Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Batis ve Bamis'ten açıklama

Yazının Giriş Tarihi: 29.04.2019 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 29.04.2019 00:05

Sevgili okurlar kurucusu olduğum Bağımsız Metal İşçileri Sendikası (BAMİS) ten bir açıklama var olduğu gibi sizlerle paylaşıyorum.

Değerli ve onurlu işçi kardeşlerim;

25 Nisan 2019 Perşembe günü; Gasp edilen emeklilik haklarımızı geri almak için, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na Bursa İl Müdürlüğüne verdiğimiz dilekçeden sonra iş müdürlüğü binası önünde yaptığımız basın açıklaması, Haklarımıza sahip çıkmak için, 1 Mayıs günü saat 12.30’da sendikamızda toplanıyoruz. Davamıza tüm işçi kardeşlerimizi sahip çıkmaya çağırıyoruz..!

Basına ve kamuoyuna; 8 Eylül 1999 ve 1 Ekim 2008’de kapitalist devlet tarafından çıkarılan kanunlarla, işçilerin emeklilik hakları nasıl gasp edildiğini 20 Ocak 2019 günü deklare etmiştik. Bugünde gasp edilen emeklilik haklarımızın geri verilmesi ve bundan sonrada insan onuruna yaraşır bir şekilde emeklilik haklarımızla ilgili talep dilekçemizi Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına gönderilmek üzere SGK İl müdürlüğüne verdik.

Değerli ve onurlu işçi kardeşlerim; İlk 1 Ocak 1946’da İşçi Sigortaları Kurumu olarak kurulan SSK, 1949’da kabul edilen 5417 sayılı İhtiyarlık Sigortası Kanunu ile 1950’den itibaren sigorta primi ödenmeye başlanarak, 1957’de kabul edilen Maluliyet, İhtiyarlık ve Ölüm Sigortaları Kanununun ardından, 1964’de 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kabul edilerek, emeklilik hakkını kazanabilmek için kadınların 55, erkeklerin ise 60 yaşını doldurması, 25 yıl sigortalı ve 5000 gün prim olması koşulu bulunuyordu.

Kadınların 55, erkeklerin ise 60 yaşına kadar çalışması, emekli olmaya ömürleri yetmeyeceği veya işsizlik yaratacağı düşünülerek, 1975’de başlayacak olan emeklilik, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununda değişiklik yapılarak, yaş koşulu kaldırılıp 1969’dan itibaren başlamış oldu. Kadınlar 20, erkekler ise 25 yıl ve 5000 prim günü doldurduğunda emekli olma hakkını kazanıyordu.

Ancak 17 Ağustos 1999 depreminde yoksullar ve işçiler canlarıyla uğraşıp acılar içinde kıvranırken, 1980’den itibaren uygulanamayan mezarda emeklilik kanunu tasarısı, DSP-MHP ve ANAP’tan oluşan koalisyon hükümeti tarafından, 25 Ağustos 1999’da 4447 sayılı Kanunla 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununda yapılan değişiklik, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından imzalanarak, 8 Eylül 1999 öncesi sigortalı olanlar dahil kademeli yaş sınırı getirilerek, kadınların emeklilik yaşı 58’e erkeklerin ise 60’a ve 5000 olan prim günü, kademeli olarak 7000 güne çıkarılıp, 8 Eylül 1999’dan itibaren ödenen sigorta primlerine, maaş bağlama oranı %61’den %43’e kadar düşürülerek, mezara girmeden emekli olabilirseniz, işsizlik yarat, aç kal ve sefil yaşa sistemiyle emeklilik haklarımız gasp edildi.

Verilmeyen emek yoksulluk demektir,

Değerli ve onurlu işçi kardeşlerim; Mezara girmeden emekli olabilirseniz, işsizlik yarat, aç kal ve sefil yaşa sistemi, Anayasa Mahkemesi tarafından 1999/42 esas ile 2001/41 sayılı kararla, 23 Şubat 2001’de iptal edilmişti. Emeklilik yaşını yükseltmekte ısrarcı olan, DSP-MHP ve ANAP hükümeti tarafından çıkarılan 4759 sayılı Kanunla, kademeli emeklilik 23 Mayıs 2002’de tekrar yürürlüğe girdi.

Ardından AKP hükümeti tarafında, 2005’de SSK, Bağ‐Kur ve Emekli Sandığı, Sosyal Güvenlik Kurumu altında birleştirilerek, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun açıkları, sağlıkta özelleştirmeyle birlikte faturalı ödemeler, prim teşviklerinden kaynaklanan transferler, prim ödeme gücü olmayanların genel sağlık sigortası primleri ve özel hastanelerdeki kâr amaçlı uygulamalara bağlı olarak harcamalar hızla artırıldı.

Ayrıca 2008’de AKP hükümetinin yarattığı ekonomik krizle birlikte, 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Kanununda değişiklik yapılarak, 1 Ekim 2008’den itibaren yatan sigorta primlerine, maaş bağlama oranı %29,5’a kadar düşürüldü. Buda yetmedi, 1 Mayıs 2008’den itibaren ilk defa sigortalı olanların emeklilik yaşı kadın-erkek ayırmadan kademeli olarak 65’e, prim günleri ise 7200 güne kadar çıkarıldı. Buda yetmedi, 15 yıl 3600 günle yaştan emeklik yerine, 25 yıl sigortalı ve en az 5400 günle kısmi emeklilik getirildi.

Emeklilik hakkımız engellenemez, Mezarda değil, yaşarken emekli olmak istiyoruz,

Değerli ve onurlu işçi kardeşlerim;

1 Mayıs 2008’den itibaren sigortalı olan 20 yaşındaki kadın veya erkek bir işçi, emekli olabilmesi için en az 35 veya 40 yıl çalışmak zorunda kalacak, 35 yıl asgari ücret hiç artmadan, işçinin emeğinden kesilerek SGK’na ödenecek olan prim tutarı yaklaşık 376 bin TL, 40 yılda ise 430 bin TL tutar. Asgari ücretli bir işçiye bağlanacak olan emeklilik maaşı 2.550.40 TL %29,5’dan = en fazla 755 TL olur. SGK’da biriken sigorta primlerimiz, işçilerin yönetiminde istihdam edilse, Türkiye kısa sürede kalkınarak, ekonomik ve sosyal adaletin sağlandığı bir ülkede, tüm insanlar aç ve sefil yaşamaktan kurtulup, geleceğe güvenle bakarak özgürce yaşar.

Buna rağmen, emeklilik yaşının mezara kadar uzatılması, yaşarsa çalışırken işsizlik yaratmasına neden olunması, prim günlerinin doldurulamayacak yüksek olması, emeklilik maaşlarının yoksulluk sınırının, hatta açlık sınırının altına düşürülmesi, 8 Eylül 1999’dan sonra emekli olmuşlar ile bundan sonrada emekli olacaklara uygulanan, şiddetin en ölümcül biçimi olan yoksullaştırmaktır.

Düşük ücret yoksulluk demektir,

18 Mart 2019 Pazar günü emeklilikte yaşa takılanlar tarafından, İstanbul Maltepe de yapılan mitingde, yaklaşık 1 milyon işçinin sesini duymayacak kadar sağır, kalabalığı görmeyecek kadar kör olup duyarsız kalmak, insanlığa yapılabilecek zulmün en ağır şeklidir.

Değerli  işçi kardeşlerim; Emeğimize, onurumuza, sağlığımıza, emeklilik haklarımıza, kıdem tazminatımıza ve geleceğimize yapılan tüm saldırılara, işsizliğe, pahalılığa, ekonomik krize, iş cinayetine dönüşe meslek hastalıkları ile iş kazalarına karşı, yaratılan ekonomik krizin bedelini biz ödemeyeceğiz, ekonomik ve sosyal adalet istiyoruz demek için, işçi sınıfının Birlik, Dayanışma ve Mücadele günü olan 1 MAYIS günü, emeğine ve onuruna sahip çıkmak için mücadele veren, tüm işçi kardeşlerimizi alanlara mücadele vermeye çağırıyoruz..!

BATİS ve BAMİS İşçi Sendikaları

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.