Tahşiyecilere Kumpas Davası

Tahşiyeciler grubuna yönelik kumpas kurulduğu iddiasıyla açılan davaya devam ediliyor. El Kaide suçlamasıyla 17 ay cezaevinde kaldığını belirten davanın müştekilerinden Mustafa Kaplan, “Allah’ın işine bakın ki beni o zamanlar konuşturmayanlar, bugün sanık olarak karşımda duruyorlar ve beni dinliyorlar” dedi.
“Tahşiyeciler” olarak bilinen gruba kumpas kurdukları iddiasıyla hakkında yokluğunda tutuklama kararı verilen firari sanık Fethullah Gülen ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, emniyet müdürleri Ömer Köse, Yurt Atayün, Ali Fuat Yılmazer’in de bulunduğu 10’u tutuklu 33 sanıklı davanın görülmesine devam ediliyor. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Hidayet Karaca’nın da aralarında bulunduğu tutuklu sanıklar ve bazı tutuksuz sanıkların yanı sıra Tahşiye Yayınevi’nin sahipleri Mustafa Kaplan ve Mehmet Doğan’ın da aralarında bulunduğu bazı müştekiler hazır bulundu. Duruşmada söz alan müşteki Kaplan, beraat ettiği "Tahşiye" davasından 17 ay cezaevinde yattığını ve savunma hakkının elinden alındığını ifade etti.
“HİÇ SUÇUM, GÜNAHIM YOKKEN 17 AY CEZAEVİNDE YATTIM”
Terör örgütü El Kaide’nin Türkiye sorumlusu olduğu iddiasıyla hakkında iddianame hazırlandığını aktaran Mustafa Kaplan, “Hiç suçum, günahım yokken adını daha bile bilmediğim bir örgütün yöneticisi suçlamasıyla 17 ay cezaevinde kahramanca yattım. Bu ülkede konuşmak suç olmuş. Suçum, yazdıklarım ve kalemim. Terör örgütü El Kaide’nin en önemli liderlerinden biri olduğum iddia ediliyordu. Müsaade edin de kendimi bir ifade edeyim. Hakkımızda daha emniyette bile ifade vermeden asılsız iddialarla medyada hedef gösterildim. Allah’ın işine bakın ki beni o zamanlar konuşturmayanlar, bugün sanık olarak karşımda duruyorlar ve beni dinliyorlar" dedi.
Duruşma, Tahşiye Yayınevi’nin sahibi Kaplan ve diğer müştekilerin ifadeleriyle devam ediyor.
İddianamede, bir numaralı sanık Fethullah Gülen ile örgüt yöneticiliği ile suçlanan Hidayet Karaca’nın "silahlı örgüt kurmak veya yönetmek", "resmi belgede sahtecilik" ve "iftira" suçlarından toplam 70 yıldan 235,5 yıla kadar hapsi isteniyor. Eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Yurt Atayün, Ömer Köse’nin de aralarında bulunduğu 9’u tutuklu diğer 31 sanığın ise "silahlı örgüte üye olmak", "resmi belgede sahtecilik" ve "iftira" suçlarından toplam 63 yıl 4 aydan 228 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları isteniyor.