Ekonomi gündemi her zamanki gibi önemini ve sıcaklığını koruyor.
Geçen haftadan kalan inşaat sektörünün durumu, tüketici güven endeksinden sonra ekonomi güven endeksindeki düşüş haberleri derken, hafta içinde büyüme oranlarında da düşüş bilgisi geldi.
Öncesinde ise İstanbul Sanayi Odası’nın Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması bilgileri ulaştı. Bu konuda çok şey yazılır, şimdilik sadece şunu belirtelim; sanayi kesiminde çarklar dönüyor olsa da finansman giderleri nedeniyle borçlar arttı, öz kaynak azaldı. Çünkü paranın maliyeti yüksek.
Belki de bu yüzden teminat yetersizliği nedeniyle kredi alamayan KOBİ’lere ve KOBİ dışı işletmelere kefil olup, işletmelerin finansmana erişimine destek sağlayan Kredi Garanti Fonu’nun (KGF), öz kaynaklarından sağladığı destekle oluşturulan ve 500 bin liraya kadar kredi imkanı sağlayan KGF Destek Kredisi Projesini hayata geçirdi. Olumlu bir gelişme.
Söz konusu proje kapsamında KOBİ'ler azami 500 bin liralık krediyi yüzde 80 KGF kefaletiyle kullanabilecek. Portföy Garanti Sistemi ile kullandırılacak kredilerin vadesinin 12 aya kadar geri ödemesiz olması ve süresinin de asgari 36 ay, azami 60 aya kadar uzatılabilecek olması da önemli bir avantaj.
Dedik ya ekonomide gündem çok ama bunlar bugünün konusu değil…
Bugün arefe, yarın bayram, Ramazan Bayramı…
Güzel şeyler yazıp konuşmalı.
Onun için işte bir fıkra...
Bayramın yaklaştığı günlerden birinde, iftar sırasında, misafirlerden biri:
"Keşke Ramazan senede iki gelse..." der.
Aynı sofrada misafir bulunan Bektaşi ise hemen şu cevabı verir:
"Madem bu kadar seversiniz, Ramazan gider gitmez neden Bayram edersiniz?"
Elbette ramazan bitti diye bayram yapmıyoruz.
Eskilerden hatırımızda kalmış, büyüklerin söylediğine göre, rahmet kapıları dört gece açılır, o gecelerde yapılan dualar, tövbeler geri çevrilmezmiş. Bu geceler, Ramazan bayramının ve Kurban bayramının birinci geceleri, Berat gecesi ve Arefe gecesi imiş.
Aslında her gün, her gece, her an kıymetli de denebilir.
Sağlıklı olana, eli ayağı tutana, ele muhtaç olmayana, mutluluk ve huzur içinde olana ve bunların farkına varabilene her gün bayram, öyle değil mi?
Kalplerin şifası sevgi imiş, her gününüzün sevgi ile bayram gibi geçmesi dileklerimle…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Nadir TÜLEK
Bayramınız Kutlu Olsun…
Ekonomi gündemi her zamanki gibi önemini ve sıcaklığını koruyor.
Geçen haftadan kalan inşaat sektörünün durumu, tüketici güven endeksinden sonra ekonomi güven endeksindeki düşüş haberleri derken, hafta içinde büyüme oranlarında da düşüş bilgisi geldi.
Öncesinde ise İstanbul Sanayi Odası’nın Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması bilgileri ulaştı. Bu konuda çok şey yazılır, şimdilik sadece şunu belirtelim; sanayi kesiminde çarklar dönüyor olsa da finansman giderleri nedeniyle borçlar arttı, öz kaynak azaldı. Çünkü paranın maliyeti yüksek.
Belki de bu yüzden teminat yetersizliği nedeniyle kredi alamayan KOBİ’lere ve KOBİ dışı işletmelere kefil olup, işletmelerin finansmana erişimine destek sağlayan Kredi Garanti Fonu’nun (KGF), öz kaynaklarından sağladığı destekle oluşturulan ve 500 bin liraya kadar kredi imkanı sağlayan KGF Destek Kredisi Projesini hayata geçirdi. Olumlu bir gelişme.
Söz konusu proje kapsamında KOBİ'ler azami 500 bin liralık krediyi yüzde 80 KGF kefaletiyle kullanabilecek. Portföy Garanti Sistemi ile kullandırılacak kredilerin vadesinin 12 aya kadar geri ödemesiz olması ve süresinin de asgari 36 ay, azami 60 aya kadar uzatılabilecek olması da önemli bir avantaj.
Dedik ya ekonomide gündem çok ama bunlar bugünün konusu değil…
Bugün arefe, yarın bayram, Ramazan Bayramı…
Güzel şeyler yazıp konuşmalı.
Onun için işte bir fıkra...
Bayramın yaklaştığı günlerden birinde, iftar sırasında, misafirlerden biri:
"Keşke Ramazan senede iki gelse..." der.
Aynı sofrada misafir bulunan Bektaşi ise hemen şu cevabı verir:
"Madem bu kadar seversiniz, Ramazan gider gitmez neden Bayram edersiniz?"
Elbette ramazan bitti diye bayram yapmıyoruz.
Eskilerden hatırımızda kalmış, büyüklerin söylediğine göre, rahmet kapıları dört gece açılır, o gecelerde yapılan dualar, tövbeler geri çevrilmezmiş. Bu geceler, Ramazan bayramının ve Kurban bayramının birinci geceleri, Berat gecesi ve Arefe gecesi imiş.
Aslında her gün, her gece, her an kıymetli de denebilir.
Sağlıklı olana, eli ayağı tutana, ele muhtaç olmayana, mutluluk ve huzur içinde olana ve bunların farkına varabilene her gün bayram, öyle değil mi?
Kalplerin şifası sevgi imiş, her gününüzün sevgi ile bayram gibi geçmesi dileklerimle…