Ramazan ayının verdiği en önemli ders, paylaşmaktır. Yokluğu, mutluluğu, birlikteliği, beraber olmanın verdiği hazzı paylaşmak. Türkiye’nin içerisinde bulunduğu dar boğaza rağmen, milyonlarca insan ekmeğini bir diğeri ile paylaşıyor. Elbette paylaşımdan yoksun, merhametten nasibini almamışlar da yok değil! Velhasıl, onları da biz görmezden gelerek toplumca cezalandırıyoruz.

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası başta olmak üzere çok kurum ve kuruluş iftarları ile hem kent dinamikleri hem de kentliler iftar sofralarında buluştu. Bütçe sıkıntılarına rağmen Bursa Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere Yıldırım, Nilüfer ve Osmangazi Belediyeleri de iftar sofralarını kurdular. Ve yine Bursa’da iftar sofrası kurmayan yerel yönetim ve sivil toplum kuruluşu, hemşeri derneği kalmadı diyebiliriz. İş dünyasının da destek verdiği iftarlardan birisi de artık geleneksel hale gelen Limak Enerji iftarı oldu. Önceki gün geniş bir basın ekibinin dâhil olduğu iftar sofrasında kurumsal iletişim biriminin hem basın hem de halkla iletişimi takdire değerdi.

Bursa enerjisini yüreğinden alan bir kent.

Öyle soluk soluğa, an be an yaşayan, yaşanan bir kent.

Belki de bu yüzden, Bursaspor taraftarı bambaşka. Belki de bu yüzden dağları, camileri Ulu.

Bereket sofraları olarak tanımlayacağımız Ramazan iftarları elbette sadece kurumlarda değil, mahallelerde de geniş katılımlarla bereketlendi. Komşular birbirlerini evlerinde ağırlamayı geçti, artık sokak iftarlarına başladı. Vatandaşlar, havalarında ısınması ile birlikte sokaklarda kurdukları iftar sofraları ile ‘biz beraber ve birlikte daha güzeliz’ mesajını net bir biçimde vermeye devam ediyor.

Bursa’nın önceliği ekonomi!

İş dünyasından vatandaşa varıncaya kadar herkes artık işlerin düzelmesini istiyor. Öyle ki, vatandaşlar dış güçler masalından iyice sıkılmış durumda. Türkiye’nin kendine yeter vaziyetten, ithalata muhtaç bir döneme gerilemesini halk kabullenemiyor. Ağır vergiler, ödenemeyen işletme giderleri, faturalara yansıtılan örtülü vergiler, faiz lobisinin tekerinde dönenen nakit para nedeniyle ticaret durma noktasına geldi. Ramazan ayının huzur verici ortamına rağmen, kendini yakanlar, intihar edenler pekte hafife alınamayacak sayıda. Öyle ki, sadece esnaf ya da iş insanları değil kamu görevlileri de borçları nedeniyle intihar etmeye başladı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın konuya duyarsız kalmasının ötesinde her şeyi güvenlik güçlerinden beklemekte anlamsız. Bursa’da sosyal yapı çökmüş durumda. İcra dairelerinde üst üste yığılan dosyaların ötesinde, ödenemeyen vergiler ve bugüne kadar yapılan hatalı ekonomi paketlerinin ürettiği faiz ile ceza yükü artık taşınmaz hale geldi. Türkiye’nin en önemli kenti konumunda olan ve Ak Parti iktidarının elinde ki en kıymetli kent olan Bursa’da, siyaset balonu hızla sönerken öncelik ekonomi.

Hükümetin kötüye gidişata kayıtsız kaldığı bir dönemde başta tekstil, inşaat, otomotiv, bilişim ve matbaa sektörleri ciddi iflaslarla karşı karşıya. Parasızlık nedeniyle suç oranlarında da ciddi artışlar yaşanıyor. Tehdit, şantaj, adam kaldırma gibi suçlarda artış yaşanırken, ahlak tamamen çökmüş durumda. İşçi çıkarmalar için herkesin Ramazan Bayramının geçmesini beklediği şu günlerde, hükümetin tek gündemi İstanbul seçimleri. Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’a odaklanarak partide revizyon sürecine gitmediği bir dönemde yeni kabine umutları da suya düştü. Sürekli değişen eğitim sistemi, ücreti ödenemeyen işçiler ve iflas noktasında son nefesinde olan işletmeleri ile Bursa adeta çöküyor!

Siyasi kavganın büyüdüğü, yeni parti süreçlerinin alevlendiği, vatandaşın artık susmak yerine eleştirdiği ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tartışıldığı bir kent haline gelen Bursa’da özellikle esnaf odaları sus, pus! Esnaf Kefalet Kooperatiflerinin yetersiz kaldığı, icrasız köy kalmayan Bursa’da halkın tek sığınağı dua diyebiliriz.

Sanayi kenti Bursa’da onlarca büyük hayale koşan firmalar var olmasına rağmen, on yılların birikmiş yükü haline gelen yanlış ya da yetersiz vergi ve ticaret yasaları ile bankacılık uygulamaları iş dünyasını ve girişimciyi tüketti. Her geçen gün esnaf kepenk kapatırken, sokaklarda dilenerek para kazanan Suriyelileri gören onlarca çocuk ve yaşlı dilenciliğe başladı. Ekonomi kenti Bursa’da borçların ödenemez, maaşların alınamaz hale geldiği sanayi ve ticaret dünyasında küçük esnaf son nefesini ha verdi ha verecek…