Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Bir garip şuyulandırma hikayesi

Yazının Giriş Tarihi: 13.03.2016 01:15
Yazının Güncellenme Tarihi: 13.03.2016 01:15


 

 

Özellikle Bursa gibi hızlı göç almış ve plansız yapılarla örülmüş kentlerde belediyelerin planlama yapabilmesi için elini güçlendiren ve yasal dayanağı olan bir uygulama şuyulandırma. Gelin görün ki, bazı detaylara dikkat edilmeden yapıldığında ise vatandaş için tam bir kabusa dönüşüyor. Sadece Bursa'da bile binlerce şuyulandırma mağdurunun olduğu gerçeği, durumun vahametini de ortaya koyuyor.

 

Şuyulandırma nedir?

Konunun uzmanı değilim ancak açık kaynaklardan derlediğim bilgilere göre şuyulandırma; bir arsanın kamu kurumları veya belediyelerce kullanılma hakkı mevcut olması nedeniyle el konulup başka ada ve parsellerle birleştirilmesi daha sonrada "hisseli" olarak mal sahibi ya da başkalarınca kat mülkiyeti ya da arsa olarak sahiplendirilmesine deniyor. Şuyulandırma, İmar Kanununun 18. maddesi ile 2981 sayılı kanunun 10.c maddesi gereğince yapılıyor.

 

Ne işe yarıyor?

Yasanın amacına uygun olarak yapıldığında hem belediyeler, hem taşınmaz sahipleri, hem de kent yaşayanları için fayda sağlayan şuyulandırma uygulamaları sayesinde düzensiz, çarpık, ve sosyal donatılardan mahrum sahalar, yaşanabilir ve modern bir dokuya bürünürken söz konusu yerlerin değerleri de artıyor.

 

Gelin görün ki, uygulamanın yasal dayanakları ve amaçları iyi analiz edilmeden atılan her adım da çözümü yıllarca süren davalara konu olan bir kördüğüme dönüşüyor. Davalara konu olan ve yargı tarafından iptal edilen uygulamaların eski haline dönüştürülmeleri de uzun süren davalar esnasında yaşanan mülkiyet değişimleri ve yapılaşma nedeniyle imkansızlaşıyor.

 

Yıldırım'daki sıkıntılar

Bu konuda Bursa'nın en sıkıntılı bölgesi Yıldırım. Yıllarca emlakçılarla birlikte iş yapan (özellikle ANAP ve DYP dönemi) bazı siyasiler yüzünden ilçede bu konu adeta kördüğüm olmuş vaziyette. Nasıl mı? Mesela sizin büyük bir arsanız var ve belediye orayı yeşil alan olarak planlara almış. Dolayısıyla imar şansınız yok ve para etmiyor. Bir gün kapınız çalınıyor ve o arsayı isteyen birisine (emlakçı ya da ilgili siyasinin iş takipçisi) bedelinin çok altında bir fiyata satıyorsunuz.

Bir kaç yıl içinde bir bakıyorsunuz plan değişikliğiyle sizin yeşil alan olan arsanız imara açılmış ve sizden alanlar 10, belki de 20 katına burayı satmış. Başka mı, örneğin sizin çok güzel bir yerde araziniz var. Bir gün size tebligat yapılıyor ve atıyorum 10 bin metrekarelik yerinizin 6 bin metrekaresi şuyulandırma vasıtasıyla farklı yerlerdeki arsalarla değiştirilmiş. Bunun gibi bir çok hikaye mevcut Yıldırım'da. Bugün ilçeyi yeniden planlamaya gayret eden Başkan İsmail Hakkı Edebali'nin de işini zorlaştıran en büyük engel, zamanında yapılmış bu uygulamalar.

 

Dertsiz başa açılan dert

Hafta içinde Arabayatağı'nda yaşayan 70 yaşındaki emekli bir baba dostunun böyle bir derdine tanık oldum. Şöyle ki, Hacivat Mahallesi'ndeki 2 bin metrekarelik, üzerinde hiç bir yapı olmayan boş arsasının şuyulandırma sonucu 800 metrekaresi yer değiştirmiş. Yeni yerini görmek için gittiğinde o alan üzerinde 4 tane ev olduğunu görmüş. Ev sahiplerine durumu anlatmaya çalışırken gördüğü tepki üzerine hızla bölgeden uzaklaşmış ve bir daha da arkasını arayamamış. Belediyeye gidip durumunu anlatmış. Görevli memura, “Siz benim boş arazimi aldınız ama bana verdiğiniz yerde 4 tane ev var. Adamlardan sopa yememek için oradan zor kaçtım” diye derdini anlatırken, memurun verdiği “Beğenmiyorsanız gidin dava açın” cevabıyla şok olmuş. “Ben bu yaşta bir emekli maaşımla geçinirken nasıl avukat tutup mahkemelerde uğraşayım?” diyerek oradan da ayrılmış.

Bizim baba dostu arsasından ümidi kesmiş ancak bu da yeterli olmamış. Bir süre sonra belediyeden gelen 14 bin TL kaçak inşaat cezası kesildiğine dair tebligatla sarsılmış. Bu parayı ödemeye gücü olmadığı gibi, orada yapılan (şuyulandırma sonucu kağıt üzerinde sahibi göründüğü arsa üzerindeki) ev ve altındaki işyeri ile de hiç bir alakası olmadığını belirten dilekçesi de encümende reddedilmiş. Şimdi bir de bu sorunu çözmeye çalışıyor.

Konuyu önceki gün Arabayatağı kökenli Yıldırım Belediye Başkan Yardımcısı Ali Ergün'e ilettim ve sağ olsun ilgileneceğini söyledi. Gelişmeleri ilerleyen günlerde göreceğiz. Tabi biz göreceğiz de, tanıdığı olmayan ve bu mağduriyetlerle yaşamaya çalışan binlerce insan ne olacak?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.