Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

İş adamlarının FETÖ davası

İzmir’de Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında, örgüte finansal destek sağladığı iddiasıyla tutuklanan ünlü iş adamları Abdullah Kavuk, Ahmet Küçükbay, Şeref Sipahi ile tutuksuz sanık Metehan Kavuk’un yargılanmasına devam edildi. Dönemin İl Emniyet Müdürü ve 4 şube müdürünün tanık olarak dinlenmesine, tutuklu sanıkların tutukluluk haline devamına karar verildi.

Haber Giriş Tarihi: 22.08.2017 19:45
Haber Güncellenme Tarihi: 22.08.2017 19:45
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/

İzmir’de Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında, örgüte finansal destek sağladığı iddiasıyla tutuklanan ünlü iş adamları Abdullah Kavuk, Ahmet Küçükbay, Şeref Sipahi ile tutuksuz sanık Metehan Kavuk’un yargılanmasına devam edildi. Dönemin İl Emniyet Müdürü ve 4 şube müdürünün tanık olarak dinlenmesine, tutuklu sanıkların tutukluluk haline devamına karar verildi.

İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün görülen dördüncü duruşmaya tutuklu sanıklar Abdullah Kavuk, Ahmet Küçükbay, Şeref Sipahi, tutuksuz sanık Metehan Kavuk, sanık avukatları ve sanık yakınları katıldı. Duruşmada tanıklar dinlendi. SEGBİS (sesli görüntülü bilişim sistemi) kaydı ile alınan tanıklardan ilk olarak ifade veren emekli hakim ve kapatılan Gediz Üniversitesi Mütevvelli Heyeti üyesi Önder Barlas, "Abdullah Kavuk’un FETÖ üyeliğine maddi anlamda bir delil sunamam ancak davranışları ve FETÖ ile ikaz etmeme rağmen beni dikkate almadı. Mütevelli heyet toplantılarında benim yaptığım önerileri Abdullah Kavuk’un reddetmesi onun FETÖ ile ilgisi olması beni şüpheye sevk etti. Abdullah Kavuk’a FETÖ yapılanması olan mütevelli heyetinde değişikliğe gidilmesini önerdim. Ancak kendisi heyetin değişemeyeceğini, heyetin ömür boyu kalacaklarını söyledi. Ahmet Küçükbay ile ilgi kendisi hem vakıf hem de mütevelli heyet üyesi. Onun sadece maddi açıdan katkı sağladığını düşünüyorum" dedi.

Başka bir ortamdan SEGBİS ile ifade veren gizli tanık Bulut ise, "Gediz Üniversitesi E blokun üst katında sohbetler oluyordu. Bu sohbetlere sanıklar Abdullah Kavuk, Ahmet Küçükbay ve Şeref Sipahi de katılıyordu. Ben sohbetlere katılmadım ama bu şahısları giriş çıkış yaparken gördüm. Üniversite çalışanı herkes bunu bilir. Abdullah Kavuk, FETÖ’nün İzmir’deki en büyük maddi destekçisidir" dedi.

Bir diğer tanık kapatılan Gediz Üniversitesi Basın Danışmanlığı ve Genel Sekreter Yardımcılığı yapan Özgür Murat Kaynar ise, "Üniversitenin adı FETÖ/PDY ile anılmasından sonra rektör ile bu yapıdan temizlemek için çalışma başlattık. O dönem üniversitenin mütevelli heyet başkanı olan Abdullah Kavuk’a da durumu anlattık. O da ’tamam’ dedi. Kavuk mütevelli heyet başkanlığından istifa ederken yerine eski bakan Işılay Saugın geldi. Üniversiteden FETÖ ile bağlantısı olan başta Adnan Yeşildal olmak üzere bazı isimler çıkarıldı. Adnan Yeşildal üniversiteden çıkarıldıktan sonra Abdullah Kavuk’un şirketinde işe başladı. Bu olay üniversitedeki FETÖ ile mücadelemize zarar verdi. Ben üniversitede FETÖ ile mücadele ederken örgüt üyeleri beni tehdit etmeye başladı. Bekir Baz FETÖ’nün Ege Bölge imamıymış. Okulda Bekir Baz’ın hocalar üzerinde etkileri vardı. Bazı, hocalara Abdullah Kavuk’a saygı gösterilmesini isterdi" dedi.

Eski bakan tanık olarak dinlendi

Abdullah Kavuk ile oğlu Metehan Kavuk tarafından tanık olarak gösterilen eski bakan Hakan Tartan, “Ben 2 dönem milletvekilliği, bakanlık ve belediye başkanlığı yaptım. Konak Belediye Başkanlığı yaptığım dönemde eski bakan Işılay Saygın beni arayarak, Gediz Üniversitesi’nde FETÖ yapılanması olduğunu ve bu üniversiteyi bu yapıdan kurtarma konusunda benden destek istedi. Bende bunu daha sonra detaylı konuşabileceğimizi söyledim. Sonra yaptığım araştırmada üniversitenin FETÖ yapılanması ile bir takım sıkıntılar olduğunu öğrendim. Işılay hanımın teklifini kabul ederek yönetime seçildim. Ben 2016 yılının Ocak ayında göreve başladım. Her ay toplantılar yapıyorduk. Vakıf başkanı Abdullah Kavuk’a, yönetimden bazı isimlerin çıkarılması konusunda teklif götürdük. Abdullah bey verdiğimiz isimler konusunda hiçbir itirazda bulunmadı. Bize bu konuları daha sonra görüşürüz şeklinde oyalama da yapmadı. Eğer darbe olmasaydı tespit ettiğimiz isimler Eylül ayında listeden çıkarılacaktı. Işılay hanım ile birlikte FETÖ ile bağlantılı isimleri üniversiteden temizlemek için çalıştık. Tutuklu bulunan sanıkların FETÖ ile başka bağlantıları olup olmadığı konusunda bir bilgim yok” dedi.

Etkin pişmanlığı ifadesinin doğruluğuna göre çıkacak

Duruşma savcısı verdiği mütalaasında, Abdullah Kavuk ve Metehan Kavuk hakkında gelen bilirkişi raporların eksik ve yetersiz olduğunu, Abdullah Kavuk ve Ahmet Küçükbay ile ilgili olarak söz konusu şirketlerin kuruluş tarihleri itibari ile incelenmesinin yapılarak terör örgütü parası ile kurulup kurulmadığının, terör örgütü tarafından finans edilip edilmediğini gösteren rapor istenmesine, sanık Ahmet Küçükbay yönünden ifadesinin etkin pişmanlık kapsamında olup olmadığı, ifadesi geçen kişilerle ilgili verilen bilgilerin aydınlatıcı olup olmadığının, soruşturmalarının ne aşamada olduğunun belirtilmesi için İzmir Cumhuriyet Bassavcılığına yazılmasını talep etti.

Sanıklar tahliyelerini talep etti

Mahkeme başkanı tanıklar dinlendikten sonra sanıklara söz verdi. Tutuklu sanıklar Abdullah Kavuk, Ahmet Küçükbay ve Şeref Sipahi FETÖ ile bağlantılarının olmadıklarını öne sürüp tahliyelerini talep etti. Sanık Ahmet Küçükbay, 2015 yılında İzmir İl Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya’nın makamına davet edildiğini ileri sürerek dönemin İstihbarat, Mali, Organize ve Terör Şube Müdürleri’ne FETÖ yapılanması ile ilgili bilgi verdiğini söyledi.

Dönemin polis müdürleri dinlenecek

Sanık avukatlarının konuşmasının ardından mahkeme heyeti ara verdi. Aranın ardından mahkeme heyeti, gelmeyen tanıkların zorla getirilmesine, Ahmet Küçükbay tarafından daha önce verilen ifadesinde etkin pişmanlık kapsamı yetersiz bulunduğu için yeniden değerlendirilmesine, Ahmet Küçükbay’ın İzmir İl Emniyet makamında yapılan toplantıda bilgi verip vermediğine dair yapılan toplantıda bulunan dönemin İzmir İl Emniyet Müdürü olan Antalya Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya ve o dönemde Organize, Mali, Terör ve İstihbarat Şube Müdürlerinin tanık olarak dinlenmesine, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilirken eksikliklerin giderilmesi için duruşma 18 Ocak 2018 tarihine ertelendi.

Olayın geçmişi

İzmir’de, 15 Temmuz darbe girişimin ardından, ünlü iş adamları Orkide Yağları ve Küçükbay Şirketler Grubu sahibi olan Ahmet Küçükbay, Kavuklar Şirketler Grubu sahibi ve Gediz Üniversitesinin eski Mütevelli Heyet Başkanı Abdullah Kavuk ile oğlu Metehan Kavuk, Şeref Kuyumculukun sahibi Şeref Sipahi tutuklanmıştı. Soruşturmayı yürüten savcı Zafer Dur, dört önemli isimle ilgili soruşturma dosyasını ayırdı ve savcı iş adamları hakkında hazırlanan iddianameyi İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi. FETÖ örgütüne finansal destek sağladıkları iddiasıyla tutuklanan iş adamları hakkındaki 168 sayfalık iddianame mahkeme tarafından kabul edildi. İddianamede, 4 iş adamına 10 ile 15 yıl arasında ceza verilmesini istedi. İddianamenin kabul edildiği gün Metehan Kavuk dosya üzerinden görülen dava ile tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.