Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Alt Ligler Ağlıyor

Yazının Giriş Tarihi: 12.05.2020 00:03
Yazının Güncellenme Tarihi: 12.05.2020 00:03

Tüm sektörlerde olduğu gibi futbolda da “normale dönüş” için start verildi. Anlaşılıyor ki her zaman olduğu gibi ekonomik kaygılar sağlığa ağır bastı.

Yazık ki dünya, ekonomi odaklı düzenin tahakkümü altında. “Ekonomi her şeydir, ya da her şey ekonomidir, bunun dışındaki kavramların, olguların hayatın mevcut gerçekliği içinde fazlaca bir önemi, değeri yoktur” anlayışı gidişata yön veriyor.

Süper Lig kulüplerinin krizdeki kaybı 1.3-1.5 milyar Lira arasında. Bu kaybın içine maç günü gelirlerini, ticari gelirleri, sponsorluk gelirleri ve yayın gelirlerini de koyuyorum. TFF bir galibiyete 2.765.000 lira veriyor. Bu sıcak para ihtiyacı için çok önemli.

 “Milli dayanışma” kampanyasına -devletin ve federasyonun kuruluş tarihine gönderme içeren sembolik bir jestle- 1 milyon 923 bin lira bağış yapan Futbol Federasyonunun bugüne kadar alt liglerdeki takımlar ve onların oyuncularıyla, teknik ekipleriyle ilgili olarak herhangi bir yardım ya da dayanışma girişiminde bulunduğunu duymadık.

Mesela; Bursa’nın alt liglerdeki temsilcileri Bursaspor, İnegölspor ve Karacabey’e ne gibi ve de ne kadar katkı sağlanmıştır?

Kulüplerimizden bugüne kadar hiçbir açıklama duymadığımıza göre anlaşılan o ki sıfır!

Federasyon, sorumluluk alanının Süper Lig ile sınırlı olmadığını unuttu mu yoksa? Alt liglerde futbolculuktan, teknik direktörlükten başka geliri olmayan kim bilir kaç insan var? Üstelik alt liglerdeki oyuncular çok daha az para karşılığında hayatlarını sürdürmeye çalışıyor. Çoğunun şu anda zor durumda olduğunu tahmin etmek zor değil.

 “Avrupa’nın en büyük futbol bütçesine sahip ülkelerinden birisiyiz” diye ahkam kesmek kolay. Kasaya para akarken iyi ama çıkması gerektiğinde “çıt” yok…

Futbol Federasyonunun bu süreçte yaptığı tek şey, Kulüpler Birliği ile kafa kafaya verip ligin kalan kısmının nasıl tamamlanacağı üzerine formül üretmeye çalışmak.

Şu anki tek dertleri, yayıncı kuruluş ile kulüplerin kasasına yeniden para akışının sağlanması. Bilim insanlarının ve uzmanların uyarıları vız geliyor, tırıs gidiyor.

Nitekim TFF Başkanı topu Sağlık Bakanı’na yolluyor, o da aynen tek pasla topu geldiği yere geri gönderiyor…

Sorumluluk alan yok!

Ülkemiz ve günümüz gerçeğinde bunun tek bir cevabı var:

Evet, ligler başladığında yaşanacak tüm olumlu ve olumsuz sonuçların sorumluluğunu TFF Başkanı olarak üstleniyorum.
‘Geçmişte ne demişti rahmetli Süleyman Demirel?’

‘Fırat’ın kıyısında bir kuzu kaybolsa, gelin bunun hesabını bana sorun!’

Liderlik budur...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.