Dink Davasında Kamu Görevlilerinden İlk İfadeler

Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davada söz alan sanık Muhittin Zenit,  Hrant Dink’in ölümünden 11 ay önce cinayetin işleneceğine dair bir rapor hazırladığını belirterek, “Hrant Dink bu ülkede birçok insandan daha şerefliydi. Bu insanı bile bile biz bu hale getirdik, devlet olarak ölümüne göz yumduk” dedi.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın öğleden sonraki oturumunda dosyaya gelen evraklar okundu.
Mahkemenin Bakırköy ve Şişli emniyet müdürlüklerine Hrant Dink’in evi ve işyerinde güvenlik önlemi alınıp alınmadığına ilişkin yazıya iki emniyet müdürlüğünden yanıt geldiği hatırlatıldı.  Mahkemeye gelen yazıda Dink’in evi ve işyerinde güvenlik önlemi alınıp alınmadığına ilişkin herhangi bir belgeye rastlanmadığını belirtti.
REDDİ HAKİM TALEBİNDE BULUNULDU
Duruşmada söz alan Ali Fuat Yılmazer’in de aralarında bulunduğu bazı sanık avukatları  reddi hakim talebinde bulundu. Bunun üzerine mahkeme başkanı yasa gereği şu aşamada tahliye talebi dışında talep alamayacaklarını hatırlatarak tutuklu sanıklara tahliye talepleri konusunda söz verdi.
Tahliye konusunda ilk olarak sanıklardan Özkan Mumcu söz aldı. Cinayet döneminde askerde olduğunu belirten tutuklu sanık Özkan Mumcu, "Herkesin gözü önünde tehdit edilen birini koruma görevi bendeydi de ben mi yapmadım?" diyerek hakkındaki suçlamaları reddetti.
"BİR İNSANIN ÖLMEMESİ İÇİN GAYRET EDERKEN 10 YIL SONRA İNSAN ÖLDÜRMEKTEN TUTUKLANDIM"
Tahliyesini talep eden Özkan Mumcu şöyle konuştu: "Cinayetten 6 ay önce askere gittim. Ben askere gitmeden önce polis memuru Muhittin Zenit istihbarat elemanı Erhan Tuncel’den aldığı ’Yasin Hayal Hrant Dink’i öldürecek’  bilgisi üzerine durumu raporlaştırarak istihbarat dairesine ve İstanbul Emniyetine durumu bildirdim. Daha sonra askere gittim. Yasin Hayal Dink’i öldürme planı yaptığı sırada askerdeydim, cinayet olduğunda askerdeydim. Görevde olmayan, askerde olan personele sorumluluk atfedilemez.  Herkesin gözü önünde tehdit edilen birini koruma görevi bendeydi de ben mi yapmadım?  Bir insanın ölmemesi için gayret ederken 10 yıl sonra insan öldürmekten tutuklandım. Tahliyemi talep ediyorum” diye konuştu.
Mumcu’nun ifadesi sırasında tutuksuz sanıklardan Yasin Hayal’in ağabeyi Osman Hayal oturduğu yerden "Niye bir kere almadın bu adamı" diyerek Mumcu’ya tepki gösterdi. Hayal bu tepkisi üzerine mahkeme başkanından söz almadan konuşmaması için uyarıldı.
"HRANT DİNK BU ÜLKEDE BİRÇOK İNSANDAN DAHA ŞEREFLİYDİ"
Duruşmada söz alan tutuklu sanık Muhittin Zenit, Hrant Dink’in Yasin Hayal tarafından  öldürüleceğine ilişkin ilgili makamlara bilgi verdiğini söyledi. Zenit, bilgi vermesine rağmen 15 aydır tutuklu olduğunu belirterek, "Merhuma Allah’tan rahmet diliyorum. Benim için Dink olması önemli değil, insan olması önemli. Hrant Dink, bu ülkedeki onlarca siyasi cinayetten biri. Dink cinayetini diğerlerinden ayıran tek fark, Dink’in öldürüleceğinin cinayetten 11 ay önce devlet kayıtlarına girmesidir” dedi.
“HRANT DİNK’İN ÖLDÜRÜLECEĞİNİ RAPORLARA BAŞKA NASIL YAZABİLİRDİM?”
“Biri bir ateş yaktı herkes üzerine benzin döktü” diyen Zenit, “Özellikle basınımız benzin dökerek milletin önüne attı. Ben Hrant Dink ismini ilk kez Erhan Tuncel’den duydum. Daha önce televizyonda, gazetelerde falan görüyordum ama önemsemiyordum. Allah aşkına soruyorum; Ben Hrant Dink’in öldürüleceğini raporlara başka nasıl yazabilirdim? Bu adam öldürmeye kesin kararlı, ne yaparsa yapsın öldürecek dedim. Ben hangi eylemimle Hrant Dink’in ölümüne neden olmuşum? “ ifadelerini kullandı.
“HRANT DİNK BU ÜLKEDE BİRÇOK İNSANDAN DAHA ŞEREFLİYDİ”
Kendi durumunu gören istihbarat elemanları bugün işini yapamaz hale geldiğini öne süren Muhittin Zenit, "Topladığım bilgileri söyledim diye 9 yıl sonra tutuklandım. Ben eğer isteseydim Erhan Tuncel bana durumdan söz ettiğinde  ’Erhan ben bunu duymadım, sende böyle birşey söylemedin’ der ve istihbarat şubeden ayrılırdım. Gider karakolda paşa paşa nöbet tutardım. Orada da aynı parayı alıyorsunuz. Erhan Tuncel bana cinayetin nasıl işleneceğine ilişkin hiç bir şekilde bilgi vermedi. Hrant Dink bu ülkede birçok insandan daha şerefliydi. Bu insanı bile bile biz bu hale getirdik" dedi.
"HERKES BURAYA BAKARKEN GERÇEK SUÇLULAR GİTTİ"
Cinayetin ardından Erhan Tuncel’le yaptığı telefon görüşme kaydının sızdırılmasına tepki gösteren Zenit o görüşmedeki amacının cinayetin kim tarafından işlendiğinin öğrenmek olduğunu söyledi. Zenit daha sonra şöyle konuştu: "Bu görüşmeler sızdıranlar dikkati bu yöne çektiler. Herkes buraya bakarken gerçek suçlular gitti. Devlet olarak göz göre göre bu adamın ölümüne göz yumduk. Benim vicdanım rahat. Yapmam gereken her şeyi yaptım”.
Duruşma tahliye taleplerinin alınmasıyla devam ediyor.