Adına ‘Corona’ denilen şu musibetin dünyayı mezarlığa çevirdiği günümüzde insanlarda ne akıl bıraktı ne de mantık…

Sağlık Bilim Kurulu’nun sadece ülkemizde değil dünya çapındaki saygın, işinin ehli hocaları bile bu illetin ne zaman kaybolup gideceği konusunda farklı görüş bildiriyorlar.

Haziran belki, eylül ekimi bulur, 2020 böyle gidecek 2021 Allah kerim!

Kime inanacağımızı şaşırdık?

Geçtik sağlığı, ekonomiyi, sanayiyi, ticareti şu aralar futbolda farklı mı sanki!

Her kafadan farklı sesler, değişik görüşler?
Süper Lig şöyle oynansın, böyle oynansın!

Şurada şöyle, burada böyle!

İstanbul’da mı, Antalya’da mı?

Hızlı mı, yavaş mı?
Alt ligleri de düşünen yok ayrıca?

Tutturmuşlar kalan 8 haftayı, yahu alt liglerin bitmesine 6 hafta kalmış önce kısa yoldan bunlara bir çözüm önersenize…

5’i İstanbul’dan olmak üzere 18 takımlı Süper Lig’i bitirmek için top koşturacak merkez bulmakta zorlananlar, TFF 1-2-3. liglerde yer alan Türkiye’nin dört bir yanına yayılmış 108 takımını nerede ve nasıl oynatacaksınız?

Hatay, Erzurum, Tarsus, Artvin, Erzincan, Gümüşhane, Ağrı, Diyarbakır, Fatsa, Yozgat...

Kuzeyden güneye, doğudan batıya onlarca takıma ‘saldım çayıra Mevlam kayıra’ mantığıyla mı top başı yaptıracaksınız?

Diyelim ki; ligler kaldığı yerden aynen eskisi gibi fikstür gereği nasılsa öyle oynansın…

Tüm takımlar bir steril otele tıkıldı, sahaya çıkmadan herkesin ateşi alındı, testler yapıldı.

Peki ulaşım nasıl olacak?

‘Temas-mesafe- izelasyon’ sorunu nasıl korunacak?

Mesela Bursaspor 31. Hafta da Giresun’a nasıl gidecek?

Havadan mı karadan mı?

Ya da Adanaspor Bursa’ya gelecek?

Hiç kimse bir futbolcunun, yöneticinin, teknik kadro, hakem ve masörün kılına zarar gelsin istemez!

Elbette enfekte olanlar azalabilir, kayıplar tek hanelere düşebilir… Ancak günde elli vaka saptansa ve üç-beş kişi vefat etse veya maç dönüşü kafilede bir kişinin bile testi pozitif çıksa…

Geçtik başkanı, hocayı, sağlıkçıyı; siz futbolcu olsanız gider misiniz deplasmana?