Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

10 Numara Kutsal Mı?

Yazının Giriş Tarihi: 15.10.2019 00:03
Yazının Güncellenme Tarihi: 15.10.2019 00:03

Okur ve dostlardan gelen tepkilere bakarsak; Özer Hurmacı’nın Altay maçında ilk 11’de kaptan olarak başlamasının ötesinde 10 numaralı formayı giymesini belli ki camiada kabullenemeyenler var.

Hep söylüyorum; Bursaspor taraftarı için takımı adına iki kutsal değer vardır:

Maç bileti ve forma…

Düşüncem odur ki; Pablo Martin Batalla’nın yıllarca giyip başarıyla taşıdığı, heykeli dikilecek kadar gönüllerde yer edindiği o formayı kutsal olarak görüyor camia…   

Geçmişe gidip şöyle bir baktığımızda  Bursaspor’da ’10 Numara’ ile adeta özdeşleşip sembol olarak unutulmaz isimler arasında kimler yok ki!.

Biyediç/ Mususi/ Baliç/ kan Yılmaz/Murat Sözkesen/Frasineanu/Ali Nail/ Sörloth/Moşe/Tunahan Akdoğan ve niceleri…

Geçmişte üzerinde çok konuşulan/tartışılan ancak günümüzde giderek gündemden düşen soru şu:

Ne ola ki bu 10 numaranın esrarı?
Futbol tarihine göz attığımızda ülke futbolunun karakteristiğine göre de bazı numaraların öne çıkarak efsaneleştiğini görüyoruz…

Sözgelimi, uzun toplarla oynayan İngiliz futbolunda 7 ve 11 numaralar gibi...

Tekniğe dayalı Güney Amerika'da ise 8 ve 10 numaralar kutsal olarak yorumlanırdı.

Nitekim Pele, Maradona ve de Messi bunun en etkin örnekleridir.
Fransız Platini ile zirveye vuran bu kavrama ‘oyun kurucu/playmaker’ adı verildi…

Otoriteler ülkemizde, bu işin öncüsü olarak Can Bartu isminde birleşir. Hanedanın devamı olarak ise G.Saray'dan B. Mehmet, Fenerli Oğuz ve Beşiktaş'tan Sergen gösterilir.

Savunmayı sevmeyen daha çok hücumu düşünen bu tipteki oyunculara sahip ekiplerin en büyük handikapı ise 10 numara durdurulduğunda takımların dağılıp gidivermesiydi! Bu nedenle de defansın önüne savunmacı bir orta saha koyan teknik adamlar '10 numaraları' ileriye forvetin arkasına attılar…

Örneğin Fransa iki savaşkan ön libero Vieira ve Petit'nin hemen önüne yerleştirilen Zidane ile Dünya Kupası'nı kucakladı. Hollanda Rijkaard-Gullit, Brezilya Emerson-Rivaldo ikilisiyle birçok başarıya imza attı.

G.Saray'ın UEFA Şampiyonluğu'nda Tugay-Hagi çiftinin imzalarını unutmak mümkün mü? Ya da Dünya 3.'sü Türkiye'deki Yıldıray-Tugay ikilisinin payı görmezden gelinebilir mi?
Toparlarsak; kişisel becerisini, takım oyunu ile örtüştüremeyen, terini taşıdığı formanın başarısı için dökmeyen, taraftarını düşünmeyen bir futbolcu ister 10 numarayı giysin, ister 15'i ya da 25'i
Ne fark eder ki?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.