Madem bu gün yine pazar, iki insanımı daha tanıştırayım sizinle;
İkisi de bu kentte olmaz demeyeyim ama olması son derece güç işlere imza atıyorlar. Zaman zaman faaliyetleri çakışıyor birlikte imza atıyorlar.
Bugün de bu köşede yolları kesişti; bence çok ta güzel odu.
Kemal Müezzinoğlu ve Necla Kaşık’ı anlatacağım bu pazar. Benim için çok mühimler zira…
Paranın yazı yüzü Kemal beyin, haliyle turası da Necla’nın
Evet, yazı mı tura mı?(bu hafta hanım atıyor yazı turayı )kadın dayanışması işte; tura geldi.
Yıllardır yaptığım haberlerde, söyleşilerde öyle çok güzel insan tanıdım ki;
Hekimler, psikologlar, oda ve dernekler ile başkanları, esnaf, tüccar, ülke çapında sanayici ve iş insanları, sanatçılar, öğretmenler, akademisyenler, hukukçular, edebiyatçılar, yönetmenler, koro şefleri ve koristler, siyasiler, sosyal hizmet uzmanları, muhtarlar, sporcular ve spor kulüpleri, yazarlar, gazeteciler, işçiler, memurlar…
Pek çoklar.
Pazar günleri bu köşede onların ben de kalıcı izler bırakanlarını konu alıyorum ki, anlattığım değerler daha geniş kitlelerce de tanınsın bilinsin. Adları ben öte tarafa geçtiğimde de unutulmasın.
Necla Kaşık’ta onlardan biri.
Diyaloglarımızda enerjisinin dışa vurumun da ki yoğunluktan dolayı aynı anda üç Necla ile konuşuyormuş gibi hissederim kendimi.
Durmaz, yorulmaz, hastalanmaz yani hastalığa aldırmaz nerede yapılabilecek iyi bir iş, nerede dokunulabilecek bir ihtiyaç sahibi varsa gider bulur dokunur. Dünyayı radar gibi algılar.
Tarayıcıları son derece hassas olduğu için mutlaka bir yardım isteyenin sesini duyar. Duyunca da tutmayın artık Necla’ları; üçü birden teyakkuza geçer.
Amcaları, dedeleri, teyzeleri, anneleri vardır Necla’nın huzur evinde; beklerler onu kendi evlatlarının değil ama onun geleceğinden emindirler. Sık sık görürüm paylaşımlarında, hem görür hem de kıvanırım.
Kitaplar taşır poşet poşet; dolmuş otobüs ne bulursa biner ulaştırır bir küçük yürek aydınlansın diye. Kırtasiye malzemeleri de olur o poşetler de yardım severlerden toplayıp toplayıp ihtiyaç sahiplerine dağıttığı gömlek, kazak gibi giyim eşyaları da. Takılar bile vardır içlerinde belki inanmayacaksınız ama renk renk, boy boy fermuarlar da. Haa bir de CD’ler. Kim neye ihtiyaç duyuyorsa artık…
Bir yandan İlmek İlmek Sevgi grubuna destek verirken bir yandan Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nda. Gönüllü öğretmenlik yapar. Asıl mesleği ise biyoloji öğretmenliğidir. Ancak ülkemizde öğretecek kadar öğrenmek atanmak için yeterli olmadığından biyolojiyi şimdilik sohbetlerinde kullanır.
Sosyal medya sayfasında ‘’Sevgili yardımseverler, kitaplarımızın bir bölümünü ve ders materyallerimizi öğrencilerimizin ufkunu genişletmek, hayal dünyalarına daha fazla renk katarak zekalarına katkıda bulunmak adına gönderdim. Umarım çocuklarımıza çok fazla yararı olur. Tekrar öğrencilerimiz adına çok teşekkür ederim. İyi ki varsınız’’notunu her gördüğümde şöyle bir keyiflenir affferin benim kızıma derim içimden.
Bu denli koşturmaca içerisinde vefayı da takar koluna kimin gönlüne bırakması gerekiyorsa gider bırakır. Bunu babamın vefatından sonra çok daha iyi anladım. Hiç bırakmadı ne beni ne eşimi. Her gelişi bahar oldu doldu fakirhanemize.
Bir gün bir otobüste ya da dolmuşta ellerinde kocamam poşetler taşıyan güzel bir genç hanım görürseniz bilin ki büyük olasılıkla o hanım Öğretmen Necla Kaşıktır. Ve benim manevi kızlarımdan biridir.
Necla ‘’Kendine gülümse. Hayat da sana pozitif enerjiyle yansısın’’der. Ben de noktayı onun sözüne atıfla koyayım; Hiç bir şey ve hiç kimse ömrün boyunca gülümsemeni soldurmasın güzel kızım…
***
Gelelim paranın yazı yüzüne.
Bir sosyal medya grubu kuracaksınız ve 65 bin 268 üyeniz olacak.
Şöyle yazayım da üye sayısının çokluğu daha bir rahat algılansın
2017 rakamlarına göre Yenişehir’in (53.228), İznik’in (42.616), Orhaneli’nin (19.503), Keles’in (11.990), Büyükorhan’ın (10.041), Harmancık’ın (6.491), Kestel’in (60.720) nüfuslarından fazla üyeye sahip bu sosyal medya grubu.
Adı Eski Bursalılar Burada Gurubu. Sivil Gündem’in Fark Yaratanlar 2017 de ödül verdiği tek grup.
Kemal Müezzinoğlu,’’geç tanıştım dediğim’’ insanlarımdandır. Son derece naif bir o kadar da güven verici kişiliğe sahiptir. Bu kadar üyenin nasıl olup ta bir grupta topladığını merak ederseniz Kemal Bey ile tanışmanız lazım derim. Emin olun yanından merakınızı tamamen gidermiş olarak ayrılacaksınız.
Eski Bursalılar Gurubu klasik fotoğraf paylaşılan, insanların birbirlerine yemek tarifleri verdiği lay lay lom gruplardan çok öte adı konmamış bir sivil toplum örgütü benim gözümde. Özellikle gönüllülük esasında yaptıkları faaliyetlerle değerlendiklerinde eller havaya modunda etkinlikler düzenleyen yardım derneklerinden farkları çok daha rahat anlaşılıyor.
Kemal bey grubu moderatörleri, ile birlikte bir sivil toplum kuruluşu gibi yönetiyor zaten. Grubun taviz vermediği kuralları ve olmazsa olmazları var. Reklam kokan, bak bana bak bana türünden hiçbir paylaşıma izin verilmiyor grupta. Kısmen zaten tarzım olmadığından kısmen de grubu kendim ile meşgul etmeme adına üyesi olduğum Eski Bursalılar Burada da ben denizde hiçbir yazımı paylaşmam. Kemal bey uygun gördüklerini alır grup sayfasında yayınlar ona da hiç karışmam.
Kemal Müezzinoğlu inşaat yüksek mühendisi. O yüzden grup yöneticiliğini de belli bir plan proje dâhilinde sürdürüyor. Her görüşmemizde artık dernekleşme zamanı gelmedi mi diye sorarım ama bilirim ki projenin o ayağı için bazı haklı çekinceleri vardır. Ben yine de bir gün gelecek Eski Bursalılar Burada Derneği’ni yazacağımdan eminim ya neyse
Yazıya başlarken Kemal Bey ile Necla Öğretmenin zaman zaman yollarının kesiştiğinden söz etmiştim; Birlikte yaptıkları son etkinlikleri İlmek İlmek Sevgi Grubuna verdikleri destek oldu. Kemal bey pişirdi Necla servis etti.
Kemal Müezzinoğlu’nun yazarlara olan desteğinden de söz etmeden geçersem klavyelerin hatırı kalır. Kitap alır Kemal Bey bir kendine, beş başkalarına. Hem okur hem okutur. Benim bilmediğim daha niceleri vardır…
Dostlukları da sıradan ve esen rüzgarlara tabi değildir. Bunu da sevgili çocukluk arkadaşım Mehmet Ünlügüzel’den biliyorum.
Hayatım da olduğu ve hala ağırlığını yoğun olarak hissettiğim acıma fiilen ortak olduğu için de kendisine daima minnet duyacağım.
Tanrı ona sevgili Torunu Kerem’in tüm mürüvvetlerini görmeyi nasip etsin…
Emerson, ‘’Alkışı en sessiz karşılayan, alkışı hak etmiş demektir‘’ demiş.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Olcay ERÖZDEN
BENİM İNSANLARIM (IV)
Madem bu gün yine pazar, iki insanımı daha tanıştırayım sizinle;
İkisi de bu kentte olmaz demeyeyim ama olması son derece güç işlere imza atıyorlar. Zaman zaman faaliyetleri çakışıyor birlikte imza atıyorlar.
Bugün de bu köşede yolları kesişti; bence çok ta güzel odu.
Kemal Müezzinoğlu ve Necla Kaşık’ı anlatacağım bu pazar. Benim için çok mühimler zira…
Paranın yazı yüzü Kemal beyin, haliyle turası da Necla’nın
Evet, yazı mı tura mı?(bu hafta hanım atıyor yazı turayı )kadın dayanışması işte; tura geldi.
Yıllardır yaptığım haberlerde, söyleşilerde öyle çok güzel insan tanıdım ki;
Hekimler, psikologlar, oda ve dernekler ile başkanları, esnaf, tüccar, ülke çapında sanayici ve iş insanları, sanatçılar, öğretmenler, akademisyenler, hukukçular, edebiyatçılar, yönetmenler, koro şefleri ve koristler, siyasiler, sosyal hizmet uzmanları, muhtarlar, sporcular ve spor kulüpleri, yazarlar, gazeteciler, işçiler, memurlar…
Pek çoklar.
Pazar günleri bu köşede onların ben de kalıcı izler bırakanlarını konu alıyorum ki, anlattığım değerler daha geniş kitlelerce de tanınsın bilinsin. Adları ben öte tarafa geçtiğimde de unutulmasın.
Necla Kaşık’ta onlardan biri.
Diyaloglarımızda enerjisinin dışa vurumun da ki yoğunluktan dolayı aynı anda üç Necla ile konuşuyormuş gibi hissederim kendimi.
Durmaz, yorulmaz, hastalanmaz yani hastalığa aldırmaz nerede yapılabilecek iyi bir iş, nerede dokunulabilecek bir ihtiyaç sahibi varsa gider bulur dokunur. Dünyayı radar gibi algılar.
Tarayıcıları son derece hassas olduğu için mutlaka bir yardım isteyenin sesini duyar. Duyunca da tutmayın artık Necla’ları; üçü birden teyakkuza geçer.
Amcaları, dedeleri, teyzeleri, anneleri vardır Necla’nın huzur evinde; beklerler onu kendi evlatlarının değil ama onun geleceğinden emindirler. Sık sık görürüm paylaşımlarında, hem görür hem de kıvanırım.
Kitaplar taşır poşet poşet; dolmuş otobüs ne bulursa biner ulaştırır bir küçük yürek aydınlansın diye. Kırtasiye malzemeleri de olur o poşetler de yardım severlerden toplayıp toplayıp ihtiyaç sahiplerine dağıttığı gömlek, kazak gibi giyim eşyaları da. Takılar bile vardır içlerinde belki inanmayacaksınız ama renk renk, boy boy fermuarlar da. Haa bir de CD’ler. Kim neye ihtiyaç duyuyorsa artık…
Bir yandan İlmek İlmek Sevgi grubuna destek verirken bir yandan Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nda. Gönüllü öğretmenlik yapar. Asıl mesleği ise biyoloji öğretmenliğidir. Ancak ülkemizde öğretecek kadar öğrenmek atanmak için yeterli olmadığından biyolojiyi şimdilik sohbetlerinde kullanır.
Sosyal medya sayfasında ‘’Sevgili yardımseverler, kitaplarımızın bir bölümünü ve ders materyallerimizi öğrencilerimizin ufkunu genişletmek, hayal dünyalarına daha fazla renk katarak zekalarına katkıda bulunmak adına gönderdim. Umarım çocuklarımıza çok fazla yararı olur. Tekrar öğrencilerimiz adına çok teşekkür ederim. İyi ki varsınız’’notunu her gördüğümde şöyle bir keyiflenir affferin benim kızıma derim içimden.
Bu denli koşturmaca içerisinde vefayı da takar koluna kimin gönlüne bırakması gerekiyorsa gider bırakır. Bunu babamın vefatından sonra çok daha iyi anladım. Hiç bırakmadı ne beni ne eşimi. Her gelişi bahar oldu doldu fakirhanemize.
Bir gün bir otobüste ya da dolmuşta ellerinde kocamam poşetler taşıyan güzel bir genç hanım görürseniz bilin ki büyük olasılıkla o hanım Öğretmen Necla Kaşıktır. Ve benim manevi kızlarımdan biridir.
Necla ‘’Kendine gülümse. Hayat da sana pozitif enerjiyle yansısın’’der. Ben de noktayı onun sözüne atıfla koyayım; Hiç bir şey ve hiç kimse ömrün boyunca gülümsemeni soldurmasın güzel kızım…
***
Gelelim paranın yazı yüzüne.
Bir sosyal medya grubu kuracaksınız ve 65 bin 268 üyeniz olacak.
Şöyle yazayım da üye sayısının çokluğu daha bir rahat algılansın
2017 rakamlarına göre Yenişehir’in (53.228), İznik’in (42.616), Orhaneli’nin (19.503), Keles’in (11.990), Büyükorhan’ın (10.041), Harmancık’ın (6.491), Kestel’in (60.720) nüfuslarından fazla üyeye sahip bu sosyal medya grubu.
Adı Eski Bursalılar Burada Gurubu. Sivil Gündem’in Fark Yaratanlar 2017 de ödül verdiği tek grup.
Kemal Müezzinoğlu,’’geç tanıştım dediğim’’ insanlarımdandır. Son derece naif bir o kadar da güven verici kişiliğe sahiptir. Bu kadar üyenin nasıl olup ta bir grupta topladığını merak ederseniz Kemal Bey ile tanışmanız lazım derim. Emin olun yanından merakınızı tamamen gidermiş olarak ayrılacaksınız.
Eski Bursalılar Gurubu klasik fotoğraf paylaşılan, insanların birbirlerine yemek tarifleri verdiği lay lay lom gruplardan çok öte adı konmamış bir sivil toplum örgütü benim gözümde. Özellikle gönüllülük esasında yaptıkları faaliyetlerle değerlendiklerinde eller havaya modunda etkinlikler düzenleyen yardım derneklerinden farkları çok daha rahat anlaşılıyor.
Kemal bey grubu moderatörleri, ile birlikte bir sivil toplum kuruluşu gibi yönetiyor zaten. Grubun taviz vermediği kuralları ve olmazsa olmazları var. Reklam kokan, bak bana bak bana türünden hiçbir paylaşıma izin verilmiyor grupta. Kısmen zaten tarzım olmadığından kısmen de grubu kendim ile meşgul etmeme adına üyesi olduğum Eski Bursalılar Burada da ben denizde hiçbir yazımı paylaşmam. Kemal bey uygun gördüklerini alır grup sayfasında yayınlar ona da hiç karışmam.
Kemal Müezzinoğlu inşaat yüksek mühendisi. O yüzden grup yöneticiliğini de belli bir plan proje dâhilinde sürdürüyor. Her görüşmemizde artık dernekleşme zamanı gelmedi mi diye sorarım ama bilirim ki projenin o ayağı için bazı haklı çekinceleri vardır. Ben yine de bir gün gelecek Eski Bursalılar Burada Derneği’ni yazacağımdan eminim ya neyse
Yazıya başlarken Kemal Bey ile Necla Öğretmenin zaman zaman yollarının kesiştiğinden söz etmiştim; Birlikte yaptıkları son etkinlikleri İlmek İlmek Sevgi Grubuna verdikleri destek oldu. Kemal bey pişirdi Necla servis etti.
Kemal Müezzinoğlu’nun yazarlara olan desteğinden de söz etmeden geçersem klavyelerin hatırı kalır. Kitap alır Kemal Bey bir kendine, beş başkalarına. Hem okur hem okutur. Benim bilmediğim daha niceleri vardır…
Dostlukları da sıradan ve esen rüzgarlara tabi değildir. Bunu da sevgili çocukluk arkadaşım Mehmet Ünlügüzel’den biliyorum.
Hayatım da olduğu ve hala ağırlığını yoğun olarak hissettiğim acıma fiilen ortak olduğu için de kendisine daima minnet duyacağım.
Tanrı ona sevgili Torunu Kerem’in tüm mürüvvetlerini görmeyi nasip etsin…
Emerson, ‘’Alkışı en sessiz karşılayan, alkışı hak etmiş demektir‘’ demiş.
Benim İnsanlarıma yüreğimin derinliklerinden alkışlarımla….