Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

2 Yıl 2 Ay 2 Gün

Yazının Giriş Tarihi: 11.09.2020 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 11.09.2020 00:01

Birinci Dünya Savaşı sonrasında Anadolu İtilaf Devletleri tarafından işgal edilmeye başlanmış,1920 yılında Yunanlılar önce İzmir ve çevresine ardından 2 Temmuz 1920 tarihinde Mustafakemalpaşa ve Karacabey’e girmiş, 6 Temmuz’da ise Gemlik İngilizlerin eline geçmişti.

Bursa ise Osmanlı döneminden sonra en büyük acılarından birini belki de en büyüğünü Yunan işgali ile yaşamış,bu acı Ankara’daki TBMM kürsüsü üzerine,Mustafa Kemal’in emri ile  Bursa düşman işgalinden kurtuluncaya kadar kalmak üzere siyah bir örtü örtülmesi ise tarihe mal olmuştu.

O yükü çok ağır yıllarda Bursa’da yaşayanların neredeyse üçte biri gayrimüslim olduğu için bazı Bursalılar silahını alıp dağlara çıkmışlar,şehirde  kalanlar ise, Kuvvay-ı Milliye için istihbarat çalışmaları yapmaya başlamışlardı.

Yunan kenti işgal etmekle kalmamış yılların kuyruk acısının verdiği  aymazlıkla Osman Gazi türbesine hakarette bulunmaktan bile hastalıklı bir haz alır durumdaydı.

Ancak palikarya bu eyleminin kendisini Türk Topraklarından söküp atacak en büyük mukavemete neden olacağını işgalden iki yıl iki ay iki gün sonra takvimler 11 Eylül 1922 yi gösterdiğinde ağır bedeller ödeyerek öğrenecekti.

Bursa’nın kurtuluşu Türk ordusunun olduğu kadar kuvay-ı Milliye arslanlarının da destanıdır.

Ne mutlu bana ki,çocukluğumda o yıllara dair anılarını bizzat kendi seslerinden duyduğum kahramanları tanıma olanağı buldum.  

Hepsini rahmet ve minnetle anıyorum.

Bursa’nın işgalle imtihanı ne yazık ki Yunanın defedilmesi bitmedi.

Kurtuluş mücadelesi sürecince özellikle köylerde çok sayıda insanı ölmüş, birçok köyü,mahallesi,semti yakılmış, yıkılmıştı.

Cumhuriyetin ilanı ile birlikte Bursa nüfusunun yaklaşık üçte birini oluşturan gayrimüslimlerin kenti terk etmesi ise kentin sıkıntılarını başka bir boyuta taşıdı.

1880’li yıllardan beri yoğun bir göçmen akınına uğrayan şehir henüz bu göçmenler ile tam iletişim kuramamışken önce Balkanlar’dan sonra mübadele ile Yunanistan’dan gelen göçmenler Bursa’yı, Cumhuriyet’in ilk yıllarında büyük bir sosyal ve ekonomik sorunlar yumağı haline getirdi

Bunun nedeni ise Bursa’yı terk eden gayrimüslimlerin çoğunun esnaf ve tüccar olmaları iken gelen göçmenlerin hemen tamamının çiftçi olmalarıydı.

Göçmenlerin büyük bölümünün Türkçe dahi bilmeyip, faklı geleneksel ve kültürel özellikler taşımaları ise bir başka sosyolojik sorunu teşkil ediyordu.

 Ancak tüm olumsuzluklar Cumhuriyet Yönetiminin olağanüstü nitelikleri ile kısa zamanda aşıldı ve Bursa Genç Cumhuriyeti ile küllerinden doğarak  yakılmış, yıkılmış bir kentten modern bir kent yaratmayı başardı.

 İpek fabrikaları yeniden kuruldu, gerek kent merkezi, gerekse ilçe ve köylerinde büyük bir imar atılımı başladı. Cumhuriyet devrimlerine de sahip çıkan Bursa, çok kısa süre içinde büyük bir gelişme göstererek ülkenin dördüncü büyük kenti haline geldi.

İşte bu yüzden yerlisi ve göçmeni ile tek millet olmayı şaşılacak bir sürede gerçekleştiren bu şehir kıymetini bilene çok  güzeldir.

Atatürk için de Bursa farklı yerdedir. Bursa’yı da çok sever ve ilgi gösterirdi. Bunun en büyük kanıtı da  en çok ziyaret ettiği illerin başında Bursa’nın gelmesidir.

Atatürk, 1922 yılından ölümüne kadar Bursa’ya 18 kez gelmiş.

İlk ziyaretini Kurtuluş Savaşı’nın hemen ertesinde, 17 Ekim 1922 tarihinde gerçekleştiren Ata, “Artık ordularımızın yaptığı savaş bitti. Şimdi eğitim ve ekonomik alanda bir savaşa hazırlanıyoruz” cümlesini de bu ziyareti esnasında kurmuş.

Bir de şu bilgi notunu paylaşmak isterim;

Atatürk, yapacağı her devrim öncesinde mutlaka Anadolu’yu gezer, nabız yoklarmış. Bu gezilerine de Bursa’dan başlarmış. Aynı Harf Devrimi öncesinde, 27 Ağustos 1928 tarihinde önce Bursa’yı ziyaret ettiği gibi.

Ben Ata’nın bu seçkisinin kesinlikle tesadüf olmadığını düşünenlerdenim.

Hele 26 Mart 1937 de yine Bursa’da adı Bursa Nutku olarak tarihe geçen konuşmasını hatırladıkça tesadüf olmadığını düşünenlerden değil emin olanlardanım.

Ve 2020 de bu Bursa o Bursa mı acaba diye soranlardan…

***  

Bu gün 11 eylül 2020 .

Bursa için 2 Yıl 2 Ay 2 Gün süren esaretin bitmesinin 100. Yıl dönümü.

Gönülden  Bursalılara kutlu olsun…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.