Ve bugün bayram. Kurban bayramının ilk gününden herkese selamlar. Yarın muhtemel parti bayramlaşmalarında hepiniz kucaklaşacaksınız. Parti ayrımı yapmadan tüm siyasilere iyi bayramlar diliyorum. Bugünkü yazım sizlere. İşsizleri göz ardı eden, işçilerine bayram öncesi maaş ödeyemeyen işverenleri göremeyen sizlere…

Çocuklarına sabah namazı dönüşü veyahut elini öptüğünde bayram harçlığı veremeyen babaları hatırlatmak istiyorum size. Kasaptan aldığı bir iki kilo et ile çocuklarını kurban bayramında et yemekten yoksun bırakmamaya çalışanları hatırlatmak. Farkında değilsiniz ama ekonomi çöktü. Ve hepimiz el ele verelim yerine hepiniz birbirinizin gözünü oyma derdindesiniz. Amerika, Suriye sınırında terör örgütleri ile ordumuzu karşı karşıya getirmiş ve tek başına değil! Ege'de artçı destekli depremler doğal afet geliyor çığlığı atıyor. Herkes suskun. Ülke, mülteci yığınların çoğunluk ve siyasi parti kurma süreçlerine şahitlik ediyor. Ve siyasetin aktörleri halen daha sessiz…

Bursa, hiç olmadığı kadar yoksun ve yoksul. Kaz Dağları feryadına giden Milletvekilleri yanan ormanlarımıza dilsiz! Gitmeyenler zaten siyasi trol! Evet, orman talanına göz yummak trol olmaktan başka bir şey değil. Ha çocuklar ölmüş, ha ağaçlar katledilmiş…

****

Bayram etkinliklerinde siyasiler olarak insanların gözlerinin içine bakmanızı tavsiye ederim. Onların yorgunluğunu paylaşmanızı. Toplum umutsuz. Halk, sıkıntı içerisinde. Önce ki gün FETÖ elebaşının iadesi hususunda birlik olduğunuz gibi birlik olun. Türkiye'nin yeni bir umut hareketine ihtiyacı var. Bu hareketi ya siz parlamento da var olan Milletvekilleri ile görevde olan siyasiler başlatacak ya da toplum sandık hususunda gereğini yapacak…

Erken seçim kapıda

Her ne kadar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti ile Devlet Bahçeli erken seçim yok diyor olsa bile, sandık çok uzakta değil. Ak Parti başta olmak üzere çoğu partide başlayan kongre heyecanları ve çarşaf liste çağrılarını iyi okumak lazım. Siyaset, ekonominin verdiği zararı kaldıramaz boyutta. Çoğu belediyenin batık olduğu biliniyor. Yine İller Bankasından gelen bilgiler oranın da tükendiğini gösteriyor. Piyasalarda var olan yaz sıcaklığı okulların açılması ile erken bir ekonomik kış yaşanmasına neden olacak. Doğalgaz, elektrik ve su faturalarında yaşanacak artışı akaryakıt zamları takip edecek.

Türkiye'nin yeni baştan inşası için daha güçlü bir parlamentoya ihtiyacı var. Milletvekilleri son seçimler sonrası ciddi itibar kaybetti. Özellikle iktidar ve ortağı MHP sonuç odaklı hareket edemiyor. İş dünyasının beklentilerine cevap veremeyen siyaset, ekonomi için kaygı verici.

Tüm bunları düşünürken erken seçim ve yeni anayasa modelini düşünmemek pek akıllıca değil. Türkiye'nin kent ekonomilerini yeniden inşa eden, ulusal borç stoğunu eriten, ihracat atağını güçlendiren, dış politikada güçlü, sivil toplum kuruluşlarının fikirlerini önemseyen bir anayasa değişikliği artık olmazsa olmaz bir gereklilik.

Tüm bu değerlendirmeler ışığında kabul etmeliyiz ki, olası bir erken seçim mutlaka Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yönergeleri doğrultusunda muhtemelen 3 Kasım 2019 tarihinde veyahut ileri anlamda 28 Haziran 2020 tarihinde Milletvekilli özlük hakları elde edilmiş olarak yapılacak. Türkiye'nin Kasım ayı içerisinde farklı bir tarihte YSK'nın seçim hazırlıkları açısından seçime gitmesi de ihtimaller dahilinde. Ekonomi daha ötesinde Ak Parti’nin daha fazla kaybetmesine yardımcı olacağından 2019 Kasım ayında seçim mutlak görünüyor. Kasım 2019 seçimleri Recep Tayyip Erdoğan'ın ikinci turda Başkan olduğu çok partili parlamentonun inşasına katkı sunacak. Ve bu durum bizi yeni anayasa referandumu ile ekonomik iyileştirmeler eşliğinde af süreci ile buluşturacak.

Kısacası, her şey çok yakında başlayacak ve bitecek…