Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Baki kalan gök kubbede bir hoş seda, bir de vefa...

Yazının Giriş Tarihi: 14.09.2019 00:06
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.09.2019 00:06

‘’Dört yıl önce bu gün Sivil Gündem’in birinci yaşını doldurduğu  gündü.
Bu yazı o gün yitirdiğim sevgili dostum PARKAN SANLIKOL’a ithaf edilmiştir.’’
Bir  ter boşanır önce,sonra yutkunuruz;ellerimiz titremeye başlar,gözümüz görmez olur çevreyi ve patlarız tüm sıkıntılarımız ve yenilmişliklerimizle ambalajlanmış bir öfkemizin o görünmez sarmalında.
Sonu hiç önemli değildir artık,nerde duracaksa duracaktır ağzımızdan çıkanlar.Kontrolde kesinlikle bizde değildir,ok yayı çoktan terk etmiştir; çoğunlukla saplandığı yer aslında kendimizdir.
İşte,evde,yolda akla gelen her yerde yakalanmak işten bile değildir bu nöbete.İlginçtir ki her defasında da sadece biz haklıyızdır.
Dünyayı düm düz etmiş kendimizi de tam ortasına koymuşuzdur.Kimse önemli değildir;sadece biz ve haklılığımız vardır somut olan. Duymayız,görmeyiz,aldırmayız;sevdiğimizi unuturuz kırarken,geçmişi yok bile saymayız. Karşımızdakini hırpaladıkça hırpalarken kim bilir hangi bozgunlarımızdan intikam alırız.
Hoyratlıkla yakasına yapışır,aman dilemesinden bile korkarak yüklendikçe yükleniriz hem kendimize hem çevremize.

Her zaman biz biliriz.Çoğunlukla bilmediğimizi de biliriz de kendimize itiraf edemeyiz.Hayat arenamızdır,bizden başkalarına tahammül edemediğimiz.Küçücük hesaplarımıza kurban ederiz çok bilinmeyenli denklemleri.
Hırsımız mantığımızı rehin alıp,duygularımızı fidye olarak vermemizi bekler.
Ağlarız,küseriz,içimizde ki sıkıntı ormanında saklanırız.Başarıyı başartmamakta arayıp,başkalarının yaşadığı yenilgileri kendi zaferimiz sayarız.
Takdir etmeyi,yüreklendirmeyi,yol gösterip yol açmayı zayıflık bilir,kendimizi çözümün değil sorunun parçası olmaya mahkum ederiz.
Okumadığımız bir şiirin,bilmediğimiz şairini ararız sıklıkla.Bulamayız.
Öneriyi dayatma ile eş anlamlı tutarız;akıl almayı ya da sormayı eksikliğimizin de şifresi olarak görür,defalarca aynı suda yıkanmaya çalışarak temizlendik sanırız.
Pardon bile demek zul gelir.Bu naif sözcüğü geri adımdan sayarız.
Ne kendimizle kavgamız biter,ne çevremizle.Yorgun düşeriz çoğu zaman,dinlemeye vaktimiz kalmaz.Yaşlanırız.
Oysa…
Ne Yaşam arenadır ne de dünya dümdüz.
Biraz empati ,biraz hoş görü ,biraz farkındalık,sıkışıp kaldığımız kapanlarımızı açacak altın anahtardır..
Bu anahtarı boynumuza astığımızda ve gerektiği her anda kullanmaktan çekinmediğimizde açılan her kilidin ardında ki sinerji iç dünyamızı ışıtacak yansımaları taşıyacaktır ruhlarımıza. 
‘Ben bilirim’in yükünden kurtulmak için çaba harcadığımız da başkaların da bildikleri olduğunu görmemiz içimizdeki fırtınaların verdiği zararı en aza indirecektir.
Yargılamayı bırakıp,ortak akılı hedeflediğimiz andan itibaren önyargılarımızın mantığımıza koyduğu ipoteği kaldırmak gerçek zaferimiz olacaktır.Birbirimizi anlamaya çalışmak,anlayabilmenin ön koşulu.
Aslında buna zorunluyuz da;Yoksa,kalabalıklar içindeki yalnızlığımızdan başka nasıl kurtulabiliriz ki?
İnsan hayat ile haşır neşir olurken o kadar şaşacak çok şey tezahür eder ki en olgun olduğunu düşündüğü evrelerde bile bir sürü şaşkınlık yaşar. Sonucunu hiç sapma olmadan tahmin ettiğini sandığı olayların gidişatı bir anda değişiverir, kalakalır. Bazen ailesinde ,bazen işinde,bazen çevresinde ki  bir hadise nedeni ile değişen hayat çizgisi dumura uğratır insanı.
Aynı hataları yapıp farklı sonuçlar bekleyen hayat kumarbazı durumuna düşmek işten bile olmayabilir.
Ez cümle;hepimizin hepimize ihtiyacı olduğunu kabullenmek ve ona göre davranmak zorundayız.Nitelik olarak birbirimizden üstün ayrılıklarımızın olması doğal,Ancak nicelik bakımından durum farklı.
Hayat ona ne tarafından bakarsak öyle görünür gözümüze.Hepimiz aynı gemide yolculuk ediyoruz.Önemli olan ortak rotamız da anlaşabilmek.
Tahsilimiz,edinimlerimiz,kişiliklerimiz,algılarımız,eşiklerimiz farklı olsa da ortak paydamız insanlığımız.Bunu kaybedersek,kazandıklarımız da yok hükmündedir.
Yaşarken farkına varmazsak,ölüm zaten eşitleyecek hepimizi.
Bursa’dan,dünya’dan ve dahi ruhumdan bir Parkan Sanlıkol geçti.
Rüzgarı yukarıda ki yazının her satırının,her sözcüğünün,her hecesinde meltemleşti.
Kaç satırım var daha yazacağım bilemem;
Bildiğim,insan koleksiyonumdan bir inci tanesinin daha artık sonsuzlukta ışıldadığı.
Şairin dediği gibi; Baki Kalan Gök Kubbede Bir Hoş Seda.
Bunu da ben ekleyeyim; Bir de Vefa.
Hiç unutmadım,hiç unutmayacağım
Ne seni, ne de sedanı dostum…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.