri ‘Bütün dikkatleri üzerine topluyormuş!’
‘Mış, miş, muş…’
Eee ne olmuş?
Hani acaba basın aracılığıyla ‘bu gençlerle yola devam edeceğiz’ kurgusunun alt yapısı mı hazırlanıyor diye düşünmemek elde değil…
Eğer öyleyse ‘transfer mransfer filan yok’ deyin bitsin gitsin, Özlüce’ye gelen var mı diye kimse yoları gözlemesin…
Yıllardır yerel medyada genç oyunculara yönelik şişirme politikası izlenir. Önündeki yıllarda birçok şey yapmasını beklediğimiz nice yarının yıldızı; amacını aşan ve erken gelen övgüler yüzünden, bir bir kaybedilmiştir.
Kestirmeden söylersek taraftarın gönlünü hoş tutmayı düşünen bizim medyanın ‘maşallah’ dediği 40 gün yaşamaz!
Adam olup star olması için ’20 fırın ekmek yemesi’ gereken gençlere bizim basın ’20 fırın ekmeği’ bir çırpıda yedirdiği için bir çoğu ortadan toz olmuştur!
Mesela Türk futbolu yeni bir ‘pivot santrfor’ kazandı diye yakın geçmişte gazetelere manşet olan Kubilay Kanatsızkuş’un durumu ortada.
Sezon başı kardeş Ankaragücü gaza geldi aldı ama gördüler ki…
Meyve olgunlaşmadan dalından düşmüş…
Sezonun ortasından geri yolladılar!
Batuhan Altıntaş, İsmail Haktan Odabaşı, Bünyamin Kasal, Talha Çalışkan, Okan Deniz, Çağatay Yılmaz, Rüştü Hanlı, Ramazan Keskin, Taha Can Velioğlu, M.Emin Sakarya, Emirhan Aydoğan ve Furkan Ünver gibi gençler aşırı dozda övgüler almaları nedeniyle kaybolmuşlar ya da kaybolmaya yüz tutmuşlardır…
Şimdilerde ise Ali Akman yere göğe sığdırılamıyor ki bu çok tehlikeli!
Altay ile yapılan hazırlık maçında galibiyet golünü atan 17 yaşındaki bu çocuğun temelde potansiyeli var ama abartıp şişirmenin bir manası da yok.
Böyle devam edilirse o da erkenden yok olur!
Şunu artık kabullenmeliyiz; bol keseden övgü dağıtmak, yarar yerine zarar getiriyor.
“Ne oldum delisi olmak” özellikle Türkiye’de insanın başına gelecek en büyük felakettir.
Bu yüzden aferini bol keseden vermemeliyiz.